Bir kaç yıldan beri telekom operatörlerimizin hemen her çeyrek sonucunu "REKOR" rakamlar şeklinde sunmaları gülünecek bir durum. Daha dikkatli baktığınızda ortada başarı olup olmaması ya da ne kadar başarı olduğu bir yana, bu "rekor rekor diye çığırışlar" arka planda bir şeyleri gizleme de olabiliyor. Örneğin, Türk Telekom'un 2018 yılının 3. çeyreğindeki sonuçlarını bildirdiği basın bülteni "Türk Telekom'dan rekor büyüme" başlığıyla sunulmuş ve pek çok gazetede de bu başlıkla yayınlanmıştı ama aslında Türk Telekom tarihinin (PTT dönemi dahil) gelmiş, geçmiş en büyük zararını yapmıştı (3. çeyrekte 2,85 milyar TL ile).
Bkz: Türk Telekom 2018’in 9 Ayında 15 Milyar TL Gelir Kazanırken, 2,85 Milyar TL Zarar Etti
Bu rekor basın açıklamaları sürüyor. Şimdi, 15 gün önce Turkcell de bir şeyleri "rekor" diye tanımlandığı bir bülten yayınladı. Nesi başarılı ya da ne kadar başarılı, bilançosunu ve sonuçları inceleyerek görebilirsiniz.
Bkz: Turkcell’den son 14 yılın rekoru: 3. çeyrekte 1,2 milyon yeni müşteri
Biz zaten Turkcell'i hep başarılı bir firma olarak tanımlıyoruz. Ama şirketin Rus ortağı "Letter One (eski adıyla Alfa)", aynı fikirde değil. 28 Ekim'de Turkcell yönetimine sundukları ve şikâyet ettikleri konuların düzeltilmesi için "12 Kasım'a" kadar süre verdikleri maillerini, 15 Kasım'da New York Borsası'na (NYSE) göndererek, Turkcell yönetimini açıkça şikâyet etti ve şöyle dedi:
"Yönetim Kurulu'nun, Şirketin tüm hissedarlarının ve daha geniş paydaşların yararına olan potansiyelini gerçekleştirmek için gerekli becerilere, deneyime ve hesap verebilirliğe sahip olmadığına inanıyoruz."
Letter One mektubuna, bahsettiği "yönetim kurulu beceriksizlik"nin neler olduğuna dair rakamlar ve grafikler eklemiş. Tabii ki, Turkcell yönetimi de yine NYSE'ye aynı gün cevap verdi. Cevapta suçlamaları reddederek, hedefleri 2 kere yukarı yönlü revize ettiklerini ve 2022 başında bir yatırımcı & analist günü düzenleyeceklerini açıkladılar. Her 2 mailin tam tercümesini aşağıdaki haberden okuyabilirsiniz.
Bkz: Ruslardan Turkcell Yönetimini NYSE Borsasına Şikayet Ederken, Ne Düşündü?
Letter One'ın şikâyeti ilginç. Bunun sermaye piyasaları açısından bir hukuki süreci başlatmak amaçlı mı olduğunu bilemiyoruz. Gerçi kendileri mailde “gerekli adımları" başlatacaklarından bahsediyorlar.
En büyük bağımsız ortağın bu şikâyeti, Turkcell'in zaten gittikçe düşen hisse fiyatlarını daha da düşürür mü bilemiyoruz. Aşağıda Telkoder'in kasım 2021 raporundan Turkcell ve Türk Telekom'un 2008-2021 aralığında borsa değerlemesinin değişimini $ olarak görüyorsunuz.
Bu tabloda Turkcell'e bakarsak son 13 yılda firmanın değeri 14,7 milyar $'dan 3,53 milyar $'a düşmüş durumda. Acaba Letter One kendisinin ortak olduğu bir firmanın hisse fiyatlarını düşürme riskini nasıl göze alıyor? Ya da burada başka bir hedef mi var, fiyatı daha düşürerek satın almayı mı kolaylaştırıyor?
Ama bu satış/satın alma konularının bugünlerde hükümetin kafasını çok meşgul ettiğini biliyoruz. Turkcell + Türk Telekom hisselerini satmak için zaman zaman görüşüldüğü çıkan haberlerde ve duyumlarda görülüyor. Peki, Letter One, neden zaten satacağım diyen hükümete gitmedi de, bu yolu seçti? Kamuoyunu alıştırmak için mi?
Çünkü, hükümet 2013'den bu yana Turkcell'in içinde. Yani "Garp cephesinde yeni bir şey yok". Peki şimdiye kadar edilmeyen şikayet şimdi neden ediliyor?
