Küresel desteğin yanı sıra, ekonomi yönetiminden para politikasıyla...
Küresel desteğin yanı sıra, ekonomi yönetiminden para politikasıyla ilgili güven verici açıklamalar, seçim öncesi haftada bulunulmasının da etkisiyle, iç piyasaların güçlenme hareketini sürdürmesini sağlıyor. BDDK daha aktif olacak ”Başbakan Yardımcısı Babacan, ekonomi yönetiminin para politikası önlemlerinin cevap vereceğine yönelik inancını koruduğunu açıkladı. Özellikle krediler tarafında hedeflenenden yavaş bir süreç görülmesi durumunda, BDDK’nın daha aktif olacağını ve banka bazında önlemlerin gündeme gelebileceğini de belirtti. Bu sözlerden; vergi artışı yoluyla maliye politikası tedbirlerinin son çare olarak düşünüldüğünü anlıyoruz. Bu ay sonunda açıklanacak ilk çeyrek büyüme rakamı ise, % 10’un hafif üzerinde bekleniyor. Büyümede yavaşlamanın üçüncü çeyrekten itibaren belirginleşebileceği; ancak tüm yıl büyüme oranının % 4,5’lik hedefin üzerinde, % 6 seviyesinde olabileceği tahmin ediliyor. Üretimde ki ılımlı yavaşlama devam ediyor Sanayi üretiminde yıllık büyüme oranı, baz etkisi nedeniyle % 8,4 gibi yüksek bir seviyede kalmış olsa da, düzeltilmiş aylık üretim verileri son üç aydır ılımlı yavaşlamanın devam ettiğine işaret ediyor. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış üretim endeksi, Ocak ayındaki zirvesinden bu yana % 2,9 geriye gelmiş durumda. Para politikasında iç talepteki artışı dizginlemeye yönelik alınan önlemlerin - arzu edilen hızda olmasa da - etkili olmaya başladığını söyleyebiliriz. Önümüzdeki aylarda yavaşlama etkisi daha da belirginleşebilir. Mevsimsel unsurların olumlu yönde işlediği Mayıs ayında, düzeltilmemiş rakamlarda üretim seviyesinin yükseldiği gözlenebilecek olsa da, mevsim etkilerinden arındırılmış endeks değerinin aşağı hareketini sürdüreceğini tahmin ediyoruz. Üretimde gözlenen ılımlı yavaşlama hareketinin para politikası tarafındaki endişeleri kalıcı olarak yatıştırması ise, ancak bu yavaşlamanın krediler tarafına da yansıması durumunda olacaktır. Bunun için de, mevcut durumda % 35’ler düzeyinde olan kredilerdeki yıllık artış oranının önümüzdeki dönemde % 25’lere inen bir trend içine girmesi gerekiyor. Bu yönde somut sinyaller alınana kadar da, iç dinamiklere yönelik iyimserliğin temkinli bir tutum içinde gelişmesi beklenebilir.