Portekiz’in kredi notu A+’dan A-‘ye; Yunanistan’ın kredi notu da üç kademe düşürülerek BBB+’dan BB+’ya çekildi...
Bu yılın başında Yunanistan’da başlayan küresel krizin Avrupa tsunamisi, dün önce Portekiz’i, hemen ardından da, başladığı nokta olan Yunanistan’ı vurdu.Artık krizin dördüncü evresindeyiz. 2007’de ABD sub-prime mortgage kredilerinde başlayan, daha sonra likidite krizine dönüşen, 15 Eylül 2008’de üçüncü safhasına geçip küresel boyuta ulaşan kriz, dün itibarıyla Avrupa kredi krizine dönüştü.Önce Portekiz’in kredi notu iki kademe düşürülerek A+’dan A-‘ye; daha sonra Yunanistan’ın kredi notu üç kademe düşürülerek BBB+’dan BB+’ya çekildi. Böylece 1999’da kurulan Euro Bölgesi’nden bir ülke ilk kez ‘yatırım yapılabilir’ statüsünü kaybetmiş oldu.Avrupa borsa endeksleriBugün artık Yunan krizinden ya da Portekiz krizinden değil Euro krizinden bahsetmemiz gerekiyor. Bu konuda uzun süredir benimsediğim görüşe artık hiç şüphe duymadan inanıyorum ki; işin bu boyuta ulaşmasının nedeni ne Yunanistan, ne Portekiz.Bugünün asıl sorumlusu Almanya başta olmak üzere, önce hiç de gerek olmadığı halde Yunanistan’ı kurtarmaya soyunan; ardından yardım etme vaadiyle bu üyesini uzun süre bekletip kredibilitesinin iyice zayıflamasına neden olan; yardım vereceğini ve hata bunun miktarını açıklayıp sonra yeni şartlar öne süren Euro Bölgesi ülkeleri.Evde çok ciddi ve bulaşıcı bir hastalığa yakalanmış bir hastaya, kendisi doktor olmadığı halde, önce “kimseye gitme ben sana bakarım” diyen; sonra ciddi tedavi alması gereken bu hastayı uzun süre bekletip “sana ağrı kesici - ateş düşürücü veririm, bir şeyin kalmaz” diyen; fakat hasta ölmek üzereyken hala hiçbir şey yapmayan birine benziyor Euro Bölgesi ülkeleri.Yunanistan’a gözdağı vermek için mi, iç politik kaygılarından dolayı mı, yoksa gerçekten hantallıklarından dolayı mıdır bilmem ama, Avrupa ülkeleri göz göre göre kendilerini uçurumdan aşağı atıyorlar. Dün Avrupa borsa endeksleri yüzde 3-4 civarında geriledi. Portekiz’de kayıp yüzde 5’e ulaşırken, Yunanistan’da yüzde 7’ye yaklaştı.“Yunanistan’ı az çok biliyoruz ama Portekiz’de durum ne?” diyorsanız, buyurun buradan devam edin…Yunanistan’dan Portekiz’eYunanistan’ın yaşadığı krizin diğer ülkelere de yayılacağı endişesi ile birçok Avrupa ülkesinin tahvil faizleri Ocak ayından beri yükseliyordu. Bunlardan biri de Portekiz’di. Dün, henüz not indirimi yapılmamışken, CDS primleri 350 puana dayanan Portekiz tahvilleri, dünyanın en riskli sekizinci devlet tahvilleri oldu. Yunan tahvillerinin CDS primleri ise 780 puana kadar yükseldi. Aşağıdaki grafikte Kasım ayından bu yana Portekiz tahvillerinin CDS primlerinin gelişimini görüyorsunuz.
Kaynak: cmavisionDün, Alman tahvilleri ve Portekiz tahvillerinin getirileri arasındaki fark 1997’den bu yana en yüksek düzeyine çıkarak 227 puana ulaştı. Yunan ve Alman tahvilleri arasındaki fark ise 700 puan civarında. Yani, bu açıdan Portekiz’in durumu, Yunanistan’ınkinden daha iyi. Piyasaları tedirgin eden şey de buydu zaten. Yunanistan’ın hastalığının Portekiz’e de bulaşması olasılığıyla, tahvilleri satılıyor ve bu da faiz oranlarını yukarı çekiyordu. Nihayet dün akşam korkulan oldu ve S&P önce Portekiz’in ardından Yunanistan’ın ülke notlarını indirdi.Portekiz’in Dev Borç YüküÖnceki yıla göre ekonomisi yüzde 2.7 daralan Portekiz’in 2009 yılı gayrısafi yurtiçi hasılası 228 milyar dolar. Bu yıl ise ekonominin sadece binde 3 büyümesi bekleniyor. 2008’de sadece yüzde 2.8 olan bütçe açığının yurtiçi hasılaya oranı 2009 yılında yüzde 9.4 gibi çok yüksek bir orana çıktı.Portekiz, AB ülkeleri içinde, İrlanda, Yunanistan, İngiltere ve İspanya’dan sonra, en fazla bütçe açığı veren beşinci ülke.175 milyara yaklaşan kamu borçları, yurtiçi hasılanın yüzde 76.8’ine ulaşıyor. Euro Bölgesi’nde bu oranın üst sınırı yüzde 60. Ancak hanehalkının ve şirketlerin borçları da eklenince toplam borçlar 530 milyar doları aşıyor. Bu, Yunanistan’ınkinden daha büyük bir oran. Yani Portekiz’in toplam borçları ülkenin 2009 yılında yaptığı üretimin iki katından daha fazla. Portekiz’in, birçok Avrupa ülkesinden daha riskli olmasının bir nedeni de, dev borç yükünün yüzde 80’den fazlasının yabancıların elinde olması.Bütün bunların üstüne, ülkede işsizlik oranı da son yıllarda hızla yükseliyor. 2001 yılında yüzde 4’ün altında olan işsizlik 2009’da yüzde 10’un üzerine çıktı.
İşin ilginç yanı, kendi de çok zor durumda olmasına rağmen Portekiz’in, Yunanistan’a 40 milyar dolara yakın yardım yapması beklenen Euro Bölgesi ülkelerinden biri olması. Ama ikisinin de notu düşürüldü. Şimdi biri fado söylerken, diğeri uzo içiyor.