Demokrasi ve Atılım (DEVA) Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Baktık, Erdoğan konuşurken dolar düşüyor. Normalde tersi oluyor. Hemen sorduk, soruşturduk... Meğer konuşurken o dakikalarda Merkez Bankası arka kapıyı açmış, oradan piyasaya rezerv satıyor. 130 milyar doları cayır cayır sattıkları gibi pazartesi, salı günü 7 milyar dolar daha satmışlar” dedi.
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Kilis’te, partisinin Merkez İlçe Kongresi’nde gündemi değerlendirdi. Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Enflasyonu yüzde yediye düşüren kimdi, biz düşürdük. Faizi yüzde 4,5’lara düşüren bizdik” sözlerini hatırlatan Babacan, şunları söyledi:
"Aynı müflis tüccar gibi. Alıyor eline eski defterleri, karıştırıyor, ‘biz zamanında nerede ne yapmıştık’ diyor, onları anlatıyor hala. Yok, paradan altı sıfır attık. Yok, faizi düşürdük. Yok, enflasyonu düşürdük. Korkuyorum ki yakında çıkacak diyecek ki ilk orta gelir tuzağından bahseden ben oldum. Korkarım ‘2012’de hukuk eğitim gerekiyor yoksa ekonomimiz kötüye gidecek’ diye ben anlatıyordum diyecek herhalde. Ben kendisine önce bir sakinleşmesini tavsiye ediyorum. Şimdi hatırlatalım, paradan altı sıfır ehil kadroların, ortak aklın ve istişarelerin yönetimde olduğu dönemde biz attık. O günlerde Merkez Bankası bağımsızdı. Hatırlatalım, Türkiye ilk benden duydu bunu, kendisi gazetelerden okudu. Enflasyonu tek haneye yüzde 6’ya ehil kadroların ortak aklın ve istişarenin yönetimde olduğu dönemde biz düşürdük. Faizi yüzde 4,5’lara ehil kadroların ortak aklın ve istişarenin yönetimde olduğu dönemde biz düşürdük. Kendisi ne yaptı, faiz tek hanelerdeyken sırf ‘söz geçiremiyorum, Merkez Bankası’na emir veriyorum yapmıyor’ diye, ülkenin tertemiz bürokratlarını ‘faizci’ dedi. ‘Dış güçlerin maşası’ dediler. Hatta onları vatana ihanetle suçladı. Niye, ‘Benim sözümü dinlemiyor.’ Tabi dinlemeyecek bağımsız kurum tabi ki sözünü dinlemeyecek. Yargı tabi ki senin sözünü dinlemeyecek, bağımsız. TÜİK tabi ki senin sözünü dinlemeyecek, bağımsız. Senin sözünü dinleyen TÜİK’in ne yaptığını görüyoruz. Ben buradan kendisine söylüyorum, Sayın Erdoğan enflasyonu faizi biz düşürdük ama hepsini arttıran sizsiniz.
Pazartesi akşamı şapkadan 1970 model bir tavşan çıkarıverdi. Yaptığı bu. ‘Hani faize karşıyım’ diyor ya şimdi artık faiz yerine kur farkını dolar verecek, dolara faiz verecek yaptığı o. Ekonomiyi tepetaklak edecek bir dönemin başlangıcını yapmış oldular. Birkaç gündür dolardaki hızlı düşüşten bahsediyorlar. Gerçekten inanılır gibi değil. Bunu açıkladı pazartesi günü akşam, ‘yeni uygulamamız’ diye o gece de kur aşağıya inmeye başladı. Benim de salı sabahı Polatlı Ticaret Odası’nda bir toplantım var. Dedim ki ‘akşamdan beri piyasalardan bankacılardan duyuyoruz.’ Erdoğan konuştu kur düştü denilsin diye, yeni model uygulamaya başlamadan Merkez Bankası kamu bankaları yoğun bir döviz satışına başladı. Eğer böyleyse çıkın bunu açıklayın. Salı sabahı konuşmamdaki ifadelerim bu. Böyle aldatmaca olur mu? Devlet eliyle, döviz kuruna manipülasyon yapılacak bir iş midir? Sen kararını açıklarsın o kararın etkisini piyasa görürsün. Ama kararı açıklarken gizli saklı, arka kapıdan sen milyarlarca dolar döviz satarak eğer sırf o havayı o algıyı oluşturmak için ‘Erdoğan konuştu kur düştü’ dedirtmek için bunu yapıyorsan bu manipülasyondur. Açıkça söyle. Merkez Bankası niye ilan etmiyor. Niye ‘sattım’ demiyor. Daha sonra biz rakamları karıştıra karıştıra görüyoruz, buluyoruz. Bir önceki hafta yüksek kuru ‘Çin modeli’ diye anlatıyorlar ertesi hafta ‘bak kuru düşürdük’ diye seviniyorlar. İnanın ne yaptıklarını bilmiyorlar. Kurdaki düşüş derken, 11-12’ye düşünce seviniyorlar. Daha Eylül ayının başında 8 lira 30 kuruştu bu kur.
Sonuçta, bu hafta Merkez Bankası’nı daha da borca batırdılar. Hani vaktiyle keşfetmişlerdi ya, doları düşürmek için gizli saklı yollarla Merkez Bankası’nın tam 130 milyar dolarını cayır cayır yakmışlardı ya sonuçta rezerv bitmişti, Merkez Bankası 50 milyar dolar borca batmıştı. Aynı yaptıklarını bu haftanın başında Pazartesi, Salı da yaptılar. Şu anda Merkez Bankası kendinin değil, eksi 50 milyar dolar borcu var, zaten borç aldığı dövizi satıyor. Erdoğan, mevduat hesabında Türk lirası bulunanlara dövize endeksli faiz ödeyeceğini açıkladı. Baktık, Erdoğan konuşurken dolar düşüyor. Normalde tersi oluyor. Hemen sorduk, soruşturduk. Gizleyebileceklerini zannediyorlar. Milyarlarca dolarlık işlem, sen neyi gizliyorsun. Meğer konuşurken o dakikalarda Merkez Bankası arka kapıyı açmış, oradan piyasaya rezerv satıyor. Merkez Bankası’nın net döviz pozisyonu sadece iki günde 7 milyar dolar daha aşağı düşmüş. 130 milyar doları cayır cayır sattıkları gibi Pazartesi, salı günü 7 milyar dolar daha satmışlar. Bunu niye açıklamıyorsunuz? Henüz Çarşamba ve perşembe günkü bilgileri de topluyoruz. İstedikleri kadar gizli saklı yapmaya çalışsınlar hepsi ortaya çıkıyor. Çünkü rakamlar büyük, minare kılıfa sığmıyor.
Seçime giderken kuru düşük göstermek için bu milletin alın teri olan dövizleri cayır cayır yakarsan bir de büyük hesap var. Bu kadar ucuz değil bu işler. Doğruluktan ayrılmayacaksın. Şeffaf açık bir şekilde söyleyeceksin. Resmen Dünya başarısızlık rekorunu kırmayı denediler, deniyorlar. Hani basketbolda bir tabir var, ‘triple double’ derler peş peşe gerçekten performans rekoru kırıyorlar bunlar. Her alanda çiftli. Enflasyon çift hane, kurdaki artış çift hane ve faiz çift hane. Cumhuriyet tarihinde böyle bir şey yok. Maalesef arka kapı döviz satışları kötü alışkanlıklar hani alışkanlık yapar ya madde bağımlılığı gibi bir şey. Yani her kötü alışkanlık böyle bağımlılık yapabiliyor tabi. Tam bağımlı oldular.”