Nefret edilecek bir yöneticiyi tanımlayabilecek farklı sıfatlar bulmak mümkün. İlk anda aklımıza gelenler ne mi? Soğuk, mesafeli, güvenilmez, adil olmayan, mikro yönetim yapan sıfatları herhalde listenin başında yer alır. Kendini öne çıkartmak, astının kararlarını görmezden gelmek, başkasının hakkı olan övgüleri aşırmak, kabahati başkasının üstüne atmak, sürekli eleştirmek, hiçbir şeyden memnun olmamak, sorumluluk almamak, bilgi saklamak, dinlememek, kötü örnek olmak, işten kaytarmak, çalışanların gelişimine katkı yapmamak gibi temel kusurlar yaygın. Mobbing ve iş yeri zorbalığı gibi hem ahlak dışı hem de yasa dışı olan yaklaşımlar ise bu yazının konusu dışında.
İş dünyasında "üstünü yönetmek" önemli bir yetkinlik. Bu yetkinliği geliştirmek, işe yeni başlamış bir çalışandan CEO'ya kadar herkesin sorumluluğu olmalı. Evet doğru duydunuz CEO'nun da yönetmek zorunda olduğu hissedarlar, yönetim kurulu, kamu otoritesi gibi farklı paydaşlar var.
Nefret edilen bir yönetici ile çalışmak aşırı stres, tükenmişlik sendromu, depresyon, düşük performans, uzun vadede ortaya çıkacak zihinsel ve fiziksel sağlık problemleri gibi kalıcı veya geçici olumsuz etkilere sebep olabiliyor.
Nefret eden bir yönetici ile karşılaştığımızda etkili ve ilk akla gelen çözümlerden biri iş değiştirmek. Çalışanların kariyerlerinin belli bir noktasında yöneticilerinden kurtulabilmek için işyerinden istifa ettiklerini biliyoruz. Amerika'da tüm çalışanların yarısı, Avrupa Asya Orta Doğu ve Afrika'daki çalışanların yarıdan fazlası için aynı durum söz konusu. Çalışan bağlılığı ile çalışanın yönetici ile olan ilişkisi arasında güçlü ve pozitif bir korelasyon var. İşine ve işyerine bağlı olduğunu söyleyen çalışanların yüzde 77'si yöneticileri olan etkileşimlerini pozitif olarak tanımlıyor.
Nefret edilen, zor kişi, kusurlu yönetici hangi tanımı kullandığımıza bakmadan bu kişiyle çalışmanın yollarını geliştirmek ve çözümler üretmek mümkün. Bu kötü durumu iyileştirme gücünün kendimizde olduğunu anlamak ve sistematik olarak tasarlanmış bazı yöntemleri kullanmak işe yarayabilir.
Yöneticinizin üzerindeki baskıları düşünmeyi ve onunla empati yapmayı unutmayın. Pek çok kötü yönetici özünde kötü bir insan olmayabilir. Zayıf tarafları olan ve özellikle liderlik yönünden gelişmemiş, kusurlu iyi bir insan olma ihtimali mevcut. Araştırmalar empati yapmanın zorlu durumları iyileştirmede büyük değişimlere neden olabileceğini gösteriyor. Sonuç olarak yönetici ile empati kurmaya çalışırsanız, büyük ihtimalle o da sizinle empati yapmaya başlayacak. Beynimizdeki ayna nöronlar böyle çalışıyor. Bu da her iki taraf için de faydalı bir sonuç doğurur.
Bu aşama kendimize bakma aşaması. Yöneticileri ile sorunsuz çalışma konusunda mücadele veren kişilerin kendisi de bazen sorunun parçası olabiliyor. Kendinizi önce dinlemek sonra anlamak, nerede yanlış yapıyor olduğunuzu değerlendirmek ilişkinizi bir düzene sokmayı sağlayabilir. Bu durumda yöneticinizin eleştirilerini olabildiğince objektif bir şekilde değerlendirmek önemli bir aşama. Yöneticinizle uyuşmayan kişilik özelliklerinizin ne olduğunu kendinize sormak faydalı. Örneğin karakteristik olarak otorite figürü ile sorun yaşama eğilimi gösteren bir çalışanın yöneticisinin otoriter olarak değerlendirilebilecek davranışlarına hassasiyet göstermesi ve daha negatif olarak değerlendirme ihtimali yüksek.
Yöneticinizle başarılı bir şekilde çalışan diğer arkadaşınızı gözlemleyin ve onların tavsiyelerini alın. Çalışma arkadaşlarınız sizin neyi daha farklı yapabileceğinize dair püf noktaları gösterebilir, bulmakta zorlandığınız ya da gözden kaçırdığınız kritik noktaları keşfetmenizi sağlayabilir. Arkadaşlarınızın sizden önce keşfettikleri formüller işinize yarar. "Başkalarının hatalarından öğrenin, hayat tüm hataları bizim yapacağımız kadar uzun değil. "Ya da "Amerika'yı yeniden keşfetmeyin."
İyi hazırlandığınız özenli bir konuşma ilişkiyi pozitif bir çerçeveye oturtmayı sağlayabilir "Neyi yanlış yapıyorum" veya "neden ilişkimiz kötü" soruları sormak yerine "Sizin hayatınızı nasıl kolaylaştırırım", "hedeflerinize ulaşmanızda size nasıl yardımcı olabilirim" sorularını sormayı deneyin. Alacağınız tavsiyelerle onun bakış açısını görmeye çalışın. Lütfen bunu ayaküstü değil, ciddi bir toplantı ile yapmayı ihmal etmeyin. Bu toplantı aynı zamanda yöneticinizin kırmızı çizgilerini, iş yapış şeklini, beklentilerini ve size olan bakışını öğrenmek için iyi bir fırsat. Özellikle yöneticinizle ilişkinizi raydan çıkaranın siz olmadığına karar verdiyseniz bu görüşmede ilişkinizin iyi olmadığını ve bu durumu düzeltmek istediğinizi açıkça belirtin.
Sistematik çabalarınız sonuç vermediyse, ilişkinin iyileşmesini sağlayamadıysanız, kendinize odaklandığınız ve davranışlarınızı değiştirdiğiniz halde sonucu alamıyorsanız şirketinizin insan kaynakları yetkilileri ve yöneticinizin yöneticisi ile görüşmeyi bir alternatif olarak düşünün. Güçler dengesinin genelde yöneticiden yana olduğunu unutmadan kendinize müttefikler bulmanız ve ittifaklar yaratmanız mücadelenizi güçlendirir. Bu mücadelede daha ileri gitmek istiyorsanız yöneticinizin uygunsuz davranışlarını ispat edecek belgeleri derleyin ve gerektiğinde yasal yollara baş vuracağınızı dile getirin. Yöneticinizin kusurlu davranış modelini gösteren ikna edici yaklaşımınız eksikse insan kaynakları ekibinin müttefikiniz olması maalesef pek mümkün olmayacak. Kusurlu yöneticilerin sonuç odaklı ve yüksek performans peşinde olan ve sorunları görmezden gelen toksik kültürlerin içinde güçlü konumda olabileceğini unutmayın.
Alternatifleri tükettiğinizde en iyi çözüm hâlâ işiniz varken başka bir iş aramak ve uygun bulduğunuz zamanda şirketten ayrılmak. Özgeçmişinizi güçlendirin, yetenek avcıları ile temasa geçin, ilişkiler ağınızı hareketlendirin ve iş arayışınızı hızlandırın. Kötü bir yöneticiye sahip olmak sizin suçunuz değildir fakat kötü bir yönetici ile ve toksik şirket kültüründe kalmak sizin suçunuzdur.