Malum, seçim yasakları var.
Seçmenin tercihini etkileyecek söz söylemek ve yazı yazmak yasak.
Boynumuz kıldan ince.
Yasalara saygımız sonsuz.
Onun için bugün asla şu veya bu parti lehinde ya da aleyhinde yorum yapmayacağım.
Bu yazıda bütün partilere eşit mesafede olacağım.
Elbette benim de gönlümde yatan bir aslan var tabii.
O ayrı konu.
Ama ben milletin tarafındayım milletin!
* * *
Milletçe birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğumuz böyle bir günde, hukuk devletinin ve yasalara bağlılığın bir numaralı sembolü olan tarafsız Cumhurbaşkanımız'ın konuşmalarından bir demet sunmak, takdir edersiniz ki, seçim yasalarına uygun bir yazı yazmanın en isabetli yöntemlerinden biri olacaktır.
Onun için Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın son açıklamalarından birkaçını dikkatinize sunmama izin verin.
Söylediği sözleri olduğu gibi ileteceğim ve yaptığı içten vurguların gözünüzden kaçmaması amacıyla bazı cümleleri üç kez yazacağım.
Ya Allah, bismillah!
* * *
Ardahan'daki konuşmasından:
"Bir İngiliz gazetesi bu seçim için 'tam batılılaşmamış yoksul Müslüman ülkelerin kendini yönetmesine izin verilemez' yazısı yazmış. Türkiye artık vandalların egemen olduğu bir ülke değil.
Sen kimsin ya, sen kimsin, terbiyesiz!
Sen kimsin ya, sen kimsin, terbiyesiz!
Sen kimsin ya, sen kimsin, terbiyesiz!"
* * *
Yine Ardahan'dan:
"Utanmadan yazıyorlar; 'Erdoğan pazar günü istediğini alırsa durdurulamaz olacak' diyorlar. Erdoğan diyerek benim şahsımı kastetmiyorlar. Asıl durdurulamaz dedikleri Türkiye. Bir de Alman gazetesi var. İstanbul'daki üçüncü havalimanının temelini attık ya...
Bunlar kudurdu!
Bunlar kudurdu!
Bunlar kudurdu!"
* * *
Ağrı'daki konuşmasından:
"Eyy bana karşı bildiri yayınlayan 200 aydın! Nâzım Nâzım Nâzım diyorsunuz. Nâzım nerede gömüldü? Rusya'da. Ahmet Kaya?.. Bugün dilediğiniz gibi bir araya gelip ülkenin Cumhurbaşkanı'na istediğiniz ifadelerle bildiri yayınlıyorsunuz. Peki, bölücü terör örgütünün bu ülkede akıttığı kanın hesabını nasıl vereceksiniz? Siz nasıl aydınsınız?
Ben size nasıl karanlık demeyeyim?
Ben size nasıl karanlık demeyeyim?
Ben size nasıl karanlık demeyeyim?"
* * *
ATV-A Haber ortak yayınından:
"Şu bina, şu külliye, benim şahsıma mı ait? Burası Türkiye Cumhuriyeti'nin Cumhurbaşkanlığı makamı. Çankaya da şu an Başbakanlık makamı... İnanır mısınız ben göreve geldiğimde - malum, Sayın Ecevit bizden önce başbakanlık yaptı - yani lavabo, böyle ıslak zemin diye bir şey yoktu. Muşambalar vardı, - teeddüp (utanma) ederim ama söyleyeceğim - karafatmalar dolaşıyordu.
Misafir gelse karafatmalı lavaboyu kullanacaktı. O yüzden bu sarayı yaptık.
Misafir gelse karafatmalı lavaboyu kullanacaktı. O yüzden bu sarayı yaptık.
Misafir gelse karafatmalı lavaboyu kullanacaktı. O yüzden bu sarayı yaptık."
* * *
Ağrı konuşmasından:
"Kılıçdaroğlu rahatsız oluyor. Türkçe Kuran-ı Kerim’i gösterdim. Eşbaşkan diyor ki 'Özel yapıldı götürüldü.' (...) 'Mercedes’i alacağım' dedi, 'Satacağım' dedi. Açıkladığı fiyata bak: 1 milyon. Bunlar akşam başka sabah başka. Haberim olsaydı bu arabayı geri verdirtmezdim.
Senin makamın sıradan bir makam değil.
Senin makamın sıradan bir makam değil.
Senin makamın sıradan bir makam değil."
* * *
Aynı konuşmadan:
"Diyarbakır'da asla tasvip edemeyeceğimiz bir olay gerçekleşti. (...) Fakat eşbaşkan beyefendiye ulaşmak mümkün değildi. Dün akşam kendisini aradım, telefonuma çıkmıyor. Neden çıkmıyorsun? Bu kadar uzaklar işte. Daha sonra açıklama yapıyor, 'Bana ulaşacağına Diyarbakır halkından özür dilesin.' Ben niye özür dileyeceğim?
Eğer özür dileyecek biri varsa sensin sen!
Eğer özür dileyecek biri varsa sensin sen!
Eğer özür dileyecek biri varsa sensin sen!"
* * *
Yine dünkü Ardahan konuşmasından:
"Kimse bu toprakları bölemez. Ordumuz, güvenlik güçlerimiz, milletimiz onların karşısında. Pensilvanya’dan birileri bu ülkeyi bölmeye çalışıyor. (...)
Yarın (bugün) bunlara ders verme günüdür!
Yarın (bugün) bunlara ders verme günüdür!
Yarın (bugün) bunlara ders verme günüdür!"
* * *
Değerli okurlar,
Sanırım seçim yasaklarına uygun, tarafsız ve objektif bir yazı yazma görevini ifa edebildim.
İyi niyetli hiçbir okurun benim bu yazıda şu veya bu parti lehinde ya da aleyhinde yorum yaptığımı iddia edebileceğini sanmıyorum.
Bütün partilere eşit mesafede yazdığımı görüyorsunuz.
Elbette benim de gönlümde yatan bir aslan var tabii.
O ayrı konu.
Ama ben milletin tarafındayım milletin!
@AksayHakan