Osmanlıcanın, eğitim-öğretim sistemimize girmesi-girmemesi, sistemin neresine, zorunlu mu yoksa seçmeli mi girmeli konusunu gündeme getiren AK Parti Hükümeti, Osmanlıca ve Türkçeye hizmet eden en son uzmanı (Sayın Hıncal Uluç’un deyişi ile) sırf Ermeni olduğu için, Sevan Nişanyan’ı, hapse atmış olmakla da tarihe geçti bile…
Bu vesileyle, genç meslektaşımız, Vartan Estukyan’ın bir yazısını köşemize sığdırabilerek aktarmaya değer bulduk… Zannediyoruz (bırakın mimari, iktisadi, iş dünyası-girişimcilik, tıp, kuyumculuk, hukuk, gazetecilik, mühendislik, tiyatro, sinema, musiki, resim, heykel, eğitim, gökbilimi, zanaat, turizm vs alanlarını) Osmanlıca-Türkçe ’ye hizmet eden affedersiniz (!) Ermenilerin bir kısmını anmış olacağımıza inanıyoruz…
Bu arada, 1930’larda ABD’nin çaresizlikle, Al Capone adlı gangsteri alkol değil ama vergi kaçakçılığından hapse attırması gibi; Türkiye’nin de Sevan Nişanyan’ı (hükümetin hoşuna gitmediği) yazdığı kitaplardan dolayı değil ama bir kadastro suçundan 11 yıl hapse attığını hatırlayalım… 85 yıllık bayat, üstelik yanlış bir ilham alarak yaratı(sız)cılık ürünü adeta!
Biliyorsunuz… 1920-1933 alkol yasağını fırsat bilerek güçlenen, İtalya’nın Napoli’sinden ABD’ye göçmüş, Al Capone diye tanınan, Alphonse Capone - siyasi ilişkilerinden dolayı - içki kaçakçılığından dolayı hapse atılamayınca, vergi kaçırma suçuyla, hapse atılmıştı.
Türkiye’miz de, 2015’e ramak kala, Hrant Dink Cinayeti, er Sevag Balıkçıyan’ın katledilişi ve boğazlanan Maritsa Küçükyan olayı aydınlanmadan; bir Nişanyan, kitaplarından dolayı cezalandırılamıyor ancak böyle bir formül (!) bulunuyordu. Nişanyan’a, 11 yıl hapis verildi.
Estukyan’ın http://akunq.net/tr/?p=32688 yazsını okuyucularımızın dikkatine sunuyoruz
(…) Gayrimüslimlerin Türkçeyi kimi Türklerden daha doğru kullanması günlük sıkça dile gelir. Keza Ne kadar düzgün Türkçe konuşuyorsunuz / Türkçe telaffuzunuz güzel gibi sözler duyarız. Bunu iltifat için söylerler; ama bu asimilasyon başarısıdır. Gayrimüslimlerin Osmanlıca - Türkçeye verdikleri hizmetini de unutmamak gerek. Şu an hapis yatan, dilbilimci Sevan Nişanyan, hapiste Osmanlıca sözlük üzerine çalışıyor, kişisel bloğuna Günde 6-7 saat sözlüğüme çalışıyorum. Tespit ettiğim en eski örnekleri alıntı yapıp ekliyorum diye yazıyor.
Osmanlıca - Türkçeye hizmet etmiş Ermeni dilbilimcilerin başında Türkçenin resmî dil kabul edilmesinde büyük rol oynayan, Atatürk’ün (Türkçeye verdiği hizmetlerden ötürü) Dilaçar unvanını verdiği Hagop Martayan geliyor. Ondan önce, Bedros Zeki Garabedyan, Reteos Krikoryan ve Bedros Keresteciyan da, Osmanlıcaya çok katkılarda bulunmuşlar. Gelin, Osmanlıcadan Türkçeye öne çıkan Ermeni dilbilimcilerini yakından tanıyalım.
Bedros Zeki Garabedyan 1873-1937 (İstanbul), eğitimci, sözlükçü. Eğitimine Berberyan Okulu’nda başladı. Yıllarca İstanbul’daki Ermeni okullarında Türkçe öğretmenliği yaptı. Garabedyan Okulu’nu açtı Üsküdar’da. Ermeni gazetelerinde yazdı. 1912’de, 50 bin sözcükle Osmanlıca-Ermenice ve Ermenice-Osmanlıca sözlüklerini, 1935’te Samatya Surp Kevork Ermeni Kilisesi’nin 500 Yıllık Albümü, İstanbul Ermeni toplumunun ilk dönemi için önemli bir belgesel olmuş oldu.
