Kömür kanına karışır!Kömür işçilerinin acıları...Direnişleri...Amerikası'ndan Avrupası'na, Türkiyesi'nekömür madencilerinin yaşadıkları trajediler...Ruhi Su'nun hüzünlü sesi... İlhan Berk'ten, Orhan Veli'den,Melih Cevdet Anday'dan dizeler... İçim acıyor.Vicdan ve Serbest Piyasaya Dair Bir Film...Ümit Kıvanç'ın belgeseli16 TON adını taşıyor.Sevgili Ümit, mesele kârsa gerisi teferruatzihniyetini tarih içinde yerli yerine oturtuyor.Oluk gibi akan kanla yazılaninsanlık tarihinden fotoğraf kareleri...Büyük acılarla beslenen "piyasa ekonomisi"nin, "kapitalizm"in rezil, acımasız sayfaları...Kara elmas uğruna Zonguldak madenlerinde yaşanan büyük facialar...İşçi direnişleri...Maden işçilerine karşı devletin değişik dönemlerdeki hiç bitmeyen olağanüstü hoyratlığı...
7 yıl önce Manisa-Soma'da 301 maden işçisinin hayata veda ettiği,yetkililerin "işin fıtratında var!"dedikleri Türkiye tarihinin en büyük maden faciası...Ve Soma maden işçilerinin 7 yıldır devlette kalan tazminatlarını almak için direnirken Ankara'ya girmelerinin bile yasak edilebilmesi...Böyle bir Türkiye'de yaşıyoruz.Bu satırları yazarken T24'e bir haber düşüyor:
Manisa’nın Soma ilçesinden kıdem, ihbar tazminatları ve ücret alacaklar içingittikleri Ankara'ya girişleri engellenen ve dönüş yolunda geçirdikleritrafik kazası sonucu yaşamını yitiren Maden-İş Başkanı Tahir Çetin ve maden işçisi Ali Faik İlter son yolculuğuna uğurlandı. Sendika genelmerkez binasının önünde yaşamını yitiren madenciler için tören düzenlendi.
Bu ülkede acılar tükenmek bilmiyor.Acıları yazanlar ise ya hapsediliyor, ya dövülüyor.Saldırganların elleri kollarıartık yurt dışına da uzanıyor.Berlin'de yaşayan meslektaşımErk Acarer yazdıklarından dolayı bıçaklı saldırıya uğradı, dövüldü.Birgün gazetesinden Erk Acarersaldırı konusunda ArtıTV'ye şöyle dedi:
Üzerinde çalıştığım bir dosya var:AKP'nin sırları...Yazmayacaksın dediler.Daha kötüsünü yaparız dediler. Sonra da beni darpetmeye başladılar. Ben Türkiye'de yaşama imkanları kalmadığı için sürgüne gelmiş bir gazeteciyim. AKP iktidarının Türkiye'de yaptıklarınıengellemeye çalışırken bir de Avrupa'daki belasıyla mı uğraşacağız? Artı Gerçek, 9 Temmuz
Gitgide saldırganlaşan bir iktidarlakarşı karşıya Türkiye..."Suikast listeleri"nin elden ele dolaştığı,birtakım iktidar yanlısı "milis güçleri"ne el altından silah dağıtıldığı açık açık söylenen bir Türkiye burası...El altından "silah dağıtımı"naişaret eden Gökçer Tahircioğlu'nunT24'teki yazısında şu satırlar var:
28 yıl sonra yeniden "kayıp silahlar..."Daha 15 Temmuz'da dağıtılan ve önemli bölümü geri dönmeyen silahların akıbeti belli değilken, üstelik sosyal medyada silahlı pozlar veren bir katil, ruhsatlı silahıyla HDP binasına giripgencecik bir insanı katletmişken,"silahlandırma" iddiası, üzerinden geçilemeyecek kadar büyük...
Hızlı bir çöküş sürecinde her geçen gün sertleşmekte olan "Saray iktidarı"ndan her şey beklenebilir,iktidarını her ne pahasına olursa olsunkorumak için her türlü melaneti yapabilir.Herkesi susturmak isteyen,sadece kendi sesinin duymak isteyenSaray iktidarı muhalefeti tümüyle kazımak isteyebilir.Haberi okuyorum:(8 temmuz T24)
T24'ün 95 haberineSulh Ceza Hakimlikleritarafından erişim engellemekararı verildi.Erişim engeli getirilen haberleriçerisinde milletvekillerinin yaptığı açıklamalar, HSYK kararnamesi,kamu ihalesi, FETÖ operasyon;haberleri de yer alıyor.
Uzun lafın kısası...Böyle bir memlekette yaşıyoruz.Ama özgürlük fukarası,adalet fukarası,hukuk fukarasıbu memlekette hâlâ sesini çıkaranlar da var.Yılmayacağız, susmayacağız,tükenmeyeceğiz,böyle biline!