Bkz: Turkcell Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça Oldu
Letter One da mektubunda şöyle bir tehdit ifadesi kullanıyor.
"Yönetim Kurulu'nun zamanında önlem almaması halinde, Şirketin hissedarları ve diğer menfaat sahipleri için değer yaratma yolunda olmasını sağlamak için gerekli tüm adımları atmayı amaçlıyoruz. "
Bu soruları kendilerine sormadık. Çünkü daha önceki kimi gelişmelerde gönderdiğimiz sorulara, Letter One'ın "şeffaf" bir şirket gibi cevap verme alışkanlığı olmadığını gördük. Ama yine de bu yazıya bir açıklama gönderirlerse, güncelleriz.
Turkcell'in % 26,2 olan Telia'daki hisseleri geçen yıl hükümet tarafından Türkiye Varlık Fonu altında yeni kurulan bir A.Ş.'ye aktarıldı.
Bkz: Turkcell Hisseleri TVF’na Değil Haziran’da Kurulan Şirkete Aktarılıyor
Turkcell'in hisse durumu bugün için şöyle;
Letter One da mektubunda kendilerinin % 19,8 hisse ile şirketin en büyük bağımsız hissedarı ve öz sermaye yatırımcısı olduğuna işaret ediyor ve şirketin Varlık Fonu alt şirketine geçtiğinden bu yana performasının düştüğünü ve hatta Türk Telekom'un da altına düştüğünü söylüyor:
"Yönetim Kurulu'nun idaresi altındaki Şirketin performansı, stratejik yönü, yürütülmesi ve değerlemesi konusunda hüsrana ve hayal kırıklığına uğradık".
Letter One'ın kimi karşılaştırmaların yer aldığı raporunda ilginç bir kaç cümle şöyle;
1. "Yönetim Kurulu'nun, Şirketin tüm hissedarlarının ve daha geniş paydaşların yararına olan potansiyelini gerçekleştirmek için gerekli becerilere, deneyime ve hesap verebilirliğe sahip olmadığına inanıyoruz." 2. 2021 Genel Kurul toplantısında 83 kurumsal yatırımcının hepsi kurula yapılan atamaları onaylamadı 3. Turkcell'deki operasyonel, stratejik ve yönetimsel başarısızlıkların, Şirketin düşük değerleme ve düşük hisse senedi fiyat performansına yansıdığına inanıyoruz. 4. Turkcell'in düşük ve azalan marjlarını, mobil olmayan varlıklardan değer elde etmek için yürütmeyi durdurmasını, içeriden öğrenenler ve hissedarlar arasındaki uyum eksikliğini, kötü kurumsallığı yansıttığını düşünüyoruz. 5. Turkcell uzun süredir sahiplik ve yönetim boşluğundan mustarip. 6. Türkiye Varlık Fonu'nu (“TVF”) ana hissedar olarak bırakan yeniden yapılanmanın ardından bir yıldan fazla bir süre sonra Şirket, hissedarlara değer sağlamada ve TVF'nin “sağlam bir değer yaratma planı uygulama” vaatlerini yerine getirmede başarısız oldu. Aslında, işlemin Ekim 2020'de kapanmasından bu yana, Turkcell'in toplam hissedar getirisi (“TSR”), rakipleri ve en yakın rakibi Türk Telekom dahil gelişen piyasa telekomünikasyon şirketilerinin ve BIST-100 ortalamasının altında performans gösterdi. 7. Türk hükümetiyle güçlü bağları nedeniyle hem ISS hem de Glass Lewis tarafından dile getirilen bağımsız yöneticilerin kanıtlanabilir bağımsızlığına ilişkin önemli haklı endişeler bulunmaktadır. Bu, Yönetim Kurulu'nun Şirket stratejisinin geliştirilmesine ve gözetimine anlamlı bir şekilde katkıda bulunma yeteneğini sınırlar. 8. Turkcell'deki yönetişim rejimi konusunda da derin endişeler duyuyoruz. |
Konuyu takip ediyoruz. Zaten sadece 400 bin km fiberin olduğu, 4G yatırımlarının aradan geçen sürede ancak kıyılarda ve bir kaç büyük şehirde yapıldığı ülkemizde, operatörlerimizin yaptıkları yatırım miktarını gösteren bir yazıyı da yakında yayınlıyor olacağız.
[1] Letter One'ın Amerikan Menkul Kıymetler Kuruluna (SEC) gönderdiği mail