Belediye Başkanı seçimi “Tekrar” adıyla olmamalı!...Eğer bu seçime giren sayın İmamoğlu, hiç belediye başkanlığı yapmadan, şu yada bu nedenle, seçimin tekrar edilmesine karar verilmiş olsaydı, bu adlandırma o zaman doğru ve yerinde bulunabilirdi. Ama...Sayın Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçilmişti ve elindeki "mazbata" ile, başladığı bu görevi fiilen yürütüyordu. Yasal olarak geçerli ve önemli işler yaptı, hem de Belediye Meclisindeki muhalefeti ile birlikte.
Tam anlamıyla eksiksiz ve demokratik bir uygulamaydı bu.
Bir süre Belediye Başkanlığı yapan bir seçilmişin görevi, doğal süresinden önce, yasal bir nedenle sonlandırılabilir. Bundan sonra yapılan seçim artık tekrar diye nitelendirilemez. Neyin tekrarı?.. Olur mu hiç, İstifa, vefat, görevden alınma ve bunun gibi nedenlerle bir makam boşalabilir. Boşalan makam için de seçim yapılacaktır. Bu olsa olsa ancak Erken Seçim yada Ara Seçim diye anılır. Onun adayları da, koşulları da vardır.Bu defa yapılacak olan erken seçimde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığına aday olanlardan birisi zaten İstanbul Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı'dır, bir diğeri de istifa ederek gelen Türkiye Büyük Millet Meclisi eski Başkanı. Tuhaf!.. Kaldı ki başka adaylar da var. Evet tuhaf ama ben ne yapabilirim ki? Garabet burada da bitmiyor üstelik. Yerel Yönetim seçimlerini, yasalarına göre, sağlıkla yürütmesi beklenen ve gereken Yüksek Seçim Kurulu, bu işi yerine getirecek atanmış görevlileri ve kuralları değiştiriyor, biteviye ileri geri hareketlerle, aldığı kararlarını da oynatıp duruyor. Garip!..Evet garip ama ben ne yapabilirim ki? Ne olup ne bittiğini endişe içinde izleyip merak ettiğimi yazıp çizmekten gayri.
Mart ayı bitiminde yapılan yerel seçimlerin ardından onyedi gün sonra 17 Nisan tarihinde bir şey çizmiş, içine de şöyle bişey yazmışım;
Aynı işi yaparak, farklı sonuç bekleyen bir kişinin aklından zoru yoksa, ortada çok tehlikeli bir durum var demektir.
--------:--------