Büyüteç'te iki gündür kaleme aldığım "FETÖ'nün ülke genelindeki mülki idare amirleri yapılanması" dosyasında bugün sürecin başka bilinmeyenlerini gündeme getiriyorum.
Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni olarak Milli Eğitim Bakanlığı'nca atandığı Mardin'de FETÖ'nün mülki idare yapılanması sorumlusu olan mahrem imam Ali Y., kentte yaptığı örgütsel çalışmaları detaylarıyla Düzce Emniyeti'ndeki ifadesinde anlattı.
İtirafçı olan Ali Y., ifadesinde Gülen cemaatine bağlı mülki idare amirlerinin Kızılcahamam'da cemaate ait Asya Termal Otel'de özel toplantıya alındığını açıkladı.
Ali Y.'nin ifadesine göre, süreç şöyle yaşandı:
"2013 yılı Temmuz ayında 10 günlük toplantı yapıldı. Toplantıyı Diyarbakır sorumlusu C.Y. organize etti. Toplantı yaz döneminde izin sürecine denk getirildi. Toplantıya benim grubumda bulunan Mardin vali yardımcıları S.P. ve H.A. ile Şırnak'tan şu anda adını hatırlamadığım kaymakamlar vardı. Yine Şırnak sorumlusu N.D. vardı. Toplam 10 kişiydik.
Bu şahısların kendi adlarıyla otel kaydı yaptırdığını düşünmüyorum. On günlük konaklama görünmesine karşın ben orada dört gün kaldım. Sohbet için dışarıdan abiler geldi. Ancak kim olduklarını bilmiyorum. Ben de dinleyici olarak katıldım. Dini sohbet ve burada bulunan insanları manevi olarak besleme amacı taşıyordu."
İfadeden anlaşılacağı gibi FETÖ'nün, kendi kontrolünde olan mülki idare amirlerini bir nevi kampa aldığı görülüyor.
Mahrem imam Ali Y., sorgusunda polisin kendisine gösterdiği kimi kaymakamlarla Bylock üzerinden yaptığı yazışmalara açıklık getirdi.
Yazışmalara bakıldığında FETÖ üyesi olduğu anlaşılan mülki idare amirleriyle yapılan görüşmelerin büyük bölümünün Doğu ve Güneydoğu'da yaşanan hendek olayları döneminde gerçekleşmesi dikkat çekiyor.
FETÖ imamı Ali Y.'nin kendisine bağlı kaymakamlarla haberleşmek amacıyla önce tablet bilgisayar aldığı, bu cihazlara Bylock yükleyerek mülki idare amirlerine teslim ettiği polis sorgusunda ortaya çıkan diğer bir detay.
Örneğin, Mardin'de görev yapan ve Bylock'ta 442661 ID kodunu kullanan kaymakam M.F.S. ile Bylock görüşmesi yapan Ali Y., söz konusu kaymakamın kullandığı tableti farklı bir iletişim programı yüklemek amacıyla kendisinden istediğini açıkladı.
Ali Y., bu süreci şöyle anlattı:
"Görüşmeyi yaptığım dönemde sokağa çıkma yasağı durumları vardı. Çok karışık olduğundan dolayı kendisi ile fırsat buldukça yüz yüze ya da ailecek görüşüyorduk. Cuma akşamları merkeze geldiğinde Hilton Oteli'nde ailesiyle birlikte kalıyordu. Ya bizim evde görüşüyorduk. Ya da arabanın içinde kısa süreli görüşüp ayrılıyorduk. Tableti getirmesini istememin sebebi, Bylock kullanımının sona ermesi ile birlikte Tango programını onun tabletine yüklemek istememden kaynaklıdır.
Tango programını tabletine yükledikten sonra iletişimimiz 2016 Temmuz'unda ilden ayrılmama kadar Tango programı üzerinden devam etti. En son Mardin'den ayrılırken kendisiyle Tango üzerinden yazıştım. Tayinimin çıktığını, hakkını helal etmesini, bundan sonra kendisiyle Melih abinin ilgileneceğini söyledim."
Başka bir yazışmada mahrem imam Ali Y. ile Mardin'de kaymakamlık yapan ve Bylock'ta 282783 ID koduyla yazışan İ.G. arasındaki Bylock görüşmesinde, Ali Y.'nin, Kaymakam İ.G.'den yeni gelen bir kaymakamla görüşmek amacıyla referans olmasını istediği görülüyor:
" - Ali Y.: Abi bir de bir istirhamımız olacak. Malumunuz yenilerle diyalog ve tanışmada sıkıntımız var. Sizin halef bizim arkadaş. Bir türlü irtibat kuramadık. Arkadaş sizi biliyor mu? Yani hizmetten olduğunuzu net biliyor mu? Yani tahmin ediyor değil de, bir tanışıklık var mı?
