Gezi Parkı olaylarında tuhaf bir fenomen görüldü. O zamanlar bu protestoları yapanlar arasında ağırlıklı olanlar 20'li yaşlardaki gençlerdi. Aşağı yukarı Z nesli olarak adlandırılanlar; bugün 30'lu yaşlara ulaşmaya başlayanlar yani.
Taksim'dekilerin bazı enteresan özellikleri o protestolar sırasında çokça konuşulmuştu. Herkesin herkesi olduğu gibi kabul etmesi, malzemeleri eksik olanların birbiriyle paylaşması ve tabii ki sloganları gibi.
Protesto mekanlarına yazılan bu sloganlar çok ilginç ve esprili idi. Ama içlerinde en çok ilgiyi, "GTA", "Sen küçükken GTA'da polis döven nesile çattın", "6 Yıldız oldu Tanklar Gelecek" gibi olanlar çekti. Çünkü, polisin gaz bombalarıyla protestocuların üzerlerine geldiği anlarda, protestocu gençlerin savunmayı belli bir düzen içinde yaptıkları görüldü. Oysa bu gençlerin bazıları birbirleriyle ilk defa o meydanda karşılaşmışlardı.
O günlerde merak edenler işin aslını öğrendiler. 2000-2010 arasında, henüz evlerdeki bilgisayarlar çok az iken, internet cafeler revaçtaydı ve bu çocuklar cafe içinde ya da internet üzerinden gruplaşarak oyunlar oynuyorlardı. Bunların arasında GTA olarak kısaltılan "Grand Theft Auto", o dönemin en çok oynanan oyunuydu. Bu oyunu oynayanlar ekip olarak davranmayı öğrenmişlerdi.
O yıl GTA-V dünyada pazara çıktı ama Türkiye'ye geç geldi. Bu da "Gezi Parkı nedeniyle" söylentilerine neden oldu[2]. Aşağıda Grand Theft'in Gezi Parkı ile ilgili bir parodisini görüyorsunuz.
Bu hikayeyi, Z neslinin ya da genç insanların günümüzde nasıl mücadele ettiğini örneklemek için anlattım. Çünkü şimdi anlatacağım başka bir mücadeleci Z nesli örneği var. O da "Mykhailo Fedorov"[3].
21 Ocak 1991 doğumlu (31 yaşında) olan Fedorov, 2019'daki Cumhurbaşkanlığı seçimleri sırasında Zelensky'nin danışmanıydı. Sosyal medya üzerinden yürüttüğü seçim kampanyasının mimari olarak başladığı siyasal kariyerine, ağustos 2019'dan itibaren Dijital Dönüşüm Bakanı olarak devam etti.
Bakanlıkta en önemli hareketi "Akıllı Telefondaki Devlet (Diia)" adlı tüm e-Devlet işlerinin telefondan yürütülmesi şeklinde bir projeydi. Ancak 2020 bütçesinin yetersiz olduğu için yapılamayacağını, destek beklediğini belirtmişti.
Bu projenin uzun süre bürokrasi ve diğer bakanlıkların fren koyması ile gerçekleşmediği, ancak Fedorov'un Başbakan yardımcılığına getirilmesi sonrası yol aldığı ve bugün nüfusun 4'de biri tarafından kullanıldığı kaydediliyor.
Fedorov'un diğer iki çabası da ülkede zayıf olan internet altyapısına yatırım yapmak ve siber güvenliği arttırmak. Bu nedenle şebekelerindeki Rus varlığını (örneğin Vodafone Ukrayna, 2019 yılına kadar Rus mülkiyetindeydi) çıkarmaya çalışıyorlar.
ABD'nin Kiev'deki büyükelçiliğine göre ABD, 2014'ten bu yana Ukrayna'daki siber güvenlik girişimlerine şimdiden 40 milyon dolar harcadı ve 38 milyon dolarlık başka bir siber güvenlik programının ortasında.
Ukrayna Başbakan yardımcısı ve Dijital Dönüşüm Bakanı Fedorov, savaşa ilginç bir şekilde katılıyor. Bilişim - telekom - internet alanındaki bilgisini, bu alanın uluslararası firmalarını ve hackerları yardıma çağırmakla meşgul ve etkili çalışmalar yaptığını görüyoruz. Buradan bakınca insan "Z nesli olduğu belli, savaşı dijital alanda yapıyor" diye düşünüyor. Birkaç örnek verelim:
Z nesli birkaç yıldır konuşuluyor. Bu gerçi ABD'nin yaptığı bir sınıflandırma. Bizde de kullanılıyor. Hangi özellikleri var derseniz, iki yıl önce bu detayları vermiştik, o yazıya bakabilirsiniz[7].
Geçen gün Twitter'da bir arkadaş, Türkiye'de Z nesli ile eski nesiller (özellikle Boomer'lar) arasının kapanmayacak kadar çok açıldığını yazdı. Bu konuda büyük bir yanılgı var. Bundan da bahsedelim.
Nesiller arasında her zaman sorun yaşanır. Çünkü yaş ilerledikçe insanlar muhafazakârlığa geçer (bulunduğu durumu değiştirmek istememek). Bu nedenle eski bir espri şöyleydi: "İster faşist ol, ister komünist, evlenirsen egoist olursun." Buna karşın gençlik hep farklı ve yeni olanı, teknolojinin de en son olanını seçer.
