Denizleri seviyorsan, dalgaları da seveceksin, Uçmayı seviyorsan, düşmeyi de bileceksin…
Nietzsche’nin Lou Salome’ye yazdığı satırlar ile özdeş. Ricardo Querasma ile Cenk Tosun’u yedek kulübesinde oturtup Olcay Şahan’ı sahaya sürüyorsan yitirilen önemli puanların ardından mazeret de aramayacaksın. Kendi sahanda, yandaş grubunun önünde oynuyorsun Avrupa vitrinindeki görünürlüğünü sürdürebilmen için kazanma zorunluluğun var ancak bir yerlerde de terslik mevcut! Şenol Güneş’in Lokomotiv Moskova karşısında da Olcay Şahan ‘takıntısı’ Beşiktaş’ın işini fazlaca zora soktu. Olcay Şahan ‘müthiş soluyla yapıştıramadığı’ için değil eleştirimiz, oyuncunun görev yaptığı kanadı kullanamamasına karşın alternatiflerini saf dışı bırakabilmesine sadece! Ricardo Queresma’nın ‘disiplinsizliğine’ karşın bulduğun çözüm olabilir Olcay Şahan’a 45 dakika şans tanımanın nedeni, ancak onun da çözümü kulübede sevgili Şenol Güneş. Adı: Cenk Tosun...
Gökhan Töre’yi sol, Cenk Tosun’u da sağ kanada monte ettiğinde senkron tutturup verimli olduklarına tanıklık etmesek susarız elbette. İkinci yarıda oyuna dahil olan Ricardo Queresma savımızı doğrulancasına golü kaydetti ve Beşiktaş’a bir süre için nefes aldırdı. Tek puana gereksinim duyan Lokomotiv Moskova orta sahası da çoğu kez defans bloğu ile bütün olup doğal olarak siyah-beyazlı ekibe ceza alanı içinde istediği ortamı vermedi ve Beşiktaş da istediği ikinci golü bulamadı. Bir kez daha kanatlardan orta gelmeyince hoplayıp zıplayan Mario Gomez topla buluşamadı ve doksan dakika boyunca ‘işini yapamayan’ oyuncu görüntüsü sergiledi. Alman golcünün işlerlik kazanması için topla buluşması kaçınılmaz, ne var ki onu topla buluşturacak oyuncu topluluğu var ancak sistem mevcut değil en azından şimdilik.
Queresma ve Andreas Beck’ın sağ kulvardan (ki dün gece sadece sağ kanat işlerliği vardı her nedense) yaptığı uygun dört ortada sol kanatta topla buluşacak oyuncu yoktu. Baye Oumar Niasse’nin eşitliği getiren golünün ardından bu kez sol kanattan yapılan ortalar ise daha da ilginçti! Skor eşitlendikten sonra İsmail Köybaşı ‘öyle de battık böyle de battık’ mentalitesi ile karşılaşma boyunca sergilemesi gereken performansı son dakikalarda ortaya koyuverdi. ‘Doldur boşalt’ enlemindeki ortalar da işe yaramadı ve Beşiktaş iki farkla kazanacağı maçta fazlaca önemli iki puan yitirdi. Üstüne üstlük Alman hakem Felix Zwayer’in desteği de işe yaramadı! Ersan Adem Gülüm’ün ikinci sarı kartla oyun dışında kalması gerekliydi ama Alman hakem ‘pas’ geçiverdi. Penaltı pozisyonları ise tartışmaya açık değil! Beşiktaş’ın penaltısı verilmeliydi, Moskova’nın pozisyonu ise bize penaltı gibi gözükmedi. Sevgili Şenol Güneş, ‘Büyük bir avantaj kaybettik’ cümlen doğru ama eksik! Gezideki gençlere verdiğin destek ‘kusursuz’ ancak bu arada kulübedeki gençleri de unutma lütfen…
@asenaozkn