1846'nın 5 Nisan'ında Sacramento Nehri'nin kıyısında Kızılderililerin başına gelenlerin birçok şahidi vardı.
Ama daha sonra her biri değişik bir şey anlatacağı için kesin olmak mümkün değil.
En inanılır olanlara göre, nehrin içine dil gibi uzanan o toprak parçasında, erkek, kadın, çoluk çocuk bin civarında Kızılderili vardı.
Muhtemelen Wintus aşiretindendiler.
Kurutup kışın yemek üzere somon avlıyorlardı.
Herhâlde varlıkları Yukarı Sacramento Vadisi'ne yeni yerleşmeye başlayan beyaz göçmenleri tedirgin etti. Veya başka nedenler vardı.
O sıralarda askerleriyle birlikte oradan geçen Yüzbaşı John C. Frémont'a Kızılderililerin beyazlara saldırmaya hazırlandığını ihbar ettiler. Frémont herhangi bir soruşturmaya gerek görmedi.
Kızılderilileri kuşatıp "İnsaf etmeyin ve insaf dilenmeyin" komutuyla askerlerini üzerlerine saldırttı.
Katliam uzaktan tüfek ateşi ile başladı.
Dil gibi bir uzantıda oldukları için Kızılderililer üç taraftan nehirle kuşatılmışlardı. Sular azgın, aralarında birçok kadın ve küçük çocuk olduğundan kaçıp nehrin karşı tarafına geçmeleri mümkün değildi.
Dizilip savaş düzeni aldılar. Ama okları, uzaktan tüfek kullanan Amerikan askerlerine yetişmiyordu.
Tüfekleri tıkanınca Amerikan askerleri kılıç çekip Kızılderililerin üzerine yürüdü.
"Batıda görülmemiş bir kıyım başladı" dedi orada bulunan bir Amerikalı. "Erkekler, kadınlar, çocuklar koyun gibi kurşunlandı ve bu, bir tek canlı kalmayana kadar devam etti."
Bazı Kızılderililer kendilerini nehre attı, bazıları ise düzlükten tepelere doğru kaçmaya çalıştı. Suyun kenarına dizilen askerler yüzmeye çalışanları teker teker avladı. Kaçanlar ise elleri baltalı atlılara yem oldu.
"Altı ila yedi yüz civarında ceset sayıldı" dedi orada bulunan bir görgü şahidi. "Sadece karada öldürülenlerden bahsediyorum çünkü nehirde öldürülenleri saymak mümkün değildi. Ama orada da iki üç yüz arasında ceset olduğuna eminim."
Frémont'un askerleri içinde ölü hatta yaralı olmaması, kadın ve çocukların çoğunlukta olması, Wintusların balık avlamak amacı ile orada bulunan sivillerden meydana geldiğini gösteriyor.
Sonra ne oldu?
"Orada kamp kurduk ve avladıkları bütün somonları yedik" dedi aynı şahit.
Sacramento Nehri Katliamı, Kaliforniya'da bir ilkti.
Kızılderilileri sarıp önce uzaktan tüfekle vurmak, ardından kılıç veya balta ile saldırmak ve kadın, çoluk çocuk hiç kimseye insaf göstermemek daha sonraki yıllarda defalarca tekrarlandı ve Kaliforniya'daki Amerikan soykırımının klasik taktiği hâline geldi.
* * *
Beyazlar tarafından sömürgeleştirilmesi başlamadan önce Kaliforniya'da 310 bin dolayında Kızılderili yaşıyordu.
Yaklaşık seksen yıl süren (1769-1846) İspanyol, Rus ve Meksika hâkimiyetinde bunların yarısı yok edildi.
Amerika Birleşik Devletleri 1846'da Kaliforniya'ya el koyunca soykırım organize bir hâl aldı ve şiddetini artırarak devam etti.
Yirmi dört yılda (1846-1870), Kızılderililerin sayısı 150 binlerden 30 bine düştü.
1880'e gelindiğinde ise yapılan nüfus sayımında Kaliforniya'daki yerli sayısı sadece 16 bin 277 idi.
* * *
An American Genocide/Benjamin Madley.
Yazıdaki bilgilerin tümü Türkçesi olmayan bu kitaptandır.