Hafta sonu İspanya’da yapılan seçimler, bir taraftan Sosyalist Partinin iktidarı olağan süresinden bir yıl...
Hafta sonu İspanya’da yapılan seçimler, bir taraftan Sosyalist Partinin iktidarı olağan süresinden bir yıl önce bırakması ile sonuçlanırken, diğer taraftan da krizin başlangıcından bu yana Euro Bölgesi’ndeki beşinci iktidar değişimini de getirmiş oldu.Pazar günü yapılan seçimlerde oyların yaklaşık yüzde 44’ünü alan Halk Partisi, 2004 yılından beri iktidarda olan Sosyalist Partiyi iktidardan uzaklaştırmakla kalmadı; oylarının da yüzde 29’a inmesini sağladı. Bunun en büyük nedeni İspanya’nın Avrupa Borç Krizinden en ağır etkilenen ülkelerden biri olması. 2007 sonunda yüzde 8’in altına inen işsizlik oranı bugün yüzde 22’nin üzerinde. İspanya gelişmiş ülkeler içinde işsizlik oranının en yüksek olduğu ülke.Sosyalist Zapatero’nun gidişi ve onun yerine merkez sağcı Rajoy’un gelişi İspanyollar için yeni bir umudun başlangıcı olabilir ama hükümet değişimi piyasalar için hiç de öyle olmadı. Almanya, Türkiye, İspanya ve Fransa borsa endeksleri yüzde 3’ün, İtalya endeksi yüzde 4’ün üzerinde geriledi. İngiltere ve ABD endekslerindeki düşüş yüzde 2’yi geçti.Avrupa ülkelerindeki gerilimin en fazla sarstığı ekonomi Fransa dense yanlış olmaz. Geçen hafta S&P tarafından yanlışlıkla haber ajanslarına Fransa’nın notunun indirildiğine yönelik bir rapor geçilmişti. Hata hemen düzeltildi ama dün, bu defa Moody’s tarafından Fransa’nın notunun tehlikede olduğuna dönük yorumlar ateşin yeniden alevlenmesine neden oldu. Fransa 5 yıllık tahvil CDS primleri 233 puanla rekor kırdı. Tahvil faizleri yükseldi. (Kısa bir notta Yunanistan’dan: Dün iki yıllık tahvil faizleri tan YÜZDE 117’ye çıktı)Yaklaşık iki yıl önce Yunanistan ile başladığında, Avrupa Borç Krizinin, Euro Bölgesinin çevre ülkeleri ile sınırlı kalacağına inanılıyordu. Yunanistan, İrlanda ve Portekiz (kısmen İspanya) ekonomilerindeki sorunun bu ülkelerin zayıf ekonomik yapılarından kaynaklandığı ve merkezdeki sağlam ülkeler için bir risk olmadığı düşünülüyordu. Zamanla zayıflayan bu düşüncenin yerinde artık yeller esiyor. Şu anda Euro Bölgesi içinde tek sağlam ekonominin Almanya olduğu görülüyor ve bu nedenle de herkes Alman tahvillerine hücum ediyor.Doğru, Almanya ekonomisinde diğer ülkelerdekinin aksine işsizlik sorunu, kamu borcu sorunu, rekabet gücü ve büyüme sorunu yok. Ama Avrupa’daki sorunun devamı, Almanya’nın mevcut karmaşadan uzun süre izole kalmasını engelleyebilir.