ARGE ve inovasyon denilince sanki sadece Teknoloji alanında olabilir gibi düşünülüyor ama yiyecek alanında da inovasyon mümkün. Bunun örneğini 1 ay kadar önce Eti Bisküvi şirketi duyurdu.
Eti, son yıllarda iklim değişikliğinin etkileri sonucu artış gösteren doğal afetler ve afet kaynaklı meydana gelebilecek diğer acil durumlarda bölgedeki afetzedelere ulaştırmak üzere özel bir bisküvi tasarladı.
Bugün de birlikte çalıştıkları halka ilişkiler ajansı üzerinden Kahramanmaraş depremi için bir şey yapıp yapmadıklarını sordum. Şöyle bir bilgi notu gönderdiler:
"Özel olarak üretilen ve ücretsiz dağıtılan bisküvi Eskişehir Eti Bisküvi Fabrikası'nda üretilerek Kızılay ile koordineli bir şekilde 4 tır olarak depremden etkilenen bölgelere hızla gönderildi.
Bisküvi, olası bir afet durumunda, afetzede vatandaşların günlük ihtiyacı olan besin öğelerinin bir kısmını karşılamasına yardımcı olacak şekilde tasarlandı. Vitamin, minerallerce zenginleştirilmiş bisküvinin içeriğinde Demir, Çinko, D vitaminin de yer aldığı 11 farklı vitamin ve 5 mineral bulunuyor.
Eti'nin kâr amacı gütmeden, tamamen sosyal sorumluluk bilinciyle hazırladığı bisküvinin ambalajı üzerinde 'Afet ve acil durumlar için özel olarak tasarlanmıştır' ifadesi ve 'Para ile satılamaz' uyarısı yer alıyor."
Not edelim; Eti Bisküvi 2017 yılında vefat eden Firuz Kanatlı tarafından kurulmuş.
5 TL'lik bisküvileri 40 TL'ye satan insafsızların olduğu bir dönemde bu inovasyonu önemsedim ve duyurmak istedim. Ama bir yandan da tüm firmalarımıza, afetlere ve depremlere yönelik de çalışmak gerektiğini hatırlatmak istiyorum. Aynen Eti Bisküvi gibi deprem/afet olmadan hazırlık yapmamız lazım. Bu herkesin sosyal sorumluluk projesi olmalı aynı zamanda.
Örneğin dün Twitter'da seyyar tuvalet örneği gördüm. Basit ama güzel bir fikir. Pekala bu konuda da geliştirme yapılabilir. Aşağıdaki tweete tıklarsanız, videoyu da seyredebilirsiniz.
