Siklamenin yaprağının büyüklüğü, bulunduğu yerin ne kadar güneş aldığına bağlıdır.
Az güneş alan siklamenin yaprağı büyük, çok güneş alan siklamenin yaprağı küçüktür.
Bazı ağaç altı siklamenlerimin yaprağı küçük bir tabak büyüklüğündedir.
Bahçemde birkaç yüz kadar siklamen var.
İncelediğimde her birinin yaprak boyutlarının değişik olduğunu görüyorum. Bunu belirleyen, çiçeğin güneşe göre hangi konumda olduğudur.
Açıktaki siklamenlerde küçük ama bol yaprak var. Kaba gölgedekilerin yaprakları az ve büyük. Aynı şekilde bunlar daha az çiçek verecek.
Bitki yaprağı, güneş enerjisini gıdaya çeviren bir fabrikadır.
Demek ki siklamende aldığı ışığı ölçen ve yaprağını ona göre büyüten bir düzenek var.
Buna düzenek değil de bitki zekâsı denebilir mi? Çünkü siklamen sadece aldığı ışığın miktarını ölçmüyor. Isıyı, rutubeti ve yaşamı için elzem olan diğer girdileri de tartıyor ve yaşamını ona göre düzenliyor.
Bu siklamen için değil bütün bitkiler ve tahminim, bütün canlılar için geçerlidir.
Zekâ, akıl canlıların ortak özelliğidir. İnsanın bu arenada tekele sahip olduğunu sanması büyük bir yanılgıdır.
Dünya büyülü muammalarla doludur.
Su mesela.
Neden dünya su dolu? Su dünyaya nereden geldi?
Yakın zamana kadar bilim insanları suyun uzaydan, dünyaya çarpan buzlu meteorlar tarafından taşındığına inanıyorlardı.
Kısa bir süre önce yer kabuğunun 660 kilometre altında, okyanusların sahip olduğunun üç misli suya sahip bir rezervuar olduğunu keşfedildi.
Şimdi, yeryüzündeki suyun, yeraltı suyunun yer kabuğunun hareketleri sonucu yüzeye yükselmesi ile meydana gelmiş olabileceği düşünülüyor.
Hayat yer altında mı başlayıp yüzeye çıktı, yoksa yüzeyden aşağıya mı indi?
Bunun kadar önemli bir yeni keşif; ayaklarımızın altında, toprağın derinliklerinde, sayısız mikroorganizmanın yaşadığı ayrı bir dünya olduğudur.
Bilim insanları, yeni bulgulara bakarak var olan bakteri ve arkebakterilerin yüzde 70’inin yer altında barındığını tahmin ediyor.
Arkebakteriler aşırı sıcak, aşırı tuzlu ortamlarda yaşayabilen mikroorganizmalardır.
Cehennemi sıcakta -122°C-, ışıksız ve miniskül gıda ile derinliklerde yaşayan sayısız mikroorganizma var. Toplam ağırlıklarının 15 ila 23 milyar ton olduğu tahmin ediliyor.
Demek ki canlıların büyük bir bölümü yer üstünde değil, yer altında hayat sürüyor.
Ve bilinmeyen bir şey: Hayat yer altında mı başlayıp yüzeye çıktı, yoksa yüzeyden aşağıya mı indi?
Sonunu getirmek için acele ettiğimiz dünya, bilmediğimiz, her biri mucizevi hatta kutsal olan, sayısız, karmaşık ve muazzam güzel şeyle doludur.
Her yeni keşif, bu harikalar diyarında yaşadığımız için ne kadar şanslı olduğumuzu gösteriyor.