Dün Anıtkabir’e gidip özel deftere "Ulusal Egeemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutlamak için huzurunuzda toplanmış bulunuyoruz" diye yazan TBMM Başkanı mı sahici?
"Mustafa Kemal’e zerre muhabbeti olan cenazeme gelmesin" diyen Kadir Mısırlıoğlu’nun cenazesine katılan TBMM Başkanı mı sahici?
İkisinden biri... TBMM Başkanı ya dün rol yaptı ya da Atatürk’e hakaret eden "keşke Yunan kazansaydı" diyen Mısırlıoğlu’nun cenazesinde saf tutarken rol yaptı.
Anıtkabir’deki mi, cenazedeki mi gerçek TBMM Başkanı?
Anıtkabir’deyken duyguları neydi, Çamlıca Camisi’nde saf tutarken duyguları neydi?
TBMM Başkanı kendini kime daha yakın hissediyor; Mustafa Kemal’e mi, Kadir Mısırlıoğlu’na mı?
Samimi olma zamanı diyorlar ya... Hele Koronovirüs salgınından sonra herkes samimiyet testinden geçecek deniliyor ya...
Bu soruları bu sebeple sordum.
Meclis’teki töreni TV’den izledim. TBMM Başkanı’nın "gelmeyin" çağrısına rağmen liderler gitmişti. CHP lideri Kılıçdaroğlu’nu dinlerken içim burkuldu, tadım kaçtı.
Niye mi?
Kılıçdaroğlu kuvvetler ayrılığına dayanan yeni anayasa istedi.
Kılıçdaroğlu denge ve denetim esasının sağlanmasını istedi.
Kılıçdaroğlu, güçlü demokratik parlamenter sistem istedi.
Kılıçdaroğlu, fikir, düşünce ve inanç özgürlüğü ile medya ve sendikalaşma dahil örgütlenme özürlüğünün önündeki engellerin kaldırılmasını istedi.
Kılıçdaroğlu, yargı bağımsızlığının sağlanmasını istedi.
Kılıçdaroğlu, yürütmenin tüm icraatlarıyla mutlak denetime ve hesap verebilirliğe açık almasını istedi.
Kılıçdaroğlu, TBMM adına görev yapan Sayıştay’ın tüm kamu kurum ve kuruluşları denetlemesini istedi.
2020 yılının 23 Nisan günü bunları istedi. TBMM’nin yüzüncü yılında.
Yakın zamana kadar Türkiye bunların hepsine sahipti. Aksaklıkları çoktu ama Türkiye’nin temel sorunu değildi. Yasama yürütmeyi denetleyebiliyordu, Sayıştay tıkır tıkır çalışıyordu, yargı konusunda şikayetler vardı ama bağımsızlığı tartışma konusu değildi.
Anlaşılan o ki, Koronavirüs sonrası Türkiye’nin ele alacağı acil konulardan biri de bu olacak. CHP lideri dün Meclis’te düğmeye bastı.
