Zülfü Livaneli 'Napalm kız sansürünü' yazdı: Dünya ne zaman yanmış el kadar kızda cinsellik görür oldu!

Zülfü Livaneli 'Napalm kız sansürünü' yazdı: Dünya ne zaman yanmış el kadar kızda cinsellik görür oldu!

Yazar ve müzisyen Zülfü Livaneli, Facebook'un Vietnam işgalinin sembolü olan 'Napalm Kızı' fotoğrafını sansürlemesini eleştirdi. Resimdeki kız çocuğu Kim Phuc'un kendisinin arkadaşı olduğunu ve UNESCO'da beraber çalışdıklarını söyleyen Livaneli, ''Dünya ne zaman bu hale geldi, insan vicdanı ne zaman napalmden yanmış el kadar bir çocukta cinsellik görür oldu'' diye yazdı.

Zülfi Livaneli'nin Cumhuriyet gazetesinin bugünkü (12 Eylül 2016) nüshasında yayımlanan 'Napalm kızı benim arkadaşım' başlıklı yazısının bazı bölümleri şöyle: Diyelim ki bu Türkiye’nin fıtratında var. Yaşar Kemal’in 1956 yılında “Teneke” oyununda söylettiği cümle gibi; dünya değişir Ankara değişmez.  Ne var ki dünya da iyi yöne doğru değişmiyor arkadaşlar. Son günlerde Facebook’la, bazı Batı gazeteleri arasında bir tartışma çıktı. Vietnam Savaşı’nın cehennemini yansıtan, o dönemin “Umran” ya da “Aylan” fotoğrafı gibi simgeleşen, napalmdan yanmış bir kız çocuğunun resmi tartışmanın konusu.  O zamanlar, hiç kimsenin aklına, napalmdan yanmış bir çocuğa, seks nesnesi olarak bakabilecek bir sapık göz olduğu gelmemişti. Mümkün olabilir miydi böyle bir şey.  Ama şimdi bazıları o resimde müstehcenlik görüyor.  Ben de içimden, hiç kusura bakmayın, “Allah kahretsin sizi!” diyorum. Dünya ne zaman bu hale geldi, insan vicdanı ne zaman napalmden yanmış el kadar bir çocukta cinsellik görür oldu. İşte bu dünya bana yabancı. Ya ben bunları anlayamayacak kadar yaşlandım ya da bazı çevreler iyice sapıttı. 

“Resimdeki kız” diye tanınan Kim Phuc benim yakın arkadaşım. UNESCO’da yıllarca birlikte çalıştık, görev gezileri yaptık, yemeklere gittik. Yüzü iyi görünüyor ama boynundan itibaren yılan derisi gibi napalm yanıkları başlıyor. Kim bilir vücudu ne haldedir.  Kim Phuc’un yüzünde iz yok ama boynundan itibaren napalm yanıkları başlıyor. Zülfü Livaneli, Kim Phuc’la UNESCO’da birlikte çalıştı. Bana Amerikan uçaklarının gökten cehennem ateşi yağdırdığı o dehşet gününü anlattı. Arkadaşlarıyla oynarken birden napalm yağmış tepelerine. Yanmaya başlamış. Deli gibi koştururken Amerikalı bir savaş fotoğrafçısı resmini çekmiş, sonra çocuğu kucakladığı gibi hastaneye yetiştirmiş. O fotoğrafçının vicdanı olmasa, resim çekmeye devam etse Kim bugün hayatta olmayacaktı. 

Daha sonra ailesi, ağır yanıklar içinde bir hastanede yatarken bulmuş onu. Şimdi evli, çocuk sahibi, neşeli bir kadın. Bu olayla ilgili olarak da hep şunu söylüyor: “Affet ama unutma. Unutma ki bir daha tekrarlanmasın.”  Ne yazık ki aynı bombalar şimdi başka çocuklarmızın başına düşmekte. Olmaz olası savaş belasından bir türlü kurtulamıyoruz.  Ama her şey aklıma gelirdi de Kim’in yanmış çocuk bedeninin cinsel istismar konusu olacağı gelmezdi. 

Yazının tamamını okumak için tıklayınız