Bedros Keresteciyan 1840-1907 İstanbul doğumlu dilbilimci, çevirmen, Bedros Keresteciyan, eğitime Beşiktaş Ermeni okulunda başladı. İzmir Mesrobyan Okulu’na devam etti. Sonra Paris’te Fransızca ve İngiltere’de İngilizce öğrendi. Türkiye’ye döndü, 1880’e dek Dış İlişkiler Bürosu’na girip, Tercüman-i Ahval gazetesi başyazarı oldu. 10 dilde uzman Keresteciyan, ölümüne kadar, tercümanlık ofisi ve Ekonomi Bakanlığı’nda yönetici olarak kaldı.
1891’de Glanures étymologiques des mots francais: d’origine inconnue ou douteuse adlı bir kitabı ve 1900’de de Türkçe-Fransızca bir sözlüğü yayımladı.
Reteos Krikoryan 1819-1904 İstanbul doğumlu dilbilimci. 1868’de Türkçenin Grameri, 1892’de Arapçanın Grameri adlı kitapların yazarı olan Krikoryan’ın, Hülasatü’l-Sarf adlı bir eseri de var. Son nefesine kadar hocalık yapan Reteos Krikoryan, Heretig Hoca olarak anılıyor.
Hagop Martayan Dilaçar (1895-1979) İstanbul doğumlu eğitimci, dilbilimci. Türk dili uzmanı, Türk Dil Kurumu’nun ilk Genel Sekreteri oldu. Ermenice, Türkçe, Osmanlıcanın yanında İngilizce, Yunanca, İspanyolca, Latince, Almanca, Rusça, Bulgarcaya hâkim, Martayan-Dilaçar, 1915 yılında Robert Kolej’den mezun oldu, aynı okulda İngilizce ders verdi. I. Dünya Harbi’nden sonra Beyrut’taki bir Ermeni okulunda müdürlük yaptı. Beyrut’ta Luys (Işık) gazetesini yönetti. Sofya’da eşi Meline’yle, eski Türkçe, Eski Uygurca, 1936-51 arası Ankara Üniversitesi’nde ise Dil-Tarih, Türkoloji dersleri verdi. Latin harfiyle Türkçe alfabeyi hazırladı.
Sevan Nişanyan 1956 İstanbul doğumlu. İlköğretim eğitimini Pangaltı Mıhitaryan Okulu’nda aldı. Robert Kolej’den mezun oldu. 1974’te ABD’de Yale ve Columbia Üniversitesi’nde tarih, felsefe ve Güney Amerika Siyasi Sistemleri üzerine eğitim gördü. Nişanyan, Britanya - Uzakdoğu yayınevlerine seyahat kitapları yazdı. 1998’de yılında Küçük Oteller Kitabı’nı yayımladı ve referans kitabı haline geldi. 1995’te eşi Müjde Nişanyan’la İzmir- Selçuk ilçesinin Şirince köyüne yerleşen Nişanyan, bu köyde geleneksel mimari dokuyu korumak-canlandırmakla ün kazandı. Eski köy evlerini geleneksel tarzda onararak oluşturduğu Nişanyan Evleri oteli 1999’da açıldı. Şirince’de yıkılmakta olan evleri resmi izin olmadan restore ettiğinden dolayı 10 ay hapis cezası aldı. Hapiste Türkçenin etimolojisi üzerine ilk kapsamlı bilimsel çalışma olan Sözlerin Soyağacı: Çağdaş Türkçenin Etimolojik Sözlüğünü bitirdi; popüler özeti olan Elifin Öküzü ya da Sürprizler Kitabı yayımlandı. 29.10. 2008 ila 14.12. 2009’de Taraf gazetesindeki Kelimebaz adıyla yazıları (Kelimabaz-1/ Kelimebaz-2) iki kitap oldu. Türkiye sosyal tarihi, siyaset, din üzerine kitapları da var; cezası, son günlerde 11 yıla çıktı!
http://www.agos.com.tr/tr/yazi/9915/osmanlica-ve-turkcenin-ermeni-dilbilimcileri