Mehmet Metiner'den Yalnız Kurt dizisinin yapımcısı Osman Sınav'a: Uydurma senaryo ile bazı odaklara hizmet ediliyor endişesi taşıyoruz
Hakan Aksay

Haberler

Hakan Aksay

Yükleniyor...

Mehmet Metiner'den Yalnız Kurt dizisinin yapımcısı Osman Sınav'a: Uydurma senaryo ile bazı odaklara hizmet ediliyor endişesi taşıyoruz

Eski AK Parti milletvekili, Demokrasi ve Birlik Derneği Kurucu Genel Başkanı Mehmet Metiner'den Osman Sınav'ın yönetmenliğini yaptığı c 'Yalnız Kurt' dizisine tepki geldi. Metiner, "ATV’de yayınlanan “Yalnız Kurt” dizisindeki Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’ni (IKBY) ve o yönetimin şahsında bölge Kürtlerini aşağılayan ırkçı nefret söylemini esefle kınıyoruz" dedi. Metiner ayrıca dernek adına bir basın bildirisi yayınladı.

Metiner'in açıklamaları şöyle:

"Bu dilin tarihsel Türk-Kürt ittifakını zehirlemeye, Türk-Kürt kardeşliğini bozmaya yönelik tehlikeli bir dil olduğunu önemle hatırlatırız. Bilinsin isteriz ki Türkiye’nin çok yönlü ve derinlikli ilişkiler içinde olduğu kardeş IKBY’yi düşman gibi gösterenler hem Türk-Kürt ilişkilerine hem de Türkiye’nin çıkarlarına darbe vurmak isteyenlerin değirmenine su taşıyanlardır. Türkiye’nin PKK terör örgütüyle sürdürdüğü mücadelede safını Türkiye’den yana koyan bölgesel Kürt yönetimini tam da Suriye’nin kuzeyinde PKK hakimiyetindeki alanlara askeri operasyon yapmak istediği kritik bir süreçte düşmanlaştırıcı bir dil kullanmak Türkiye’ye yapılabilecek en kötücül bir durumdur.

Irak’taki Kürtleri bu şekilde aşağılayarak onları PKK’nın adeta nüfuz alanına itmek isteyenler, bu ülkenin Kürtlerini de “Türkiye Cumhuriyeti devleti Kürtlere ve Kürtlerin kazanımlarına karşı!” algısı üzerinden tekrar PKK/HDP canibinin istismar alanına itmek bu ülkenin bekasına, birliğine ve dirliğine yapılabilecek en büyük kötülüklerden biridir.

İşte bu yüzden adı geçen dizideki ırkçı nefrete yaslanan o dili şiddetle ve hiddetle kınıyoruz. Şöyle ki Irak’ın kuzeyindeki yönetim anayasal haklara sahip birleşmiş milletler tarafından tanınan resmi bir yönetimdir. Ülkemizin de çok yakın siyasi ve ticari ilişkiler içinde olduğu kardeş bir yönetimdir.

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin söz konusu dizinin ilgili yerinde gayri resmi bir yönetim olarak gösterilmesi, uydu devlet olarak suçlanması, kendi egemenliği altındaki topraklarda işgalci olduğunun söylenmesi, uluslararası hukuk bakımından ve yine bu hukuk kaidelerinin çerçevesini çizdiği komşuluk hukukuna uygun bir durum değildir.

Ayrıca egemen bir devletin sahip olduğu topraklarda bir takım yönlendirilmiş tarihi referanslara dayandırılarak Türkiye Cumhuriyetinin bu topraklarda hak iddia ederek bu toprakları elde etmek için ajan görevlendirdiğinin ima edilmesi gayri hukuki olduğu gibi uluslararası toplumda da Türkiye Cumhuriyeti için bir itibar suikastidir.

İş bu durum, kardeş halklar arasında nefret ateşinin harlanmasına, meşru ve yasal bir yönetimin idare ettiği topraklarda tarihi referanslara dayanarak hak iddia edilmesi ise işbu yönetim ile ülkemiz arasındaki diplomatik ilişkilerin zarar görmesine neden olacaktır" dedi.

"Keza diplomatik ilişkinin kurucu unsuru güvendir. Bu güvenin yegane temel taşı ise ilişki kurduğunuz devletin, toprak bütünlüğüne saygı duyulmasıdır. Diğer bir ifadeyle, diplomatik ilişkinin başarıya ulaşması her şeyden önce tarafların samimiyetine ve birbirlerinin toprağında gözünün olmadığından emin olunmasına bağlıdır.

Senaryoda kaleme alının ifadelerin toplum bilincini manipüle eden izdüşümlerine dikkat çekmek isteriz. Şöyle ki;1)Türkiye şu anda çok önemli bir sınır dışı operasyondayken, bu operasyonda birlikte hareket ettiğimiz en önemli aktörü olan IKBY’ni tahkir edici senaryonun vizyona konulması hangi güçlere hizmet ediyor?2) Türkiye’nin çok önemli askeri ve ekonomik işbirliği içerisinde olduğu IKBY mi meşru ve resmî bir yönetim olmasına rağmen meşru ve resmî gösterilmeyerek, Türkiye’nin sanki gayri meşru yönetimlerle petrol alışverişi yapabileceğini ima etmek hangi düşman unsurların değirmenine su taşımak amacı gütmektedir?3)Türkiye uluslararası hukuka saygılı bir devlettir. Diğer devletlerle ilişkilerini uluslararası hukuka uygun olarak yürütür. Özellikle Türkiye’nin taraf olduğu BM sözleşmesinin 2./4 amir hükmüne göre Türkiye diğer devletlerin toprak bütünlüğüne ve siyasal yönetim tarzlarına saygılıdır. Hal böyle iken komşu olduğu bir ülkeye üstelik topraklarında hak iddia ederek ajan gönderdiğine dair yazılan ve vizyona sokulan senaryo ile toplum bilincinde oluşturulmak istenen bu illegal tutum kimlerin ekmeğine yağ sürmektedir?

Sonuç olarak bahse konu dizinin bahse konu bölümünde anlatılan uydurma senaryonun bazı odaklara hizmet ettiği endişesi taşımaktayız. Bilinç altına derç edilmeye çalışılan gayri hukuki söylemleri net bir dille kınıyor, kabul etmiyor ve bu söylemlerin yaratacağı sonuçlar bakımından Aziz milletimizi uyarıyoruz. Kamuoyuna saygıyla duyurulur" ifadelerini kullandı. 

D_Side_Content_300x250

İlgili İçerikler

Öne Çıkan Videolar