UNESCO Dünya Kültürel Miras Listesine giren 5 bin 500 yıllık tarihe sahip Arslantepe Höyüğü’nde yeni dönem kazı çalışmalarına başlandı.
Malatya’nın Battalgazi ilçesinde bulunan Arlantepe Höyüğü, Çin’in ev sahipliğinde düzenlenen UNESCO Dünya Miras Komitesi'nin online toplantısından çıkan karar ile UNESCO Dünya Miras Listesi'ne alınmıştı. 5 bin 500 yıllık geçmişe sahip tapınağı, kılıç ve mızraklarıyla tarihe ışık tutan Arslantepe Höyüğü'nde yeni dönem kazıları geçtiğimiz günlerde başladı. İtalyan Doç. Dr. Francesca Balossi Restelli’nın başkanlığında gerçekleşen kazılar 2 ay sürecek. Arkeolog Restelli, Arslantepe Höyüğü’nde kazı çalışmaları hakkında İhlas Haber Ajansı’na özel açıklamalarda bulundu.
Anadolu’nun en eski şehir devletinin kurulduğu Arslantepe Höyüğü’nün UNESCO listesine alınmasını mutlulukla karşıladıklarını ifade eden Doç. Dr. Francesca Balossi Restelli, “Arslantepe Höyüğü’nün UNESCO listesi için çok memnunum. Bizim bütün La Sapienza ekibi, İtalyan Büyükelçiliği ve Dışişleri Bakanlığı biz hepimiz çok memnunuz. 60 yıldır tarih için çalıştık. Bizim için çok iyi bir sonuç. Şimdi devam etmek istiyoruz, daha çok iş var burada. Hem tarihi anlamak için hem devlet sistemini anlamak için. Daha iyi anlamak istiyoruz. Umarım uzun yıllar burada kazılara devam edeceğiz” şekline konuştu.
Yapılan çalışmalarda yangından dolayı hasar görmüş bir ev yeri bulduklarını ifade eden Restelli, geçmişte nasıl yaşadıklarını anlamak için burada yapılan çalışmaların önemli olduğunu belirterek, “Bu hafta cumartesi başladık kazılara. Şu an 3 açma var. Farklı dönemlerden Kalkolitik çalışıyoruz. Eski tabakaları. Hitit dönemini ve Orta Çağ çalışıyoruz. Kalkolitik dönemde bir ev yerinde çalışıyoruz. Orada nasıl yaşadılar yani biraz daha anlamak istiyoruz ve o tepenin tarafında çok yangın vardır. Anlıyoruz çünkü bütün kerpiç yanmış. Oradan belki güzel buluntular çıkar çünkü yangın varsa arkeologlar için daha koruma demektir” ifadelerini kullandı.
Kazı çalışmalarını Ekim ayına kadar yürüteceklerini belirten Francesca, Hitit dönemine ait yapılan çalışmalardan umutlu olduğunu belirterek, “Orta Çağ'da nekrafon var. Orada ne çıkacak belli zaten mezar, bilezikler basma küçük buluntular bulacağız. Hitit tarafında onu hiç bilmiyoruz. Orada süper bir şey çıkabilir ama emin değiliz daha bilmiyoruz. Ekim'e kadar buradayız. Yani biz her yıl arazide 2 ay çalışıyoruz. Ondan sonra kışta ve başka aylarda buluntular çalışıyoruz" şeklinde konuştu.