Yatırım teşvik sistemimizin temel düzenlemesi olan 2012/3305 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı’nda (BKK) en son yayımlandığı tarihten bu tarafa on ayrı Kararname ile değişikliğe uğradı. 5 Ekim’de yayımlanan 2016/9139 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı (BKK) ile de teşvik sistemimizin içine önemli ve yeni mekanizmalar eklendi. Buna göre, bazı “orta ve yüksek teknolojili yatırımlar” -1, 2 veya 3. Bölgelerde bile yapılsalar- 4. Bölge desteklerinden yararlanabilecekler. Ayrıca “enerji verimliliği” sağlayan yatırımlar “öncelikli yatırım” olarak desteklenecekler. BKK ile gelen değişikliklerin en dikkat çekici olanlarının altını çizelim;
BKK’nın bu konu hakkında OECD’nin “teknoloji yoğunluk” tanımını esas aldığı görülüyor. Buna göre, bir liste halinde sayılan ve bazılarını aşağıya alacağımız 34 adet yatırım 1, 2 veya 3. Bölgelerde bile yapılsalar 4. Bölge desteğinden yararlanabilecekler. Burada iki önemli noktanın altını çizelim;
BKK ile 4. Bölge desteklerinden yararlanacak 34 ayrı yatırım konusuna örnek verecek olursak;
Bu yatırımlar, İstanbul hariç olmak üzere, 1, 2 ve 3. Bölgelerde yapılmaları halinde yatırımın yerine bakılmaksızın 4. bölge desteklerinden yararlanabilecekler. 5 ve 6. Bölgede yapılmaları halinde ise bu bölgelerin bölgesel desteklerinden yararlanabilecekler.
Buna göre 1, 2 ve 3. Bölgede yapılamaları halinde bu yatrırımların alabilecekleri destekleri aşağıdaki gibi özetleyebiliriz;
Bu yatımları yapan yatırımcıların “yatırıma katkı oranının %80’sini yatırım döneminde” kullanabileceğini de vurgulayalım. Bu sayede, yatırım henüz tamamlanıp işletmeye geçmese bile yatırımcı büyük bir kısım vergisel destekten yararlanabilecek. Bu yatırımcı için önemli bir ek bir finansman olanağı.
Belirtelim, 2016/9139 sayılı BKK öncesinde yatırım döneminde ödenecek vergi üzerinden yararlanılabilecek katkı tutarı bölgelere göre kademelendirilmişti. Önceden 1. Bölgede yaptığınız bir yatırım için yatırım döneminde herhangi bir indirim imkanından faydalanılamıyordu. Yatırım döneminde indirimden faydalanma oranı 2. Bölge için yüzde 10, 3. Bölgede yüzde 20, 4. Bölgede yüzde 30, 5. Bölgede yüzde 50 ve 6. Bölgede ise %80’di. Yeni BKK ile bu ayrım ortadan kaldırılmış ve tüm yatırımların yararlanabilecekleri vergisel teşviğin %80’ini yatırım döneminde ve diğer faaliyetler üzerinden elde ettikleri kazançlara uygulama imkanı getirilmiş durumda. Bu yeni desteğin çok önemli ve yerinde bir adım olduğunun altını kalın çizgilerle çizelim. Bu sayede, yatırımcıya -yapılmış olan yatırım henüz faaliyete geçmeden- vergisel avantajın yüzde sekseninden yararlanma imkanı tanınmış oldu.
Sanayinin en önemli ve maliyetli girdilerinin başında gelen ve cari açık sorunumuz bağlamında da ciddi biçimde tartışılan enerji konusu, “verimliliğin” büyük önem kazandığı bir alan. Enerji bakımından çok büyük oranda dışarıya bağımlı olmamız da sorunun önemini bir kat daha arttırıyor.
Teşvik sistemi ile şimdi bu konuya da bir neşter vuruluyor. 2016/9139 sayılı BKK ile 500 ton eşdeğer petrol (TEP) enerji tüketimi olan mevcut imalat sanayi tesislerinde gerçekleştirilecek ve mevcut duruma göre en az yüzde 20 oranında enerji tasarrufu sağlayacak “enerji verimliliği” yatırımları “Öncelikli Yatırımlar” arasına alınmış durumda. Bu yatrımların desteklenmesi için iki önemli şart var;
Öncelikli yatırımlar yapıldıkları yatırımın yerine bakılmaksızın 5. bölge desteklerinden yararlanabiliyorlar. Buna göre bu “enerji verimliliği” yatırımlarının alabilecekleri destekleri aşağıdaki gibi özetleyebiliriz;
Türkiye’nin doğrudan uluslararası sermaye çekme ihtiyacının had safhaya çıktığı bir dönemde, bir süre önce irdelediğimiz “Süper Teşvik Modeli” ile birlikte 2016/9139 sayılı BKK ile atılan bu adımlar oldukça kıymetli. Bu adımların hem ulusal hem de uluslararası yatırımcı nezdinde tanıtımın etkili bir şekilde yapılması büyük önem arz ediyor. Aksi halde, yeni teşvik mekanizmalarından beklenen sonuçları alabilmek güçleşecektir.
(*) Bu makale www.KPMGvergi.com adresinde yayımlanmıştır.