İster Oedipus kompleksine bağlayın isterseniz gösterdikleri sevgi, sabır ve şefkat karşısında vefa duygusu olarak adlandırın; aşağı yukarı çoğumuz annelerimizle aramızda özel ve farklı bir bağ kurarız. Onlar hastalanınca yaşama küser, onlar gülünce yaşama ısınırız. Bir yandan çocukluğumuzdan itibaren anneyle bir arada olmanın ve üzerimizde kurduğu otoritenin etkisiyle ondan uzaklaşmaya çalışırken bir yandan ondan ayrı yaşarken sağlığının, keyfinin nasıl olduğunu merak ederiz. Bebeklik döneminde annemizi bir organımız gibi algılamamız ve onun kokusunu duyamadığımız veya kendisini göremediğimiz zamanlarda ağlamamız gibi annelerin içinde de ister hormonlardan isterseniz simalarımızın benzeşmesinden deyin bize karşı beklentisiz bir sevgi vardır. Anne sevgisi sevgiliye duyulan aşk, vatana duyulan bağlılık, hayallere ulaşmaya dair tutkudan çok farklı ve bizi biz yapan bir bağlılık türü. Eksikliği veya fazlalığıyla…
Kişinin karakterinde ve gelişiminde rol oynayan anne bağı doğal olarak sanata da yansımış. Şarkılarda anne sevgisi, anneye duyulan özlem yerini bulur. Bu satırları yazarken aklıma gelen şarkılardan ilki Zeki Müren’den… “Annem” şarkısında büyük bir hasretle anar annesini. “Üşüdüm üstümü örtsene anne. Anne, anne, anneciğim” sözlerini kimse ondan daha içli söyleyemez herhalde. Sanat Müziği’nin Güneşi bir anda ulu bir ağacın gövdesine sürünen bir kedi halini alır şarkının sözlerini seslendirirken.
Yazıyı çok dağıtmadan esas konumuza gelelim. Yazımızın esas konusu Rock müzik. Peki neden Rock ? Genel olarak bu müzik türü sisteme ve düzene karşı direnmeyi amaçlar. Ortaya çıktığı 50’li yıllardan itibaren var olan sistemin ve düzenin karşısında yer almaya çalışan bu akımın temsilcileri yaşama bakış açılarını dillendirirler. Tüm insanlar gibi Rock ikonlarının da aşil topuğu anneleridir. Kimi zaman annelerine duydukları özlem, kimi zaman yaşama dair çaresizliklerinin sebebi olarak annelerini görmeleri gibi farklı şekillerde yer alır Rock “türkü”lerinde anne imgesi.
Lynrd Skynrd “Simple Man” (Basit adam) şarkısında annesiyle yaptığı konuşmaları anlatır. Genç bir adamken annesinin onu çağırdığını ve öğütler verdiğini söyler. “Hızlı yaşama! Sorunlar gelir ve gider. Bir kadın ve bir sevgi bul. Benim için yapabilir misin bunu oğlum, eğer yapabilirsen?” dizeleri aslında anne sevgisinin ve annenin çocuğundan tek beklentisinin çocuğunun mutluluğu olduğunu çok net bir şekilde yansıtır.
Metallica, “Mama Said” (Annem Söyledi) şarkısında yine bir annenin çocuğuna ilişkin kaygıları yer alır. “Annem, beni iyi eğitti ve gençken uyardı beni: "Oğlum, hayatın açık bir kitap. Bitene kadar kapatma! En parlak alev en erken yanar" dizeleriyle yine çocuğunun yaşam karşısında ne kadar çaresiz kalırsa kalsın yaşama isteğini devam ettirmesi dileğine dikkat çekilir. Öte yandan “Bir oğlun kalbi anneye bağlıdır fakat yolumu bulmalıyım. Kalbimin gitmesine izin ver” sözleriyle de evlat annenin öğütlerini dinleyeceğini, annesine karşı sevgisinin bitmeyeceğini fakat hayata atılmak zorunda olduğunu belirtir.
Pink Floyd, “Mother” (Anne) şarkısında küçük çocukların annelere merakla ve sıkça soru sorma huyunu hatırlatır. Anneye soruların daha ağırlarını paylaşır dinleyenleriyle ve aslında bize yöneltir cevabı zor soruları. “Anne bombayı atacaklar mı sence? Anne şarkıyı sevecekler mi sence? Anne toplarımı parçalamaya çalışacaklar mı sence? Anne bir duvar öreyim mi? Anne başkanlığa aday olayım mı? Anne hükümete güveneyim mi?”.
Ozzy Ozbourne, “Mama I’m Coming Home” (Anne Eve Geliyorum) şarkısında yıllar sonra annesinin yanına dönerken yaşama dair hayal kırıklığının nedeni olarak annesinin ona karşı tutumunu eleştirmektedir. “Zaman değişti, zaman garipleşti. İşte geldim ama eskisi gibi değilim. Anne eve geliyorum. Zaman geçip gidiyor. Bana daha iyi rehberlik (arkadaşlık) yapabilirdin. Anne, eve dönüyorum. Beni eve alırdın ve sonra yeniden kovardın. Ateş saçan gözlerinle.” Ozzy yaşama karşı hayal kırıklığı ve annesine karşı kırgınlığına rağmen yine de annesine sığınmaktadır.
