DİSK Gıda-İş: MESEM, iktidarın çocuk işçiliğini yasallaştırmak adına çıkardığı bir projedir
Hakan Aksay

Haberler

Hakan Aksay

Yükleniyor...

DİSK Gıda-İş: MESEM, iktidarın çocuk işçiliğini yasallaştırmak adına çıkardığı bir projedir

DİSK Gıda-İş Genel Başkanı Seyit Aslan, MESEM projeleri adı altında çocukların haftanın 4 günü çalıştırıldığını belirterek “MESEM mesleki eğitimden öte çocukların işçi olarak yetiştirilmesinin ön aşaması. İktidar sermayeye ucuz iş gücü olabilecek adımlar atmak üzere planlar yapıyor. MESEM bunun bir parçası" dedi. 

Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) çıraklık eğitimi, örgün ve zorunlu eğitim kapsamına alınarak Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü’ne bağlandı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın(MEB) internet sitesinde, mesleki eğitim merkezi öğrencileri haftada 1 gün okulda teorik eğitim, 4 gün işletmelerde pratik eğitim aldığı bilgisine yer veriliyor. Bakanlığın sitesinde, bu kurumda olan çocuk sayısı 1 milyon 281 bin 814, ustalık belgesine sahip olan çocuk sayısı ise 1 milyon 654 bin 846 olarak belirtiliyor.

Aslan projeye ilişkin; sosyal hakları ile birlikte 10 bin lira alan yetişkin işçi ile aynı işi dört gün yapan çocukların sosyal güvenceden yoksun ve 1658 liraya çalıştırıldığını söyledi. MESEM projesinin hastanelerinde de uygulanmaya başladığına dikkat çeken Aslan, sendikanın İstanbul Eyüp Devlet Hastanesi önünde bugün yapacağı protestoya katılım çağrısı yaptı.

"Çocuklar çıraklık adı altında 1658 liraya aynı işi yaparak çalıştırılacak"

Aslan, MEB'in başlatmış olduğu MESEM projesinin, bütün kamu hastanelerinde çocuk işçilerin çalıştırılarak meslek edindirme adı altında bir sömürü mekanizmasının hayata geçirilmesinin amaçlandığını söyledi. MESEM'in nasıl işlediğini anlatan Aslan, durumu şöyle özetledi: 

MESEM’lerde haftada bir eğitim veriliyor ama dört günde bu çocuklar sahada çalışacaklar, hastanede çalışacaklar, torna atölyesinde, tekstil atölyesinde çalışacaklar. Yani üretimin olduğu her alanda otelde, lokantada neresi varsa çalıştırılacaklar. Dört gün boyunca çocuklar orada çalıştırılacak. Şunu söylemek gerekir ki çocuk işçiliğinin meşrulaştırılan bir uygulama bu. Şu an Türkiye’de MESEM adı altında çalıştırılan çocuk sayısı 1 milyon 269 bin 46 kişiye ulaşmış durumda. Yetişkin bir işçinin aylık ortalama alacağı ücret en azından asgari ücretle ödendiği koşulda 8 bin 500 lira. Başka sosyal haklarla birlikte belki 10 bin lirayı bulacak ama burada görüyoruz ki çocuklar, çıraklık adı altında 1658 liraya, aynı işi yaptırarak çalıştırılacaklar. Haftanın dört günü çalışıyorlar, sosyal güvencelerinden yoksunlar. Parayı devlet veriyor, oralara teşvikler veriyorlar ama 1658 liraya da çalıştırıyorlar. 3 yıl boyunca çırak olarak çalışacaklar, üç yıl boyunca siz bu ücreti alacaksınız ve sonra kalfa olacaksınız, kalfa olarak çalışacaksınız. Orada da 2 bin 763 lira alacaksınız.