"Ama Türkiye'de gençlik ile daha yaşlı olanların arası, her yerde olandan çok daha fazla açıldı. Çünkü mevcut siyasi düzenden hep bu eskiler sorumlu." Bu ifade şimdilerde çok duyduğum bir ifade hatta malum bir zat bile "40 yaş üstüne güvenmeyin" gibi bir ifade kullanıyor.
Eğer bir kriz varsa (ki Türkiye'deki siyasal ve ekonomik kriz gibi), bu nesiller arası kavga çok büyür. Bu dünyada ya da Türkiye'de değişmez, hep aynıdır. Nesiller arası kavganın doruk noktası olduğu bir örnek verelim, 1970'lere geldiğimizde ABD'deki Vietnam savaşın ait protestolara bakalım. Aşağıda Vietnam savaşına gitmek istemeyen genç nesilin (aslında onlar Boomer'lardı) protesto mitinglerine cevap olarak, İkinci Dünya Savaşı'nı kahraman olarak bitirdiği hissiyatında olan babalarının ya da diğer muhafazakârların yaptığı protestoyu görüyorsunuz.
Arka planda MHP'nin ünlü "Ya sev ya terk et" sloganını nereden aldığını göreceğiniz bu resim, Amerikan toplumunda o zamanın gençleri olan Boomer'larla, babalarının nesli arasındaki kırılmanın sokaklara taştığını gösteriyor. İki neslin sokaklarda kavga ettiğinin bir anısı. Bizde henüz birbirini protesto etmek için sokağa çıkan Z nesli ve babaları yok.
Amerikalı Boomer'larla gençliklerinde, babalarıyla karşı karşıya geldiği diğer bir alan ise müzik idi. Beatles'ın uzun saçları ve Elvis Presley kalça hareketleri o zamanın yaşlı nüfusunun kırmızı çizgisiydi. Öyle ki anne babalar, Presley'in "genç Boomerların ahlakını kalça hareketleri ile bozması"ndan korkuyorlardı. Aşağıda bu "ahlakı eksik kalça hareketleri"nden örnekler görebilirsiniz.
Dolayısıyla olay şu; genç nesiller her zaman kendinden önceki nesillerin, kendisini anlamadığını düşünür. Ama Z neslinin de büyükleri şimdiden 30'a dayandı. Cahit Sıtkı Tarancı'nın ifadesiyle "yaş 35 yolun yarısı eder"e 5 kalmış. Onlar da bir 10-15 seneye eski nesil haline gelecekler.
Bu nedenle kendinden önceki nesilleri eleştirirken, onların ellerinde şu andaki teknolojilerin olmadığını, özellikle de dünyada olup bitenden epeyce soyutlanmış bir hayattan geldiklerini hatırlamalılar. Bulunduğumuz coğrafya belalı bir coğrafya. Burada bazı şeyler kolay değil ki özellikle siyasetin nasıl manipüle edildiğini görüyorsunuz.
Ve unutmamak lazım... Atatürk de bu nedenle "yaşlılara hitabe" bırakmamış. Biliyor ki, evlenen barklanan yaşlılar kolay hareket edemez. O nedenle "Gençliğe Hitabe" bırakmış. Onların henüz -parayla, mal mülkle- manipüle edilmemiş duygu ve düşüncelerine güvenmiş.
Evet... Sonuç olarak, anlayacağınız bugün savaş sadece fiziksel yürümüyor. Elindeki olanakları farkında olan, şikayet etmeyi bırakır ve yanlış olanla savaşmak için bir yol bulur. Genç Fedorov da öyle yapıyor; bir yandan siber saldırı ve savunmalarla, diğer yandan dezenformasyonla ve üçüncü tarafta da yukarıda anlattığımız çeşitli çabalarıyla. Ben de kendisini merakla ve beğenerek takip ediyorum.
Not : Daha hiç bakmadan Zelenski'nin, Z nesli olmadığını anlamak mümkün. Çünkü "Avrupa'nın sarışın mavi gözlülerini öldürüyorlar" diyerek, başka nesilden olduğunu gösterdi. Z nesli elindeki teknoloji ve internet sayesinde tüm dünyaya ulaşabildiği için ırkçılığı pek benimsemiyor. ABD'de gördüğümüz "Black Lives Matter" protestolarına bakarsanız beyazların ne kadar çok olduğunu görebilirsiniz.
[1] Direnişin 6 Yıldızı ve Sis Atan Uyumsuzları
[2] GTA 5’in Türkiye’de Geç Çıkmasının Sebebi! [GeziParkı]
[3] Myhhailo Fedorov
[4] State in a smartphone: Inside Ukraine’s effort to replace bureaucracy with an app
[5] Ukrayna, Rusya'nın İnternetinin Kesilmesini İstedi
[6] Güncellendi : Ukrayna, Hacker’ları Rusya Karşı Yardım için Çağırdı
[7] Elon Musk Ukrayna’ya Starlink Terminallerini 24 Saatte Ulaştırdı