Bir gece önce ertesi gün yapacaklarını kararlaştırmak, ertesi gün gelince hiçbirini yapmamak, elinde lokum gibi bir kitap koltuğa yayılıp okumakta olağanüstü leziz bir şey var.
Kararsızlık kararlılıktan daha eğlenceli olabilir mi?
Kararlı insan kararını verip uygulamaya koyar, kendini diğer ihtimallere kapatır.
Kararsız insanın önünde sayısız seçenek, verilmeyecek sayısız karar var.
Karar verme babında rüzgarlı bir günde kurutulmak için ipe asılmış ama mandalla tutturulmamış ıslak çamaşır gibiyim. Her an bir tarafa uçabilirim.
Nereye?
Nereye olursa.
Hep böyle miydim?
Aklıma birilerinin şu söyledikleri geliyor:
“Eskilerde çok kararsızdım. Şimdi? Şimdi o kadar emin değilim.”
Kararlı olduğum zamanlar ve şeyler de vardı ve var, muhakkak.
Adil olmaya, çalmamaya, haksızlık etmemeye, doğru söylemeye, hoşgörülü olmaya, doğaya saygı duymaya falan kararlıyım.
Bu liste oldukça uzun.
Ama ben bu kararlılıktan, yani devamlı doğru olanı yapmaya çalışmaya kararlı olmaktan bahsetmiyorum.
Bunlar için zaten kararlı olmak gerekmez.
Bir defa karar verdikten sonra sebatkar olmak gerekir.
Benim kararsız olmaya kararlı olduğum konular bunların dışında.
Mesela, bugünkü işimi yarına, yarınki işimi öbür güne bırakmakta kararım karardır.
Kararsız kişi (eğer benim gibiyse) karar veremeyen değil vermek istemeyen kişidir. Anı yaşar. Bu yönüyle insandan çok yabani bir hayvan gibidir.
Kararsızlar kararlılardan bilgedirler.
Birçok ülkede seçim öncesi dönemlerde en büyük çoğunluğu kararsızlar meydana getirir. Karasızdırlar çünkü kim iktidara gelirse gelsin hiçbir şeyin değişmeyeceğini bilirler veya hissederler.
Kararsızdırlar ama akılsız değildirler. Bunun böyle olmadığını sanan bir site var. http://kararsizkalma.com/2505. Kararsızlar o sitedeki sorulara cevap vererek kendilerine en yakın partiyi bulabilirler.
Ama kararsızların sorunu hangi parti değildir. Herhangi bir partidir. Hangi partiye oy versem vereyim oyum boşa gidecek şüphesidir.
Girecektim o siteye, ama vakit harcamaya değer mi konusunda kararsız kaldım.
Kararsızlık bir yere gitmemek değildir. Vitesi boşa alarak gitmektir. Yerçekimi veya bu gibi durumlarda itici güç ne ise o seni götürür.
Bu gibi durumlarda hayat itici güç yerine geçer.
Kararsızlık seçenek zenginliği karşısında duyulan hayranlık hissidir – hepsinden istediği için dondurma kovalarının içindeki hangi dondurmayı seçeceğini bilememek gibi.
Kararsız kişi zararsızdır. Kararlı kişi zararlıdır.
Kolomb. Amerika’yı keşfetmeye kararlıydı. Ne oldu? Dünyanın gördüğü en büyük doğa ve yerli katliamının yolunu açtı. Yarı yolda niye dönmedin, hocam?
Napolyon. Moskova’da ne işin vardı kardeşim, efendi efendi Pinot Noir’ını yudumlayıp sağ elinin parmaklarını üçüncü ve dördüncü düğmenden içeri sokup Paris’te kasılmak varken.
İsa? İnsanlığı kurtarmaya kararlıydı o da. Hristiyanlık adına dökülen kanlarla bir okyanus daha oluşur.
Dünyanın başına ne geldiyse kararlı, bir defa karar verdi mi geriye dönmeyen insanlardan geldi.
Şüphe kotrasının güvertesinde, kendini nazlı kararsızlık rüzgârlarına teslim edenlerden değil.