Oya Baydar'ın yeni çıkan kitabı80 Yaş Zor Zamanlar Günlükleri'niokurken iç dünyamda hüzünlü yolculuklara çıkıyorum.Sevgili Oya'nın şu satırları benim de son günlerdeki ruh halimi yansıtıyor:
Usandım; her şeyden ama asıl kendimden.80 yıl boyunca -hadi bilinçli 60 yıldiyelim- dolap beygiri gibiaynı noktada dönüp durmaktanusandım, neredeyse aynı sözcüklerleaynı cümleleri kurmaktan, özü aynı olan yazılar yazmaktan,tam bir adım ileri attığımızı sanırken,değil iki adım geriye gitmek,sırtüstü düşmekten usandım.Kötücüllüğün zaferini seyredipöfkeye kapılmaktan, usanma duygusunupekiştirmekten usandım.
Benim bugünlerdeki ruh halim de böyle.HDP hakkındaki kapatma davası (ve Gergerlioğlu’nun milletvekilliğinindüşürülmesi) usandım duygusuyla birlikteiç dünyamı bir kez daha kararttı.Çünkü Oya Baydar gibi ben de hep aynı yazıları yazmışım,ama ne hazindir ki,değişen bir şey olmamış...
Evet, bu satırları yazarken boğulur gibi oluyorum. Her şeyden önce, yeni değilbu satırlar. Kim bilir kaç kezaynı şeyleri yazı diye alt altasıraladım. Hem aynı konuda ne kadar çok yazdığım için boğulur gibi oluyorum, hem deiç dünyam çaresizlikten kaynaklanan bir karanlığa gömüldüğü için boğulur gibi oluyorum. Bugüne kadar yazdım da ne değişti? Memlekete demokrasi mi geldi? Devlet "hukuk"la mı tanıştı? Özgürlük mü kapıyı çaldı? Hapishaneler miboşaldı? İsteyen istediği gibi yazmaya konuşmaya mı başladı? Hayır, hiçbiriolmadı. Bir hayal kırıklığından öbürünekoştuk durduk. Şimdi de HDP'yi kapatmaya hazırlanıyorlar? Kapatın gitsin HDP'yi de... Türkiye zaten siyasi partiler mezarlığı bir ülke değil mi? Ne kadar çok yazılmış, çiğnenmiş bir söz...Öyle ama bu ülkenin çok acı bir gerçeğini ifade ediyor.
Darbeler... Kapatılan partiler... İdam sehpaları... İşkencehaneler... Siyaset yasakları... Hapse atılan siyasetçiler... Sürgünler...
Cumhuriyet tarihimiz bunlarla dolu. Toplam 30 parti kapatılmış. Sonuç? Demokrasi mi geldi memlekete? Hayır. Barış mı kapımızı çaldı? Hayır. Hukuk devleti mi olduk? Hayır. 1989'dan itibaren kapatılan, kendini fesheden "Kürt partileri"ni hatırlayın:
HEP... ÖZEP... ÖZDEP... DEP... HADEP... DEHAP... DTP... BDP...
Hepsi sahneden indirildi, kapatıldı. Peki, kapılarına kilit vuruldu da ne oldu?Bunca baskıya rağmen, bunca siyasal kırıma rağmen Kürt siyasal hareketi varlığını, canlılığını korumaya devam etti. Son olarak HDP sahnede. 6 milyon oy... Toplam yüzde 12 oy... Ve 67 milletvekili... Şimdi de HDP yok edilmek isteniyor. Milletvekilleri hapse atılıyor. Partiyöneticileri hapse atılıyor. Belediye başkanları hapse atılıyor. Kürtlerin oylarıyla 65 belediye kazandı HDP, elindebugün sadece 6'sı kaldı. Devlet darbeyaptı, milletin oyunu hiçe saydı.
Şimdi de HDP'nin kapatılacağına dair işaretler çoğalıyor. Kapatsanız ne olacak ki? Cumhuriyet tarihi boyunca zulmün, baskının, hukuksuzluğun, adaletsizliğin daniskasını yaşattınız Kürtlere... İdam sehpaları kurdunuz. İnsanları Diyarbakır askeri cezaevi gibi işkencehanelerden geçirdiniz,oralarda bok yedirdiniz insanlara bok...Yetmedi, evlerini yıktınız. Yetmedi,köylerini yaktınız. Yetmedi, Kürtlerekendi yurtlarında sürgün yaşattınız. Yetmedi, barış umutlarını yok ettiniz Kürtlerin. Barış hayallerini yok ettiniz. Barışa hasret yaşayıpgittiler. Özgürlüğe hasret yaşayıp gittiler. Yetmedi mi, söyleyin yetmedi mi? Soruyorum: Sonuç ne oldu? Ne elde ettiniz? Ne değişti?
Boğulur gibi oluyorum bu satırları yazarken... Evet öyle. Barış umuduyla, demokrasi umuduyla, hukuk ve adaletumuduyla, özgürlük umuduylayıllarca aynı şeyleri yaz yaz... Ama bir arpa boyu yol git... Ne büyük hüsran... Ne büyük hayal kırıklığı... Şimdi bir daha sil baştan mı? Hadi bakalım. Kapatın HDP'yi de... Zindanları iyice doldurun... Daha çok doldurun... Yaşananları bir daha, bir daha yaşatın...
HDP'den sonra sıraya CHP'yi koyun! Hadi ne duruyorsunuz? Siyaset alanını iyice daraltın. Siyaset alanını sadece kendinize ayırın.Ayırın ki, sizin gibi düşünmeyenler kımıldayamasın. Ayırın ki, sizin gibidüşünmeyenler nefes alamaz hâlegelsin. Muhalefete hayat hakkıtanımayın. Özgürlükleri daha daboğun. Kürtlerin sesini soluğunu iyice kesin. Hadi ne duruyorsunuz? HDP'yi de kapatın! HDP'yi de kapatarak, memleketi yangın yerineçevirerek seçim kazanmak isteyenler,şunu kafanıza sokun: Demokrasiye giden yollar açılmadıkça... Demokratik siyaset alanları genişlemedikçe...Özgürlük ortamları gelişmedikçe... Değişen bir şey olmayacak. İstediğiniz sonucu elde edemeyeceksiniz. Geçmişte bunları çok yaşadık çünkü... Öylesine acılar yaşandı ki, bu acılargün geldi onları yaşayanların gücüne dönüştü. Bu satırları yazarken yine deboğulur gibi oluyorum. Hallerimiz ne kadar hazin, ne kadar acıklı...
Yukarıdaki yazımın tarihi,20 Ekim 2020.Yenisini ne diye yazayım ki.Ne değişir ki?Evet öyle, usandım sevgili Oya.