Küresel piyasaların yön bulma çabası bitmiş değil. Geçtiğimiz haftanın gündemi; sorunlu AB ülkelerine yönelik...
Küresel piyasaların yön bulma çabası bitmiş değil. Geçtiğimiz haftanın gündemi; sorunlu AB ülkelerine yönelik not indirim kararlarının tekrar gündeme taşıdığı borç sorunu ve ekonomik verilerden gelen ılımlı sinyaller arasında geçti. İrlanda’nın sorunlu bankası ‘’Anglo Irish Bank’’ kredi notuna iki-üç kademe arasında, İspanya’nın ülke notuna ise bir kademe indirim gelmiş durumda. Bu ülkelere aynı zamanda hükümetlerin kamu dengelerini düzeltmek için alması gereken kararları yerine getirmemesi durumunda bu indirimlerin devam edebileceği sinyalini de verilmiş oldu. Piyasaların görüntüsünden çıkan sonuç; sorunlar halen devam etmekte. ABD verileri beklentilere göre daha iyimser Öte yandan, özellikle ABD ekonomisinden gelen veriler, beklentilere göre daha iyimser bir tablo yansıtmakta. Bu durum ekonomik görünüm endişelerinin az da olsa olumlu tarafa kaymasına, hatta Fed’in ek parasal önlemlere başvurmasının gerekmeyebileceği görüşünün oluşmasına neden oldu piyasalarda. Verilerdeki iyimserlik, risk iştahını da canlandırmakta haliyle. İyimser hava, Euro-dolar paritesini 1,37’nin üzerinde hareket ettirirken, petrol fiyatları da 81 dolar civarı bir yükseliş gösterdi. Altın fiyatları, önceki hafta 1.300 dolarlık rekor seviyeyi zorlanmadan aştı. Oluşan beklentilerde aşağı yukarı bu yöndeydi zaten. Geçtiğimiz Cuma günü ABD piyasalarında işlem gören vadeli altın kontratları, 1,320 $/ons’un üzerinde rekor seviyelere ulaşırken Fed yetkililerinden gelen açıklamalar ve ekonomik veriler ABD’de daha fazla parasal gevşemeye gidileceğine dair beklentileri artırdı. COMEX Borsası’nda işlem gören Aralık vadeli altın kontratı Perşembe gününe göre 8.20 $’lık artışla 1,317.80 $/ons’tan kapanırken 1,322 $/ons ile rekor yüksek değerini gördü. New York Fed başkanının ekonomik durumun düzelmemesi durumunda Fed’in büyümeyi desteklemek için tavır alması gerektiğini belirtmesinden sonra dolar Euro karşısında altı ayın en düşük seviyesine geriledi. ABD verilerinin hem tüketici hem de inşaat harcamalarının Ağustos ayında beklenenden fazla artış kaydettiğine işaret etmesinden sonra altın destek buldu. Ancak özel projelere yapılan yatırım 12 yıldan uzun bir sürenin en düşük seviyesine gerilemiş ve daha fazla miktarsal gevşeme için kapıyı açık bırakmış durumda. New York piyasasında spot altının kapanışı 1,315.80 $/ons’tan gerçekleşti. Cuma günü COMEX Borsası’nda işlem gören Aralık vadeli gümüş kontratı Perşembe gününe göre 23.9 cent’lik artışla 22.06 $/ons’tan, spot gümüş de 22.05 $/ons’tan kapandı. Büyüme öngörülerinin olumluya dönmesi, hisse senedi piyasaları açısından iyi mi kötü mü? ABD ekonomisinden gelen son sinyaller, oldukça olumsuz başlangıç yapılan üçüncü çeyreğin ekonomik görünüm açısından daha ılımlı bir tablo ile bitirilebileceğine yönelik ümitleri artırmakta. Bu hafta da, Perşembe günü Alcoa ile başlayacak üçüncü çeyrek bilanço sonuçlarının ve veri gündeminde yer alan özellikle Eylül tarım dışı istihdam ve ISM hizmetler endeksi, Ağustos bekleyen ev satışları ve fabrika siparişlerine yönelik sonuçların bu tabloyu destekleyip desteklemeyeceğini göstermiş olacak. Öte yandan, “çift dip” korkularının tekrar arka plana atılmaya başlandığı ve büyüme öngörülerinin tekrar olumluya dönme işaretleri verdiği ortamda, hisse senedi piyasalarına yansımasının farklı işlediği görülüyor. Fed’in geçen ay ki faiz toplantısından sonra yaptığı açıklamada, artan büyüme endişeleri ve deflasyon riski karşısında ek önlemleri uygulamaktan kaçınmayacağını, dolayısıyla piyasalara destek olmaya devam edeceğini söylemesiyle, hızını devam ettiren hisse senedi piyasalarının, ekonomilerden gelen son ılımlı sinyallerle kar satışı eğilimi göstermekte. Dolayısıyla, ekonomilerden gelen ılımlı sinyallerin devam etmesi durumunda, hisse senedi piyasalarında kısa vade de kazanımların ılımlı hareketlerle geri verildiği gözlenebilir. Ancak, iyileşen ekonomik görünümün korunması orta vade de piyasalar açısından olumlu bir görünüm arz ettiğinden kar satışı eğiliminin sınırlı kalması olası. Diğer taraftan, ekonomik verilerin tekrar belirsizlikleri artırır şekle dönmesi, kısa vadeli risk iştahının kalıcılığı yönündeki beklentileri de canlandıracaktır. Avrupa Merkez Bankası ve borç dinamikleri Avrupa Merkez Bankası’nın 7 Ekim’deki faiz toplantısında, ekonomiden gelen ılımlı sinyallerin orta vadeli büyüme görünümünü ne yönde etkileyeceğine yönelik açıklamaları önemli olacak. Ekonomik veri anlamında şimdiye kadar göreceli bir sağlam duruş sergileyen Avrupa bölgesinin, bu haftanın gündeminde yer alan Ekim sentix, Eylül satın alma müdürleri endeksleri, Ağustos perakende satışlar ve ikinci çeyrek revize büyüme rakamı ile koruyup korumayacağına oldukça önemli. İyimser görünümün korunması durumunda, orta vadeli borç endişelerinin yönetilmesi mutlaka daha kolay olacaktır. Ancak sorunlu AB bölgeleri için asıl testin, 2011 bütçe finansmanı programlarının ortaya çıkması sırasında gerçekleşmesi muhtemel. Özellikle, hükümetlerin yüksek borç rasyolarının aşağı çekilmesine yönelik bütçe programlarını oluşturmaları, kredi kuruluşlarının ülke not değerlendirmelerinde daha destekçi davranmalarını sağlayabilecektir.