Ben hâlâ 23 Mart’ta yaptığım tahminlerimi koruyorum.
Aşağıda gördüğünüz grafik 23 Mart günü Tempo24’te yayımlanmıştı. O gün, • Mart-Mayıs döneminde IMKB-100 endeksinin yükseleceğini ve 32.000 puanı aşacağını, • Aynı dönemde Dolar/TL kurunun 1,50’ye doğru gerileyeceğini, Euro/TL kurun gerileyeceğini, ancak bunun Dolar kurundaki gerileme kadar olmayacağını beklediğimi yazmıştım.
Bugün, Nisan ayını tamamlıyoruz. Borsa endeksi 30.000 puanı aştı, Dolar/TL kuru dün gece 1.59’a kadar geriledi. Özellikle son bir aydır birçok ülkedeki ekonomik veriler iyileşme gösteriyor. Dün gelen ABD’nin ilk çeyrek büyüme oranını (-%6.1) istisna kabul edebiliriz. Ancak bu istisna bile gelecek için karamsar olmaya neden olmamalı çünkü büyüme oranları geçmişe dönük verilerdir. Bu büyüme oranı gelecek çeyrekte ABD ekonomisinin ne kadar büyüyeceğini göstermez. Aynı şey Avrupa ülkeleri ve Türkiye için de geçerli. Her ne kadar Türkiye’nin ilk çeyrek büyüme oranı çok daha geç (Haziran sonunda) açıklanacak olsa da; bu da geçmişe dönük veridir. Çok önemli bir veri olmakla birlikte, gelecek için karamsar olmamıza neden olamaz. Bundan sonrası Ben hâlâ 23 Mart’ta yaptığım tahminlerimi koruyorum. Türkiye piyasası, yurt dışına paralel olarak, ama zaman zaman yurt dışından daha yüksek, zaman zaman daha düşük oranlarda yükselmeye devam edecek. Yani, borsa endeksi yükselirken, döviz kurları düşecek.
Ama bu sürecin sonlarına yaklaştığımızı düşündüğümü söylemeliyim. Bunun birden çok nedeni var ama en önemlisi Avrupa ekonomilerinden gelmesi beklenen kötü haberler. Şüphesiz, bundan sonra gelecek veriler mevcut yükseliş trendini çok daha kuvvetlendirebileceği gibi, tersine de çevirebilir. Biz, ancak, elimizdeki verilerle ve kendi beklentilerimize göre hareket edebiliriz. Fakat önümüzde duran bir gerçek var. O da şu: Modern ekonomik sistemde şimdiye dek görülmüş en geniş kapsamlı iki krizden birini yaşıyoruz. Hemen herkes, bu krizden çıkışın uzun süreceği konusunda hemfikir. Bu nedenle, son iki ayda gelen iyi işaretlerin çok daha uzun sürmesini beklemek aşırı iyimserlik olabilir.
O nedenle, bugünden sonra borsada orta vadeli alım yapmak riskli olacaktır. Ancak kısa vadeli alım yapılabilir. Bu fikrimin endekse yönelik olduğunu, şirket bazında yükseliş hareketleri olacağının altını çizmeliyim. Ben ABD ve Avrupa borsalarının kısa dönemde en fazla %8-10 civarında yükseliş potansiyeli olduğunu düşünüyorum. Dow Jones için kısa vadede görülebilecek en yüksek düzey 9000 puan civarı. Yurtdışı borsalar yükselmeye devam ettikçe Euro/Dolar paritesindeki yükseliş de devam edecektir. Parite dün akşam 1,33’ün üzerini denedikten sonra yeniden 1,3260’a dek geriledi. 1,33 önemli bir direnç. Geçilmesi 1,36 ve 1,38’e kadar yükseliş getirebilir. Bu bizim açımızdan TL kurlarına etkisi açısından önemli. Bir süre daha devam etmesi beklenen bu iyileşme süreci, Türkiye’de Dolar/TL kurunu 1,50’ye doğru itecektir. Ancak Euro/TL’nin önümüzdeki birkaç ay içinde 2’nin altına inmesi çok zor. Mayıs-Haziran’da geri dönüş başlayabilir
Mayısın sonlarına doğru başlayacak yeni bir hareketle, İMKB’de düşüş, dolar ve euro kurlarında sert olmayan bir yükseliş başlayabilir. Bu harekete, yaz aylarında uluslar arası borsalardaki yeni bir düşüş süreci eşlik ederse, Dolar/TL kurunu yeniden 1,70’in üzerinde, IMKB-100’ü 27.000 puanın altında görebiliriz.