AKP hükümetinin yine sosyal medya sınırlama çabaları olduğu bir dönemde "2023 seçimlerinde 6,4 milyon ilk oylarını kullanacak olan gençler (Z nesli)" var demiş ve şöyle devam etmiştik:
"AKP artık yüzde 50'nin üstüne çıkan bu digital nesillerin muhalif söylemlere erişimini engellemek peşinde. Bu nedenle düzenleme yapmaya uğraşıyor. Başarır mı? Bence AKP'nin en yaman çelişkisi burada. Düzenlese bir dert, düzenlemese başka dert. Bence bu konu Wikipedia'nın Paradox'lar listesinde Siyaset başlığı altına yeni bir paradox ekleyebilir: "AKP's paradox" gibi."
50 gün sonra bu durumu daha net görebiliyor olacağız. Yapılan son anketlere bakıldığında, AKP'nin geleneksel oy deposu olan muhafazakâr ailelerin çocuklarının bile AKP'ye oy vermeyeceği gibi değerlendirmeler görülüyor. Çünkü günümüzde, gençler için mutsuz, iş bulamadıkları, bulsalar da para kazanamadıkları bir ortam mevcut. Üstüne de "internet" ve "sosyal medya" kısıtlamaları var. Şimdi benzer bir durum TikTok üzerinden, ABD için konuşuluyor.
Batı dünyasında pek çok ülke -AB Kurumları, ABD, Belçika, Danimarka, İngiltere, Kanada, Yeni Zelanda- ve Doğu'dakiler -Afganistan, Hindistan, Pakistan, Tayvan- özellikle yılbaşından bu yana, kamu çalışanlarına TikTok uygulamasını kullanma yasağı getirmeye başladı. "Kısa Video" şeklindeki uygulamanın geliştiricisi olan ByteDance firması, Çin hükümeti ile çalışmadığını belirtiyor ama yasaklamaların nedeni kişisel verilerin güvenliği konusunda gittikçe artan hassasiyet. Özellikle devlet kurumlarında çalışanlara art arda pek çok ülke yasak getirdi.
Airbnb, Linkedin gibi Batılı teknoloji şirketleri, Çin hükümetinin ülke içinde zorladığı veri toplama kuralları sonucu ülkeden ayrılma ya da operasyonlarını küçültme kararı verdiler. Bu da ByteDance'in ifadesine inanmayı zorlaştırıyor.
Avrupa Parlamentosu'nun geçen hafta açıklanan yasağı 20 Mart'ta yürürlüğe girecek. Ayrıca parlamento üyeleri ve personelinin uygulamayı kişisel cihazlarından kaldırmaları "şiddetle tavsiye ediliyor". ABD ise TikTok'un federal cihazlardan ve sistemlerden silmek için çalışanlarına 30 gün süre verdi. 50 ABD eyaletinin yarısından fazlası da uygulamayı devlet cihazlarında yasakladı.
Üstüne Biden, aynen Trump'ın yaptığı gibi, TikTok'ın yaratıcısı olan ByteDance firmasını, hisselerini Amerikalı bir şirkete satması için zorlamaya başladı ve aksi durumda uygulamayı ABD'de yasaklatacağı tehdidinde bulundu.
Ama sorun şu: ABD'de Pew araştırmasına göre, Amerikalı genç nüfusun 2/3'ü TikTok kullanıyor. Bu genç nesil için "2020 seçimlerinde Demokratlar için hezimete dönüşecek olan bir durumu engellemeye katkıda bulundular" ifadesi kullanılıyor. Üstelik seçmen içinde Z neslinin ağırlığı da giderek yükseliyor.
Geçen hafta TikTok kullanıcıları Biden'ın yasak tehditini pek ciddiye almadılar. Çünkü Trump da yasaklatmaya kalkmıştı. O zaman TikTok hisselerini satmak üzere Oracle ile anlaşmıştı. Ama sonra Trump gitti ve olay bitti.
Ama şimdi olay yeniden alevlendi. Çünkü bazı demokrat milletvekilleri de TikTok'un engellemesi için konuşmaya başladılar. Bunu duyan TikTok kullanıcıları protestoya girişme kararı aldı. Toplamda 60 milyondan fazla takipçiye sahip yaklaşık 30 TikTok içerik yaratıcısının, evvelki gün milletvekillerinin platformu yasaklama çağrıları arasında TikTok'u savunmak için Kongre binası önünde toplanarak miting düzenlediği görüldü. Çoğunluğu da gençlerden oluşuyordu.
