Pandemide ülkemiz için bir yılın sonuna yaklaşırken, öğrendiklerimiz elbette çok fazla. Ama beklenildiği üzere her bilgi ya da kazanım yeni soruları da beraberinde getiriyor.
Bu soruların en gündemimizde olanı ise, varyant virüslerin mevcut aşıların etkinliğini etkileyip etkilemeyeceği.
Bu konudaki kaygı, Ekim 2020'de, Birleşik Krallık'taki dizileme analizi çalışmalarında, daha sonra B.1.1.7 veya 20I / 501Y.V1 olarak adlandırılan, şu anda birçok ülkede hızla yayılan yeni bir varyant tespit edildiğinde başladı. Epidemiyolojik çalışmalar, bu varyantın daha hızla bulaştığını ve burun-boğaz bölgesinde daha yüksek viral yüklerle seyrettiğini göstermektedir. Bu varyantla ilişkili olarak yaklaşık yüzde 30 artmış ölüm riskine işaret eden geriye dönük gözlemsel bir çalışma da endişe verici. Ancak, kesin yorumlar için daha çok veriye gereksinim var.
Bir başka kayda değer varyant, 20H / 501Y.V2 veya B.1.351, ilk olarak ve hızla Güney Afrika yayılmıştır. Henüz bu varyant nedeniyle ölüm riskinin arttığını gösteren veri yok. Benzer şekilde bilgimizin çok sınırlı olduğu bir diğer varyant da P.1 olarak adlandırılan Brezilya varyantı. Bu varyant, ilk olarak Ocak ayının başlarında Japonya'daki bir havaalanında rutin tarama sırasında Brezilya'dan gelen gezginlerde tespit edildi.
Farklı ülkelerde sürdürülen iki randomize plasebo kontrollü aşı çalışmasından elde edilen ara veriler, aşıların varyantlarla ilişkisi hakkında bir fikir veriyor. Johnson&Johnson ve Novavax aşılarının etkililiği aynı dönemde çalışılan başka ülkelere göre Güney Afrika’da anlamlı şekilde düşük bulundu. Coğrafi ve nüfusu farklılıkları olsa da, Güney Afrika’da her iki aşının etkinliğinde düşüş varyant virüse bağlanıyor.
Bu veriler, virüsteki mutasyonların, aşıların geliştireceği beklenen bağışıklamada değişikliğe neden olabileceğinin işaretleri olarak kabul ediliyor. Laboratuvar ortamındaki monoklonal antikorlarla yapılan deneylerde de bunu destekliyor. İyi haber, varyant virüsler nedeni ile azalan etkililiklerine rağmen aşıların hastaneye yatışları ve ölümleri önleme yeteneklerinin korunması.
COVID-19 pandemisini etkin bir şekilde kontrol altına almak için aşı kompozisyonunda değişikliklere gerek olup olmayacağı belirsiz; ancak hazırlıklı olmak gerektiğine her geçen gün daha çok inanılıyor. 25 Şubat Perşembe günü PFIZER ve BIONTECH’in aşılarını güçlendirmek ve yeni aşı varyantlarını değerlendirmek için bir çalışma başlatıyor olması bunun bir örneği. İki doz yapılan aşılarda bir üçüncü dozun yapılması, farklı tip aşıların birlikte uygulanması gibi sorularla birlikte, benzer çalışmalar başka platformlarda da sürüyor. Bir de yeni hedef var: pan-SARS-CoV-2 aşısı.
Aşıya ulaşan ülkeler en hızlı şekilde en fazla sayıda vatandaşına aşıyı uygulama yollarını arıyor. ABD günde 1,5 milyon aşı dozu uygulayabilmenin mutluluğunu yaşıyor. Ülkemizde de bir günde 700 bine yaklaşan dozu yapabildiğimizi gördük. Aşı sağlanırsa, bundan daha iyisini yapabileceğimize inanıyorum. En önemli konu aşının ve mümkünse farklı aşıların ülkemize getirilmesi. Bu konudaki gelişme ile risk gruplarına göre bir planlama hızla yapılıp hayata geçirilebilir. Ülkemizin aşılama ile ilgili çok köklü bir geleneği var.
Aşılarla ilgili çok soru var. Yanıtları için biraz daha bekleyeceğiz. Bu konuda yan etkilerin izlenmesi, genetik dizileme çalışmaları ve farklı desendeki araştırmaların desteklenmesi çok kritik. Bilgi olmadan yönetim olamayacağını biliyoruz.
Bilgiyle ilgili bir konu da, topluma bilginin ulaştırılması.
Aşı olmak için kararsız olanları görüyorum. Bu hafta içinde hastanemizde görev yapan otuzlu yaşlarda iki çalışanımız kaygılarını paylaştı benimle. Bir de annesine aşı olması için izin vermeyen bir vatandaşımız. Aşı tereddüdü önündeki en güçlü aracımız, doğru bilgiyi, doğru iletişim kanalı ve yöntemleri ile vermekten geçiyor. Dünya Sağlık Örgütünün “infodemi” olarak tanımladığı durumla ilgili sistematik çalışmaya gereksinim var.
“Gerçek hâlâ ayakkabılarını giyerken, yalan dünyanın yarısında seyahat ediyor"1
Böyle deyince de çok değerli bir insanı saygıyla anmanın tam zamanı.
26 Şubat, toplumu bilgiyle buluşturan bir büyük insanın ölüm yıldönümü idi.
Hasan Ali Yücel.
“Çağın en güzel gözlü maarif müfettişi”.2
İş Bankası Kültür Yayınlarından yayımlanan Hasan Âli Yücel Dünya Klasikleri Dizisine bakıyorum. Her birinin çevirisine Milli Eğitim Bakanı olarak öncülük etmiş; üstelik Türkiye İş Bankası Kültür Yayınlarının da kurucusu.
Pek çok eseri içinde, en büyüğü elbette başka bir büyük eğitimci İsmail Hakkı Tonguç ile beraber Köy Enstitülerini hayata geçirmeleri. Toplumumuz bir daha öylesine güçlü bir şekilde bilgiyle buluşturulamadı ne yazık ki… Özlemle anıyoruz.
Aşılama, mevcut sorulara rağmen salgını sona erdirmek için halk sağlığı önlemleri ile birlikte en önemli stratejidir. Devam eden varyant tehdidine rağmen, SARS-CoV-2 aşılarının etkinliği, gerçek bir umut veriyor.
Umut arayışımız aşıların adil dağıtımında da sürüyor.
Bu haftanın bir diğer iyi haberi de bununla ilgili. Dünyanın aşı kooperatifi olan COVAX’ın ilk aşı nakli, bu hafta içerisinde Gana’ya 600 bin aşı ile başladı.
Yolun açık olsun COVAX.
1Uzun zaman Mark Twain’e ait olduğu düşünülen bu sözün gerçekte kime ait olduğunu bulamadım.
2Can Yücel. “Ben Hayatta En Çok Babamı Sevdim”
Kaynaklar