Şayet karşılaşmanın henüz başında yakaladığınız üç net pozisyondan bir tanesini gole çeviremezseniz, sonrasında da bulduğunuz sayısız olanağın ancak bir tanesinden yararlanabilirseniz ‘iyi oynadığınızı’ iddia eden ya objektifliğini yitirmiş futbol tutkunu ya da fanatiktir… Ayaklarını yerden kesen oyuncuya kart gösterilmemesine içerleyen futbolcunun, rakibinin ayağına göstere, göstere ve ‘intikam’ iç güdüsü ile basmasını görmez, yardımcı hakemin omzuna dokunduğu için bir başka futbolcuya kartla cezalandırırsanız da ne yazık ki, ‘sahada kötü yönetim gösterin hakem olursunuz, ki buna bir de penaltı pozisyonları eklenirse, ‘kötünün kötüsü’ olup çıkarsınız, dün geceki gibi. Beşiktaş, Sivasspor’u iki farklı yenip liderliğini sürdürdü mü? Elbette, ancak!..
Şenol Güneş’i anlamak gerçekten güç! Karşılaşmayı başlatan düdük çalmadan Olcay Şahan’ın bir kez daha ‘bocalayacağı’ öngörüsüne sahip olmak için medyum olmaya mı gerek var? Olcay Şahan, ‘Clark Kent’ mi, ki telefon kulübesinde üstün başını değiştirip ardından uçuşa geçiversin! Olcay Şahan’ın on dakikalık zaman diliminde iki net pozisyonu cömertçe harcaması ‘sürpriz’ mi? Kesinlikle değil zira yetisi sınırlı, ancak Şenol Güneş bunu anlamamakta direniyor. Takımın sol kanadı yok, çünkü Olcay Şahan yerini benimsemiyor ortada oynamayı seviyor, gol veya goller atmak istiyor. Yerinde oynarsa da üretken olamıyor. Eleştirdiğimiz, kimi zaman da disiplinsizliği nedeni ile yerdiğimiz Ricardo Querasma ise sağ kanadı, Ziya Erdal’ın alan savunmasına karşın doksan dakika boyunca başarı ile kullanırken, Olcay Şahan’ın takıma hiç katkısı yoktu, dün gece Sivas karşısında da. Gecenin bir başka ‘başarısız’ ismi Hakem Hüseyin Göçek, Atiba Hutchinson ceza alanı içinde yere düşerken ‘penaltı’ noktasını, Kanadalı oyuncunun dengesini bozan Adem Koçak’a da sarı kartı gösterip, Beşiktaş’ı ‘zan’ altında bıraktı.
Mario Gomez penaltıyı gole çevirdi Beşiktaş öne geçti ancak aklı selim yandaşın içine sinmedi! Tribündekine de, ekran başındakine de ‘pek penaltı’ gibi gelmedi pozisyon. Ardından konuk Sivasspor’un penaltı beklentisi ise bir o kadar yersizdi! Oyuna Sosa’nın yerine dahil olan Necip Uysal’ın takıma katkısı tartışılmaz ancak otorite kararlarına ‘mahalle kabadayısı’ enleminde karşı koymayı alışkanlık edinip gereksiz kart görmesi, kabullenilir nitelikte değil. Kerim Frei Koyunlu ile Cenk Tosun sınırlı dakikalarda çabaladılar o sırada da Oğuzhan Özyakup akılcı vuruşu ile aradaki farkı ikiye çıkardı ve Beşiktaş renktaşları da rahat nefes aldı. Kimisi ise ‘şaibesiz gol geldi rahatladık’ dedi, elbette içlerinden! Beşiktaş atakları da art arda geliverdi ikinci yarıda ancak içlerinden sadece bir tanesi o da Oğuzhan Özyakup’un becerisi ile gol oluverdi. Hakem Hüseyin Göçek ise bu arada Atiba Hutchinson’ı yerde müdahale eden sarı kartlı Adem Koçak’a ikinci sarıyı gösterip oyun dışında bırakmaya cesaret edemedi ama hataları bitmek, tükenmek bilmedi. Uzatma dakikalarında İsmail Köybaşı’nın İbrahim Akın’a ceza alanı içinde yaptığı ve tartışmasız penaltı gerektiren hareketi de görmedi ya da görmezden geldi. Beşiktaş kötü, hakem ondan da kötü… Konuk Sivaspor mu? Aatif Chahechouhe ‘sihirbaz’ mı? Diğerleri ne yapar? Futbol takım oyunu, tek elemana yaslanıp sonuca gidilmez ki!
Beşiktaş yandaşı için iyi olan üç puan ve liderlik, futbol tutkunları içinse fiziksel yorgunluğuna karşın doksan dakika boyunca Atiba Hutchinson’ı izlemek.