Bunlar uygulamanın çeşitli yönlerine işaret ediyorlar. Mesela aynı zamanda geçim kaynağı olduğunu savunuyorlar. Bazıları da Biden yönetiminin kendisinin, platformu çeşitli büyük politika girişimleri çerçevesinde Z Kuşağı kullanıcılarına farkındalık yaymaya yardımcı olmak için kullandığına dikkat çekiyor. Örneğin Covid-19'a karşı aşılamayı teşvik etmek için en iyi TikTok yıldızlarıyla çalışıldığını hatırlatıyorlar. Ayrıca, Beyaz Saray, ABD'nin Ukrayna'daki stratejik hedeflerini genç nesile açıklamak için aynı yöntemi izledi.
Konuya bazı güvenlik uzmanları da, bu uygulamanın veri toplayan diğer birçok uygulamadan daha fazla bir güvenlik tehdidi olmadığını ve herhangi bir ABD veri gizliliği düzenlemesinin bulunmadığını söyleyerek katkıda bulunuyor ve yasaklamaya karşı çıkıyorlar.
Biden yönetimi kapatmak isterse, sayıları 150 milyonu bulan, büyük bir kısmı da gençler olan TikTok kullanıcıları bu durumu kabullenecek gibi gözükmüyor. Onlar da "demokratlar iyi bir tokat yer" diyerek Biden'ı ve milletvekillerini tehdit ediyorlar.
Örneğin, 2020 kampanyasında Biden'ın seçilmesi için "TikTok for Biden" grubunu kuran 19 yaşındaki Harvard birinci sınıf öğrencisi Aidan Kohn-Murphy şimdi adını "Gen Z for Change" olarak değiştirdiği grubunun farklı platformlarda toplam 500 milyon takipçiye sahip 500 içerik yaratıcısından oluştuğunu belirtiyor ve şöyle söylüyor:
"TikTok şirketini değil, tüm neslimi savunuyorum. TikTok'u yasaklarlarsa bu birçok Amerikalı gencin suratına atılmış bir tokat gibi olur. Demokratlar bunun siyasi sonuçlarını anlayamıyorlar".
2020 seçimlerinin Demokratlar tarafından kazanılmasında, Z neslinin etkisi oldu. Bunlar 2022 ara seçimlerine de beklentinin üzerinde katıldılar. Yeni bir araştırmaya bakılırsa Bu neslin büyük kısmı siyasi bilgilerini TikTok'tan alıyor. Ülkemizde de TikTok'u başarılı kullanan siyasetçiler var.
Stratejistlere göre, yasaklama düşüncesi açıklayan yetkililer TikTok'u kullanmıyor ve dolayısıyla bu nesil için ne anlama geldiğini anlayamıyor. TikTok'un Amerikalı kullanıcılarının yüzde 62'si 30 yaş altı ve aradıkları bilgiyi Google'da değil TikTok üzerinde tarıyorlar. Üstelik yeni bir araştırmaya göre 18-34 yaş arası Amerikalıların yüzde 63'ü TikTok'un yasaklanmasına karşı.
İlginç olan, içerik oluşturucuların, yarın TikTok 40 yaşındaki CEO'su Shou Chew'in bugün (perşembe) Kongre'de uygulama ile ilgili ifade vermesi öncesinde miting düzenlemesi oldu. Gerçi Chew dün Washington D.C'de olduğuna dair bir video yayınladı ve kullanıcılarına bu videonun altına düşüncelerini, kendi bölgelerinin milletvekillerine iletmek üzere yazmalarını istedi.
Kongre önüne giden TikTok içerik yaratıcıları, çarşamba günü miting başlamadan önce uygulamayı yasaklayabilecek kişilere doğrudan savunmalarını yapmak için Kongre üyeleriyle görüşmeye çalıştıklarını söyledi. Bu arada TikTok da, yanıt olarak halkla ilişkiler faaliyetlerini hızlandırdı.
Yazıyı yazarken, perşembe günündeydik. Bu nedenle Chew'ün konuşması henüz gerçekleşmedi. Durumu takip ediyoruz. Yine raporlayacağız.