"Taliban'ın muadilleri" diyerek eleştirdiği İhsan Şenocak'la davalık olan gazeteci İsmail Saymaz, yargılandığı davada, karşı tarafın avukatının duruşmanın geç başlaması nedeniyle "Biz seni bekledik, sen de beni bekle" diyerek hâkime namaz kılma talebinde bulunduğunu anlattı.
Avukat Huzeyfe Furkan Karakuş ise sosyal medya hesabından Saymaz'a yanıt vererek, yaşananları çarpıttığını iddia etti. Hâkimin duruşmanın 30 dakika geç başlamasını istemesi ve Saymaz'ın yarım saatlik savunması nedeniyle uzadığını; beyanda bulunma sırası kendilerine geldiğinde öğle namazına 17 dakika kaldığını belirten Avukat Karakuş, bunun üzerine önce duruşmaya 10 dakika ara isteyip namazlarını adliye meclisinde kılma talebinde bulunduklarını ifade etti. Karakuş, "Hakim bey kabul etmeyince mahkeme salonunda köşe bir yerde bulunan seccadeyi işaret ederek ‘Sizi bekletmemek adına burada da kılabilirim’ dedim" diye devam etti. Hâkimin kendisine "Kaza et" demesi üzerine tepki gösterdiğini ise doğrulayan Karakuş, Hiçbir kanun hâkime ibadet hürriyetini kısıtlama, bunun üzerine tahakküm eder şekilde ‘kaza et’ gibi tavsiyelerde bulunma hakkını vermez" diye tepki gösterdi.
Karakuş, Saymaz'ın yaşananları çarpıttığı iddia ederek, "Saymaz’ın yalan ve iftiradan başka sermayesi olmadığından bu hadiseyi de çarpıtmış, duruşma başladıktan hemen sonra duruşma salonunda namaz kılmak istediğimi iddia etmiş. İslam’a açıkça saldırmaya yüreğin yetmediğinden, türlü rakslarla yalandan başka çaren yok, sen de haklısın" ifadelerini kullandı.
İsmailağa cemaatine bağlı Hiranur Vakfı'nın yöneticisi Yusuf Ziya Gümüşel'in 6 yaşındaki kızını imam nikahı ile evlendirmesi Türkiye'nin gündemine otururken, Halk TV'de "Perdenin Önü Arkası" programında Gazeteci İsmail Saymaz, geçen günlerde İhsan Şenocak ile olan duruşması sırasında yaşadıklarını anlattı. Saymaz, duruşma esnasında Şenocak'ın avukatının namaz kılma talebinde bulunmasıyla ilgili şunları söyledi:
"Ben geçen gün duruşmadaydım. Sebebi de şu, yine İsmailağa'dan ayrılan bir dini grubun lideri olan İhsan Şenocak ile ben davalığım. Çünkü bizim davamız da yine bu küçük, 6 yaşta evlilikler meselesi. Çünkü hatırlarsınız Uşşaki lideri Fatih Nurullah Şaban, müridinin 11 yaşındaki kızını istismardan tutuklanmıştı. Ben onu eleştiren bir yazı yazmıştım. Aynı zamanda Taliban'ın muadilleri diye İhsan Şenocak'ı eleştirmiştim. O bana dava açtı, ben ona dava açtım. Ben yargılanıyorum. Birinci duruşmama salı günü gittim. Duruşmada birdenbire Şenocak'ın avukatı duruşma sonunda namaz kılmak istedi. Mahkemeden izin istedi. Hakim dedi ki, 'Avukat Bey dava görüyoruz.' Avukat da, 'Ne yani biz seni yarım saat bekledik, sen de bizi 5 dakika bekle, şurada namaz kılayım' dedi, seccade serip. Mahkeme de bana sordu, 'Bana uyar, kılarsa kılsın' dedim. İbadet hakkı ben ne yapabilirim? Mahkeme Başkanı da talebi reddetti. Tutanağa geçti, namaz talebi reddolunmuştur. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı dedi ki 'Kazaya bırakırsınız', avukat da, 'Sizin ne haddinize bunu söylemek?' dedi. Reddediyorum, mahkemeyi terk ediyorum dedi ve gitti."
Avukat Huzeyfe Furkan Karakuş ise yaşananlarla ilgili sosyal medya hesabından şu açıklamayı yaptı:
"Yalan söylemeye o kadar alışmışsın ki hiç teklemiyorsun. 13.40'ta başlaması gereken duruşma, öncesinde sarkan duruşma olmamasına rağmen hâkim beyin öğleden sonra duruşmalarına 30 dakika geç başlamayı istemesi sebebiyle 14.20 civarında başladı. Meslektaşımla duruşmayı kaçırmamak adına öğle namazımızı kılmak için mescide gidemedik, duruşma 1 saat sürmez, bitince kılarız dedik. Fakat duruşma Sanık Saymaz’ın yarım saatlik savunması, sanık müdafilerinin bir o kadar süren beyanları sebebiyle uzadı. Uzun beyanlara ve dava esasına dair beyanda bulunma sırası bize geldiğinde saat 15.05 olmuş, öğle namazı vaktinin çıkmasına 17 dakika kalmıştı. Hâkim beyden beyanımızın uzun olacağından duruşmaya 10 dakika kadar namazımızı adliye mescidinde kılmak için ara vermesini talep ettik. Hakim bey kabul etmeyince mahkeme salonunda köşe bir yerde bulunan seccadeyi işaret ederek ‘Sizi bekletmemek adına burada da kılabilirim’ dedim. Keza adliyede mescide takdir edilen yer -6. katta olduğundan inip çıkmamız ilave vakit alacak, hazirunu daha fazla bekletmiş olacaktık. Mahkeme hakimi bunun üzerine ‘kaza et!’ deyince evet, ‘Haddinizi bilin’ dedim. Yine olsa ve her kim olursa olsun yine derim. Hiçbir kanun hâkime ibadet hürriyetini kısıtlama, bunun üzerine tahakküm eder şekilde ‘kaza et’ gibi tavsiyelerde bulunma hakkını vermez.
Biz sizi saatlerce beklerken siz de 10 dakikalık ibadetimiz yahut makul başka ihtiyacımız için bekleyeceksiniz. Şayet adalet avukatla tamam oluyorsa, kamu hizmeti olan mesleğimizi icra edebileceğimiz insani taleplerimize karşılık vereceksiniz. Bunun üzerine avukatlık vazifemizi icra etmemize mani olunmasından dolayı hakimi reddettim ve elhamdülillah namazımı vaktinde kıldım.
Saymaz’ın yalan ve iftiradan başka sermayesi olmadığından bu hadiseyi de çarpıtmış, duruşma başladıktan hemen sonra duruşma salonunda namaz kılmak istediğimi iddia etmiş. İslam’a açıkça saldırmaya yüreğin yetmediğinden, türlü rakslarla yalandan başka çaren yok, sen de haklısın.
Tüm duruşma SEGBİS’le kaydedildi. Bilirkişice rapor edildiğinde paylaşırız. Bu vesileyle hem avukat hem vatandaşlarımızın kimi hakimlerin keyfi olarak duruşmalara geç başlama, ara verme, bekletme hürriyetleri olduğu gibi ibadet hürriyetlerine saygı duyulması, makul taleplerde bulunulduğunda kabul edilmesi gerektiği yönünde ilgili kurumları çalışmaya davet ediyorum."