Sahip olunan birçok şey olsa da zaman zaman bireysel istekler çoğalıyor. Bir yerlerde eksik kalan duygular, tatmin edilmek için içten gelen bir dürtüyle harekete geçmeye kaynaklık ediyor.
Eksik kalan hissi ve parçayı bulma amaçlı hareket edilmeye başlandığında, hedefler belirlemek ve hedefleri gerçekleştirmek, normal bir davranış biçimi.
Bazen her hedefin rekabet ile eş değer tutulduğu dar açılı bir bakış ortaya çıkıyor.
Dürtülerle ortaya çıkan birçok istek aslında daha derinde kendini tanıma, anlamlandırma arayışının parçası oluyor. Bunu gerçekleştirmek için de bir başkasıyla bir durumla rekabet etmeye gerçekten gerek var mı, bu sorgulanabilir.
Yine de bu sorunun mutlak doğru bir yanıtı yok. Rekabet etmek ya da etmemek diğer tüm insani özellikler gibi kişinin yapısına ve motivasyon aracı olarak neyi kullandığına göre değişiyor.
İster rekabet ederek ister kendi iç yöneliminizle ilerleyin, yine de hedeflerin sürdürülebilir olması konusunda farkındalık gerekiyor.
Belirgin bir amaç doğrultusunda ilerlerken amacımıza yakınlaşıp yakınlaşmadığımızı ölçmeye ihtiyaç duyuyoruz. Bu açıdan hedefler, amaçlarımıza aracılık eden yardımcılar.
Bir hedefi gerçekleştirmek istiyorsanız belirli eşikleri geçmek gerekiyor.
Eşikler bir basamak gibi de düşünülebilir. Bir adım olarak da görülebilir.
Eşik gerçekte hedefe ulaşmak için enerjinin belirli bir ivme ile yoğunlaşması, kıvam alması anlamına geliyor. Bir eşiği aştığınızın göstergesi kıvamın ve yoğunluğun hiç bozulmadığı bir hal bir duruşa ulaşma halidir.
Daha somut bir örnekle anlatmaya çalışayım. Kek yapmak için hangi tarifi kullanırsanız kullanın, başlangıcınız yumurta ile olacaktır. İster beş ister üç yumurta kullanın bir sonraki malzemeye geçmeden önce yumurtaları iyice çırpmanız, sarı ile beyazından yeni bir biçim elde etmeniz getirmeniz gerekir. Yumurtayı bu kıvama getirdiğinizde başlangıca asla geri dönemez. Böylece kek yapma amacı için ilk eşiği gerçekleştirmiş olursunuz.
Hayatınızda da amaca doğru ilerlerken eşikleri ancak geri dönülmez bir kıvama geldiğinizde geçtiğinizi anlarsınız. O amaca uygun hal ve durum artık sizin bir parçanız olmuştur. O parçanın sizden alınması mümkün değildir. O parça olmadan da asla kendiniz olamazsınız.
Eşikler bir bütün olarak amacınıza ait hedeflerinizi gerçekleştirmeniz için hem değişiminize hem enerji yoğunluğunuzu artırmaya aracı olur.
Bu anlamda da amaca giden yolda hedefler, hedeflerin tamamlanmasını sağlayan eşikler var.
Bir hedef için bazen bir eşik, bazen birkaç eşik aşmak gerekebilir.
Amaç ile hedefi birbirinden ayırmak isteyebilirsiniz. Bu ayrımı koymak hedeflere daha net yaklaşmayı sağlayacaktır.
Amaç aslında büyük bir resimdir. Amaç genel derinlikli anlamları kapsayan kavramlardan oluşur. Daha çok, öz değerlerin yelpazesinden etkilenir.
Amaçlarınız birden çok da olabilir. Sakin ve mütevazı bir hayat sürmek, geniş bir arkadaş çevresinde çok sevilen bir arkadaş olmak, yeri doldurulmaz bir sanatçı olmak, evlenmek, çok çocuklu bir hayat sürmek, çok yoğun çalışıp uzun süren bir emeklilik hayatı yaşamak gibi amaçlarınız bütünsel bir yaşam anlayışını ve tarzını kapsayabilir.
Öncelikle her hedefin eksileri ve artıları olduğunun farkında olmak gerekiyor. Kariyerinizde çok başarılı olmak gibi bir hedef belirlerseniz, bunun aynı zamanda sizi mutlu eden bazı ilişki ve yaşam alışkanlıklarından kısıtlama getireceğinin farkında olmanız gerekiyor.
Diğer bir açıdan ise, bir hedef sizin amacınıza giden yolda gereken büyüklükte mi yoksa daha mı küçük bunun farkında olmanız gerekiyor.
Olması gerektiğinden daha küçük bir hedefle ilerlemek daha fazla yorulmanıza neden olabilir.
Olması gerektiğinden daha büyük bir hedef, amacınızdan sapmanıza ve kontrol edebileceğinizden çok daha fazla beklenmedik sonuca neden olabilir. Bu da dolaylı olarak amaca giden yoldan saptırır.
Son olarak da farkında olunması gereken esas nokta amaç dahilinde belirlenen bir hedefin sadece varılacak bir nokta değil, aynı zamanda sürdürülecek yeni bir zemin olduğudur.
Hedefler tamamlandığında sonlanmıyor onlar sizin oluşturmak istediğiniz büyük resmin parçaları oluyor.
Bu nedenle bir hedefi belirlerken ona doğru ilerlerken gerçekten hayatınızda daimî olarak ona yer var mı yok mu emin olmalısınız.
Yine keke dönelim. Keki yaptığınızda yemeyecekseniz, karnınızı doyurmayacaksa, damak tadınıza uymayacaksa neden pişiresiniz ki? Sadece yapmış olmak için yapmak, kendinizle kurduğunuz ilişkiye zarar verir.
Ve çok daha derinde aslında hangi amacı seçerseniz seçin, hangi hedefi belirlerseniz belirleyin, enerjiniz her ne kadar dış odaklı akarsa aksın aslında merak ettiğiniz ve öğrendiğiniz kendi sınırlarınızdır.