Pearl Jam grubunun şarkılarına baktığımızda da Grunge müziğin yaşamı sorgulayan tavrını net bir şekilde görebiliyoruz. Okulda şiddet gören çocuk, sevgilisi tarafından terk edilen erkek, huzur arayan insan, toplumdan kaçıp uzaklaşan birey, grubun şarkılarında sık sık rastladığımız temalar. Grubun vokalisti Eddie Vedder, Better Man (Daha İyi Bir Adam) şarkısında babasının ölümünün ardından ikinci evliliğini yapan annesini anlatır. Annesinin daha iyi bir adamla evlenebileceğini düşünen Vedder, bir yandan annesinin dillendiremediği duygularını da ortaya serer. “Adam kapıyı açtı ve kadın döndü arkasını, gözleri üstündeyken o uyur gibi yaptı. Ona aşık olduğunu söylüyor. Yalan söylüyor… (Kadın) Daha iyi bir adam bulamaz. Kadının hayalleri rengârenk, kırmızı kadının hayalleri ama daha iyi bir adam…” Kırmızı tutkulu bir aşkın rengi olabilecekken Vedder annesinin yaşadığı şiddetin artık annesinin hayallerinde de yer aldığını üzgün bir şekilde anlatıyor.
Queen grubu “Bohemian Rhapsody” şarkısında bir adamı öldürdüğünü söyleyen karakter yine annesine sığınır. “You Don’t Fool Me” şarkısında da aşk mağduru kahramanımız annesinin “aşka kendini kaptırma. Koru kendini” sözlerini hatırlar aldatılmanın yasını tutarken. Grubun solisti Freddie Mercury, AIDS hastası olduğunu öğrendiği sıralarda tedavisi olmayan bu cellat hastalığın karşısında anne sevgisinde teselli bulur. “Mother Love” (Anne Sevgisi) şarkısında “Beni ağlarken görmeni kaldıramam ama ölmeden huzura hasretim. Bana o tüm tatlı anne sevgisini vermek için orada olduğunu bilmeyi istiyorum sadece. Vücudum ağrılar içerisinde, uyuyamıyorum. Bana eşlik eden sadece rüyalarım. Öyle hissediyorum ki; güneş batmakta. Tatlı anne sevgisine doğru geliyorum.” sözleriyle ölüm karşısında yaşadığı korku ve huzursuzluğu ancak ölümü anneye geri dönüş olarak kabullenerek gidermeye çalışmıştır.
Rock müzik ve anne sevgisi üzerine verilebilecek örnekleri arttırmak mümkün. Yazıyı uzatmadan son olarak John Lennon’a göz atalım. 1958 yılında John henüz 18 yaşındayken, annesi Julia Stanley Lennon trafik kazasında hayatını kaybeder. John Lennon kendisini unutulmaz yapan yeteneğini yani içgüdüsünü, korkularını dile getirmeyi Mother (Anne) şarkısında da gayet başarılı bir şekilde yerine getirir. Aile çemberi içindeki kısırdöngüyü göz önüne serer.
“Anne, bana sahiptin, fakat ben sana asla sahip olamadım
Seni istedim, beni istemedin
Bu yüzden sadece söyleyebileceğim
Hoşça kal, hoşça kal
Baba, sen beni terk ettin, fakat ben seni asla terk etmedim
Sana ihtiyacım vardı, senin bana ihtiyacın yoktu
Bu yüzden sadece söyleyebileceğim
Hoşça kal, hoşça kal
Çocuğum, benim yaptıklarımı yapma
Yürüyemiyordum ve koşmayı denedim
Bu yüzden sadece söyleyebileceğim
Hoşça kal, hoşça kal
Anne gitme
Baba eve dön”
Lennon mutlu bir aile tablosunun içerisinde sevgi kadar korkuyu da barındırdığını ifade etmiş sözlerinde. Bağımlılığımız ne kadar fazlaysa kaybetme korkumuz da bir o kadar fazla oluyor. Kimi zaman kayıplarımız maalesef gerçeğe de dönüşebiliyor. Anneler Günü bu açıdan sevgimizi ifade etmemiz açısından önemli bir şans. Başta kendi annem olmak üzere tüm annelerin bu kutsal gününü kutluyorum. İyi ki varsınız!
Fotoğraf: John Lennon ve annesi Julia Stanley Lennon
Not: Rock müzik ve toplumsal cinsiyet hakkında daha fazla bilgi edinmek isteyenler için Ayrıntı Yayınları’ndan çıkan ve bir dönem ülkemizde yasaklanan “Seks İsyanları: Toplumsal Cinsiyet, Başkaldırı ve Rock’n Roll” kitabı tavsiye olunur.