17-25 Aralık yolsuzluk iddialarının odağındaki işadamı Reza Zarrab’ın ortağı İranlı işadamı Babek Zencani, Devrim Mahkemesi’nde yargılanıyor. Zencani, İran’da cezası idam olan ‘fesat fil arz’ yani ‘yeryüzünde fesat çıkarmak’ ile suçlanıyor. İddianamede, Türkiye’deki Arap-Türk Bankası’ndan Tacikistan’daki Kont Bankası’na yapılan havalede sahtecilik iddiası da yer aldı.
Reza Zarrab’ın ortağı olarak bilinen ve İran devletini 2 milyar 800 milyon dolardolandırmak suçlamasıyla Tahran’daki Evin Cezaevi’nde 22 aydır tutuklu bulunan İranlı işadamı Babek Zencani’nin yargılanmasına dün Tahran’daki Devrim Mahkemesi’nde başlandı.
Hürriyet'ten İpek Yezdani'nin haberine göre, süren soruşturma ve sonunda oluşturulan 237 sayfalık iddianamenin 4 bin sayfadan fazla ekleri bulunuyor. İddianamede büyük yolsuzluk ve sahtecilikle suçlanan Zencani’ye, İran’da cezası idam olan ve ‘yeryüzünde sahtekarlık’ anlamına gelen ‘fesat fil arz’ ile suçlanıyor.
Savcı vekilinin, Zencani’nin İran dışında Türkiye, Tacikistan ve Malezya’da para ticareti ve bankacılık faaliyetlerinde bulunduğunu vurguladığı iddianamede, Zencani’ye yöneltilen suçlar arasında “Arap-Türk Bankası’ndan (Tacikistan’daki) Kont Bankası’na aktarılan banka havalesinde sahtecilik yaptırdığı” iddiası da yer alıyor. İran’da bu suçtan hüküm giyenler idam cezasına çarptırılıyor.
Zencani, Türkiye’de 17 Aralık rüşvet ve yolsuzluk operasyonunda gözaltına alınıp tutuklanan ancak savcıların görevden alınmasından sonra 17 Ekim 2014’te dosya hakkında “takipsizlik” kararı verilen Reza Zarrab’ın ortağı olarak tanınıyor.
İran’da “asrın yolsuzluk davası” olarak bilinen Babek Zencani davasının açık mı kapalı mı görüleceği de günlerdir tartışma konusuydu.
Davaya bakan hakimin davanın açık görülmesine karar vermesiyle dün sabah saatlerinden itibaren çok sayıda gazeteci ve izleyici, Tahran’ın merkezindeki Kasr Kavşağı’nda yer alan Devrim Mahkemesi’ne akın etti.
1979’daki İran İslam Devrimi’nin ardından kurulan ve devlete karşı işlenen suçlar, uyuşturucu kaçakçılığı gibi davaların görüldüğü Devrim Mahkemesi’nde yargılanmasına başlanan Zencani, tutuklandıktan 630 gün sonra, duruşmaya 10 polis arabası eşliğinde, İran’da cezaevlerinde giydirilen tek tip çizgili elbiseyle getirildi.
Duruşmada savcı vekili, Babek Zencani ve aynı davadan tutuklu diğer iki sanık hakkındaki binlerce ek belge ve 209 klasörden oluşan 237 sayfalık iddianameyi okumaya başladı.
İddianamede, Babek Zencani hakkında şu suçlamalar var:
“Yeryüzünde fesat çıkarma ve ülkenin ekonomik düzenini bozmaya çalışmak, İran Milli Petrol Şirketi’nde büyük çapta dolandırıcılık, Malezya’da bulunan İlk İslami Yatırım Bankası’nda (FIIB) dolandırıcılık ve banka havalesinde sahtecilik, Arap-Türk Bankası’ndan (Tacikistan’daki) Kont Bankası’na aktarılan banka havalesinde sahtecilik yapmak, FIIB’den İran Maskan Bankası’na aktarılan döviz havalesinde sahtecilik yapmak, Kont Bankası’ndan Kalkınma Finas Enstitüsü’ne aktarılan döviz havalesinde sahtecilik yapmak, FIIB’den İslam Bankası’na aktarılan paralarda sahtecilik, İran Merkez Bankası’nda banka havalesi, banka belgesi ve damgasında sahtecilik.
Savcı vekili ayrıca Zencani’nin Irak, Türkiye, Tacikistan ve Malezya’da bankacılık ve para ticareti yaptığını söyledi.
Zencani’nin yargılama sürecini, İran’daki önemli birçok yargı dosyasına bakan Hakim Ebul-Kasım Salavati yürütüyor. Salavati, daha önce verdiği onlarca idam kararı nedeniyle tartışma konusu bir isim.
42 yaşındaki Tahran doğumlu işadamı Babek Zencani, eski İran Cumhurbaşkanı Mahmud Ahmedinejad döneminde BM ve ABD tarafından İran’a uygulanan yaptırımları delerek İran’a döviz akışı sağlayan işadamı olarak biliniyordu. Nisan 2013’te ABD ve AB’nin yaptırım listesine giren Zencani’nin yurt dışındaki hesapları dondurulunca İran’a döviz akışı kesildi. Zencani İran hükümetine 2.8 milyar dolar borcunu ödeyemedi. Bu tarihten sonra Türkiye’den İran’a altın ticareti başladığı öne sürüldü. İran Meclisi’nde üç yolsuzluk soruşturmasında adı geçen Zencani, 30 Aralık 2013’te İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin talimatıyla tutuklandı.