TÜİK’in devasa ulusal hesap (GSYH) revizyonunu iktisatçı camiası henüz tam hazmedebilmiş değil. Ulusal hesaplardan sorumlu TÜİK yetkilileri bilgilendirme toplantılarına başladılar. Cuma günü TÜSİAD’ın organize ettiği toplantıya ben de davetliydim. Bilgilendirme toplantılarına Ankara ve İstanbul’da bu hafta devam edecek. Türkiye Ekonomi Kurumu da uzmanlardan oluşan bir araştırma grubu oluşturuyor. Son dört yılda GSYH artışının ortalamada yüzde 3,3’ten 6,1’e nasıl yükseldiği, yeni hesabın ne ölçüde doğru olduğu tartışılmaya devam edecek.
TÜSİAD toplantısında TÜİK yetkilileri oldukça kapsamlı bir sunum yaptılar. 12 Aralıkta yapılan 54 sayfalık yazılı açıklamadan çok daha aydınlatıcıydı. Ama tüm muammaların açıklığa kavuştuğu söylenemez. TÜİK ulusal hesap sistemini çağdaş hesaplama yöntemlerine uyum sağlamak için köklü bir şekilde değiştirmiş durumda. Çok sayıda değişiklik söz konusu ama bunların büyük çoğunluğunun etkisi ihmal edilebilir düzeyde.
Yeni hesapla GSYH’nın 2015 itibariyle eskisine kıyasla yüzde 20 daha yüksek çıkmasının başlıca nedenlerini şöyle özetleyebiliriz:
TÜİK GSYH’yı geçmişte olduğundan düşük ölçüyor olabilir. Ancak şimdi olduğundan daha yüksek ölçmediğinin de bir garantisi yok. Özellikle denetlenen büyük firmaların dışında kalan milyonlarca firmanın bilançoları ne kadar sıhhatli tartışmaya açık. Ayrıca yeni hesap yeni bilmeceler ortaya çıkarmış durumda. Örneğin 2009’dan bu yana ne oldu da emek verimliliğinde büyük bir artış yaşandı. Çarpıcı teknolojik gelişmeler mi oldu? İşgücümüzün bilgi ve beceri düzeyinde olağanüstü gelişmeler mi yaşandı? Kafamı kurcalayan bir diğer bilmece de yoksullukta iyileşmenin geçen yıl neden durduğu. Kişi başına gelirin her yıl reel olarak yüzde 5 arttığı bir dönemde yoksulluğun da hızla azalması gerekmez miydi? Gerekirdi ama hane halkı gelir anketleri öyle söylemiyor.
Fazla uzatmadan yeni GSYH hesabı ile ilgili son bir noktaya daha değinmek istiyorum. Yeni hesapla kişi başına GSYH 2015’te TL ile 26.500’e dolarla da 11.000’e yükseldi. Eski hesapla 9.250 dolardı. Bu yıl için tahmini bir hesap yapalım. İyimserliği elden bırakmayalım ve 2016 reel büyümenin yüzde 3 olacağını kabul edelim. Yüzde 8 de enflasyon ekleyelim cari fiyatlarla GSYH artışı yüzde 11,2 olur. Yüzde 1,2 nüfus artışını düşelim, kaldı yüzde 10 artış. Bu hesapla kişi başına gelir cari fiyatlarla 29.150 TL olur. Ortalama dolar kuru kaba bir tahminle 3,15 kabul edilirse dolarla kişi başı gelir 9.250$ çıkıyor! Ama sorun değil. Karanlık güçlerin tezgâhladığı döviz spekülasyonu ve diğer komplolar nedeniyle böyle oldu der geçeriz.