"Çocuk işçiliğinin yasallaşması adına çıkarılan bir projedir"

Şu an Türkiye yoksulluk içinde yaşadığı bir süreçte ve ne yazık ki aileler eve küçük bir gelir, küçük bir bütçenin bile girmesi karşısında bu tür uygulamalara karşı sessiz kalıyorlar. Bu çok net açık ve ortada. MESEM aslında Türkiye’de çocuk işçiliğinin yasallaşması adına çıkarılan bir projedir. Bu tamamen bir taraftan sermayenin de talebi olarak gündeme gelmiştir. Aynı zamanda sermayenin bir ihtiyacı olarak da gündeme geldiğini görüyoruz. 15 bin lira maliyetle bin 500 lira maliyet arasında çok fark var. O açıdan da işverenlerin patronların ve sermayenin de çocukları daha fazla sömürmek, daha az ücret vermek, daha çok kar elde etmek amaçlı kullandığını biliyoruz. Burada şunu söylemek gerekir, bu çocukların esas olarak eğitim görmeleri, gelecekte sağlıklı nesiller yetişmesi açısından da eğitim görmeleri, okulda olmaları gerekir ama diyorlar ki, başarısız çocuklara meslek edindirme… Siz neye göre çocukları başarısız sayıyorsunuz ki?

“Çocukların işçi olarak yetiştirilmesinin ön aşaması"

Milyonlarca çocuğun kayıt dışı çalıştırılarak iş cinayetlerine kurban gittiğini vurgulayan Aslan, "Bu bir mesleki eğitimden öte çocukların işçi olarak yetiştirilmesinin ön aşaması. Devletin çocuklara yönelik politikalarını biliyoruz. Çocukların geleceğini güvence altına almaya dönük ciddi bir politikadan yoksun bir ülkede yaşıyoruz. İktidar zaten bu konuda politika üretmek bir yana, bu alanda sermayeye ucuz iş gücü olabilecek adımlar atmak üzere planlar yapıyor. MESEM de bunun bir parçası olarak da karşımıza çıktı. Anladığımız kadarıyla Milli Eğitim Bakanlığı önümüzdeki yıllarda bu sayıyı belki birkaç milyona çıkarma çalışmaları sürdürüyor. Bu konuda teşvikler yapıyor. Bu konuda sanayi sitelerinin içinde meslek edindirme adı altında kurslar açılıyor. Sanayi içinde mesleği edineceksin hemen yanındaki fabrikada, atölyede çalışacaksın" dedi. 

"Çocuklar her türlü aşağılama dahil, en kötü işlerde çalıştırılıyor"

Çocukların ağır çalışma koşullarında çalıştırıldığını ifade eden Aslan, sözlerini şöyle sürdürdü: 

Buralarda çocuklar için ağır çalışma koşulları var, azarlama var, kötü davranışlar söz konusu. Burada çocukların sağlıklı bir biçimde hayatlarının sürdürülebilmesinde ciddi engeller çıkıyor. Bu çocukların atölyelere gittiklerinde azarlanma, dayak, her türlü aşağılama dahil olmak üzere en kötü işlerde çalıştırıyorlar. Bu kabul edilebilir bir durum değil, şu an hastanelerde bunun uygulanması başlandı. Devlet hastaneleri özellikle kamuda hastanelerde bu işlere başladılar, ihale alan şirketler aşçıyı 15-20 bin liraya çalıştırıyor ama diğer elemanlara asgari ücretin üzerinde veriyor ama patates soyan bir işçinin alacağı ücret 10 liraysa 12 liraysa bunun yerine 1658 liraya bu çocuklar yapabilir anlayışıyla bu çocuklar çalıştırılacaklar. Bu MESEM projesinin iptal edilmesi, yasaklanması, 13-14 yaşındaki çocukların buralarda çalıştırılmasının önüne geçirilmesi gerekir. Biz sendika olarak ilk adımı atacağız. Eyüp Devlet Hastanesi’nde çocukların çalıştırılmaması yönünde bir basın açıklaması yapacağız. Bu Türkiye’nin sorunu, ailelerin, sendikaların ve eğitim sorunu. (ANKA)

 

D_Side_Content_300x250

İlgili İçerikler

Öne Çıkan Videolar