Bir bayram sabahıydı. Kapılar vurulmuş,biz düşmüştük yere.Acılar dökülmüştü, günler ve gecelere.Bir rüya pazarıydı.Açık seçkilerde, çok ucuza satıldı, teker teker.Alıcısı: Açgözlü Ejderha!Ağzından çıkanlarla, yaktı ölülerimizi ve dirilerimizi.Biriktirip, yarına yol yaptığımızgüzelim, umutlu rüyalarımızıYok pahasına satın aldı.Bir özgürlük tartısıydı,vicdanı titretenBu bozuk, kırık günlerde.
Bu bayram sabahıtaa uzaklardan, yani yarından bir çocuk seslendi:"Bayram yok, özgürlük yoksa!Adalet yoksa bayram yok!"Hepimiz sustuk.Birimiz ağlıyor, birimiz duymuyorduk,Birimiz söküyor, birimiz dikmiyorduk.Taa uzaklardan, yani yarından seslendi çocuk:"güneş yoksa birinize, aydınlık yoksa,özgürlük yoksa birinize, bayram da yok!"
Gün soğudu gecelere.Günler, aylar, yıllar sızdı, zindan kapılarının altından.Kapkara suratlı televizyonlar,aydınlık görmeyen gözleriKararır sandı. Yine yanıldı.
Karanlıkta parıl parıl, yarına dönükgüzelim gözleri tutsakların.Özgürlüğü alınmış kim varsa, şimdi daha özgür, esareti aklında taşıyansa, şimdi daha da esir oldu.
Küçük böcekler yolladılarkulak, gözden, vicdanlarımıza.Bizi çoktan uyardılar"Felç gelecek aklınıza"Hayır! Kapamayın daha çok açın,dedi çocuk taa uzaklardan, yani yarındanGözler, kulaklar, vicdanlar Ses, ışık, umut olacak aydınlığa.
Ve tanrı söyledi artık.Ey insan! En çok kaybettiğin, özgürlüğünden.Şimdi onurlu bir kazanç içinBir şans daha veriyorum sana.Ben yokum aslında,sen ve iyilik var dünyada,sen ve kötülük var dünyada,Baş et bakalım kendinle,ve unutmabayram yok, özgürlük yoksaadalet yoksa, bayram yok.
Didem Doğan(2020, yaz, İstanbul)