9 yıl 8 ay hapis cezası alan Canan Kaftancıoğlu'nun duruşmanın ardından yaptığı konuşma
Hakan Aksay

Haberler

Hakan Aksay

Yükleniyor...

9 yıl 8 ay hapis cezası alan Canan Kaftancıoğlu'nun duruşmanın ardından yaptığı konuşma

Sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek beş ayrı suçlamadan 17 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu'na ceza yağdırıldı. Kaftancıoğlu'na 5 ayrı suçtan 9 yıl 8 ay 20 gün hapis cezası verildi.

Mahkeme sonrasında İstanbul Adalet Sarayı önünde konuşan Canan Kaftancıoğlu; "Siyasi parti temsilcileri ve yöneticileri, demokratik kitle örgütleri ve sadece İstanbul’dan değil Türkiye’nin güzel memleketimin her yerinden akıp gelen sevgili dostlar. Hepinize merhaba diyorum. Bugün burada yine beni yalnız bırakmadınız. Zulmedenlerin, adaleti yok edenlerin gözlerine kulaklarına bizim bir arada olduğumuzu ve asla ayrılmayacağımızı en açık haliyle yeniden haykırıyorsunuz. Hepinize teşekkür ederim, iyi ki varsınız. Saatlerce sizlerin burada bekliyor olmanızdan dolayı gerçekten çok üzgünüm. Ne sizler ne de ben bunu hak ediyoruz" Sözleriyle konuşmasına başladı. 

İşte Canan Kaftancıoğlu'nun konuşmasından satır başları:

- Hukuk, kanın ve adalet gibi kavramlar bir temenniye dönüştü. Mahkeme kararları kanunlara göre değil siyasi konjonktüre, siyasi iktidarın keyfine göre şekilleniyorsa bu ülkede bütün duruşmalar ne yazık ki formalitedir.

- Açılan davalarda kararlar duruşma salonlarında değil Saray odalarında alınıyor. Bu ülkede mahkeme kararları kanunlara göre düzenlenmiyor kanunlar verilmek istenen cezalara göre şekillendiriliyor. Adalete susamış sizleri burada mahkûm etmek isteyenler hukuk maskesi takmış mafya yöntemlerini kullanan vesayet odaklarıdır.

- Demokrasi düşmanı bu sivil vesayetin adı Saray vesayetidir. Saray vesayeti halk iradesi ve demokratik siyaset önündeki en büyük engeldir.

- Halktan sandıktan karşılık bulamayınca mafya yöntemleriyle siyasete yön vermeye çalışan vesayetçi iktidara karşı mücadelemiz daha yeni başlıyor. Onlar sanıyorlar ki baskı yaptıkça, ceza verdikçe korkacağız, haklarımız elinden alındıkça yılgınlığa düşüp susacağız. Onlar sanıyorlar ki kayyumlarla seçme ve seçilme hakkı gasp edilenler korkacak ve susacak. Saray vesayete son verene kadar bedeli her ne olursa olsun susmayacağız, birlikte mücadele etmekten de geri durmayacağız.

- İşte bu nedenlerle bu dava da İstanbul’u yeniden halka vermek için yola çıkmış bir il başkanını, aslında halkı cezalandırma davasıydı ve ceza verildi. Ama tekrar ediyorum değerli dostlar o kaybetti biz kazandık.

 

Her seferinde buradan açıkça söylüyorum biz yepyeni bir mevsime girdik, ayrımsız bir biz mevsimi başladı. Bu mevsimde ne çiçeklerin açmasını engelleyebilecekler ne de nefes almamıza. Umudumuzu, inancımızı, cesaretimi kırmaya, çatlatmaya çalışıyorlar. Tıpkı toprakta olduğu gibi çatlaklarımızdan kırıldığımız yerlerden çıkacak bizler, bizim gibiler. Bizim bir hayalimiz var; bağımsız ve demokratik bir hukuk devletinin dürüst yurttaşları olarak yaşamak. Eşit ve özgür biçimde kardeşçe yaşamak istiyoruz. Gelecekten emanet aldığımız bu ülkeyi bize armağan edilen bu cumhuriyeti demokrasiyle taçlandırmak istiyoruz. Hayallerimden de düşüncelerimden de vazgeçmeyeceğim. 

Önceki duruşmada okuduğu Nazım Hikmet'in 'Bir Provokatör Üstünde Hiciv Denemeleri' şiirinin cezayı arttırıcı unsur olduğuna değinen Kaftancıoğlu; "Kardeşlerim, geçen duruşmada okuduğum şiir içeride cezayı artırıcı unsur olarak kabul edildi. Şiirler güzeldir, şiirler insanları özgürleştirir. Zaten biz şiirlerimizi okumaya devam ettikçe onların yaptıkları yargılama değil sadece bir cezalandırma olur, tarih ve gelecek onları yargılar. İzninizle bir şiir daha okuyacağım" diyerek yine bir Nazım Hikmet şiiri olan 'Düşmana İnat Bir Gün Fazla Yaşamak' okumaya başladı;

Dünyadan, memleketinden, insandan umudum kesik değil diye

İpe çekilmeyip de atılırsan içeriye,

Yatarsan on yıl, on beş yıl

Daha da yatacağından başka,

'Sallansaydım ipin ucunda Bir bayrak gibi keşke'' demeyeceksin,

Yaşamakta ayak direyeceksin.

Belki bahtiyarlık değildir artık, boynunun borcudur

Fakat düşmana inat

Bir gün fazla yaşamak." 

Nazım Hikmet'in 'Düşmana İnat Bir Gün Fazla Yaşamak' şiirine ait dizeleri okuyan Kaftancıoğlu, CHP parti temsilcileri, yöneticileri ve il örgütüne teşekkür ederek konuşmasını bitirdi. 

 

  •  
D_Side_Content_300x250

İlgili İçerikler

Öne Çıkan Videolar