Buluşmada amaç bu kurultaya destek verenleri somut olarak bir araya getirmek ve bu birlikteliği örgütlü bir çatı altında inşa etme kararlılığını ortaya koymaktı. Katılım gösterdi ki amatör, profesyonel, alaylı eğitimli ayırımı olmadan samimi niyetler ve bilgi birikimiyle buluşmaya heyecanla gelen bir kitle mevcut.
Bu kitle, deneyimlerinin edindirdiği gözlemleri ortaya koyuyor, bilgi birkimini paylaşıma sunuyor ve dünya görüşü ne olursa olsun sanatı topluma mal etmek ve yaygınlaşmasını sağlamak için adil bir sistem arayışına gidiyor.
Bu, yaşı ne olursa olsun gözlerinde yüreklerinde umut, heyecan ve kararlılık taşıyan kitle içinde İstanbul’un kültür baronlarını göremedik ne yazık ki. Dirsek temasında olunması gereken protokolün, sürtünülmeye çalışılan bürokrasinin, kapısından ayrılınmayan fon sağlayıcıların, müstakbel sponsorlar olan iş dünyasının temsilcilerinin, ‘network’ü genişletmeye yarayan bir kokteylin olmadığı buluşmada gözlerimizin onları araması da boşunaydı sonuçta.
Moderatörlerin zamanı etkin kullanmalarıyla kurultay, sonuç odaklı bir çalışmaya imkan tanıdı. Katılımcılar münferit sorunlardan çok geneli ilgilendiren problemli alanları dile getirdi. Sonuç bildirgesinde öne çıkan konular sanırım hepimizin altına imza atabileceği noktalara işaret ediyor.
Oyuncular, yazarlar, çevirmenler, yönetmenler, tasarımcılar ve teknik ekipleriyle tüm tiyatro yaratıcılarının sömürüye dayanmayan bir çalışma düzenine kavuşması ve haklarını alabilmeleri için yasal düzenlemelerin yapılması gerekliliği öncelikli bir talep. Tiyatro ortamımızın çokkültürlü ve çok dilli olması için üzerimize düşeni yapma önerisi de kabul gördü. Zira Ermeni, Kürt, Yahudi demeden ötekileştirmeye maruz bırakılan tüm azınlık tiyatrolarının ürettikleri sanatı paylaşmaları için kollektif projelere dahil edilmeleri bekleniyor. Dönem dönem karşımıza çıkan her türlü sansür, otosansür ve baskıya karşı ifade özgürlüğünü savunan taraf olmak konusunda hemfikirler. Keyfi uygulamalara karşı da ortak tavır sergileme kararlılığındalar.
Kurultayda “Tiyatromuzun örgütlenmesinin önündeki bir engeli daha kaldıralım, gruplar arasındaki sorunları çözmek için alternatif hukuk yöntemleri yaratalım” önerisi de büyük destek buluyor.
Katılımcılar, selden büyük zarar gören Aziz Nesin Vakfı’nın yardım talebine cevap verme, oyunlarıyla büyük yazarın hatırasının yaşaması için destek olma niyetlerini belirtti. Bu bağlamda bir de duyuru yapalım. Tiyatro Oyunbaz, geçtiğimiz sezon seyirci ile buluşturduğu ve 2009-2010 tiyatro sezonunda da sahnelemeye devam edeceği Henrik Ibsen'in başyapıtı Peer Gynt’ü 29 Eylül Salı akşamı Bilgi Üniversitesi Dolapdere Kampüsü Tiyatro Salonu’nda Nesin Vakfı yararına oynuyor.
İkinci hedef Türkiye Tiyatro Kurultayı - Ankara Buluşması. Kurultay Komitesi, bu tarihi görevde, örgütlü tiyatro sürecini destekleyen tüm tiyatrolarımızı ve tiyatro insanlarımızı etkin bir şekilde Ankara Buluşması’na katılmaya davet ediyor. Bize de davete icabet etmek düşüyor.