- Ali Y. : Eğer biliyorsa Melih abi ile beraber yerinde ziyaret etmek istiyoruz. Lojman derse cumartesi de olur. Makama derse de cuma günü. 'Nebi beyin selamıyla arkadaşlar sizi ziyaret etmek istiyor' diyebilirsiniz."
Düzce Emniyeti Terörle Mücadele Şubesi'nde polislerin, FETÖ'nün mahrem imamı Ali Y.'ye gösterdikleri Bylock yazışmaları arasında ilginç olan bir tanesi daha vardı.
Mardin'de Bylock'ta 399412 ID kodu kullanan Kaymakam E.K. ile yazışmalarında, kentteki görev süresi dolan Kaymakam E.K.'nin yeni görev yeri olarak nereleri istemesi gerektiği konusunda mahrem imamı Ali Y.'ye danıştığı görülüyor:
" - Kaymakam E.K.: Abi tercih dönemi geldi. Var mı bir tavsiye? Doğu ya da Batı nereleri isteyelim?
- Ali Y.: İyi hayırlısı olsun. Abi tercihlerle alakalı birkaç gün önce konuştuk. Sıkıntılı yerlerden bir an önce gitmek ve tercih etmemek.
- Kaymakam E.K.: Doğu'da sıkıntısız diyebileceğimiz yerler yazayım mı? Yoksa Batı mı yazayım hep, ne dersiniz?
- Ali Y.: Abi doğrusu bitmeyenler için (mülki idaredeki doğu görev süresi tamamlanmayanlar. Y.N. ) tabii böyle bir seçenek uygun görülüyor. Ama dediğiniz gibi sıkıntısız yerler ise tabii. Yine de siz bilirsiniz. Öncelik terörün olduğu yerlerden uzak durmak.
- Ali Y.: Tabii batı diyen de gidebilir yani.
- Kaymakam E.K.: Eyvallah abi.
- Ali Y.: Sizin düşünceniz nedir abi?
- Kaymakam E.K.: Ben Doğu'yu bitireyim diyom. Ama hanım illa 'Batıya gidelim' diyor.
- Ali Y.: Siz bilirsiniz abi. Tabii gelmişken bu taraflara, bitirmek de bir tercih. Ama sonra da gelinebilir. İstişare edip ortak bir karar verilebilir. Hayırlısı olur inşallah.
- Kaymakam E.K.: Hayırlısı olsun, nasip biraz da…"
Kendisinin mahrem imamıyla tayin konularını görüşüp değerlendiren Kaymakam E.K.'nin Mardin'de 2015 yılında yaşanan hendek olayları sırasında güvenlik kuvvetlerinin kullandığı çelik yelekler konusunu da Bylock üzerinden yazıştığı görüldü.
Kaymakam E.K. ile mahrem imam Ali Y. arasındaki Bylock yazışması şöyle:
" – Kaymakam E.K.: Abi bizde TOMA falan yok. Ama geçen hafta ince beyaz çelik yelekleri bizzat denedim. Sadece tabanca mermisine dayanıklı. O da kaburga ve iç organlara zarar verecek düzeyde baskıyı alıyor. Kaleş gibi (Kaleşnikof otomatik tüfek. Y.N.) uzun namlulu silahlara karşı hiçbir dayanıklılığı yok. Kağıt gibi delip geçiyor. Diğer yeleklerle değiştirdim tüm polislerin yeleklerini. Ancak o da eski tip ve çok ağır. Polislerin hareket kabiliyetini çok azaltıyor. İyi bir çelik yelek tipi varmış. Çok hafif ve uzun namlulu silahlara dayanıklı ama pahalı diye alınmıyormuş EGM (Emniyet Genel Müdürlüğü. Y.N.) tarafından.
- Ali Y.: Abi hayırlısı inşallah. Tedbirleri ihmal etmeyelim. Kendiniz ve abla, çocuklar dahil gerekli tedbirleri alalım. Ablanın okula gidip gelmesi, aynı şekilde. İçinde tedbirinizi alın. Gerisi Allah'a kalmış. Rabbim hepinizi ve hepimizi muhafaza eylesin."
Bugün yazdığım notlarda görüldüğü gibi, devletin mülki idare amirlerinin yaşadıkları her anda yanlarında kendilerinden sorumlu olan FETÖ'nün mahrem imamları ya da abileri var.
Kaymakamlar başta mülki idare sisteminde FETÖ'ye tam bağlılık göze çarpıyor maalesef.
Hem kişisel, hem de devletteki sorunların yansıtıldığı veya çözüm önerilerin tartışıldığı zemin hep FETÖ'nün mülki idare yapılanması olmuş.
Atandıkları illerde ve ilçelerdeki görevleri Cumhurbaşkanı başta olmak üzere devlet mekanizmasını temsil etmek, toplumun sorunlarının tespiti ve çözüme kavuşturulmasında devletin yurttaşın yanında olduğunu göstermek olan mülki idare amirlerinin hali bu.
Din kültürü ve ahlak bilgisi öğretmeni Ali Y. gibi ülke genelinde 70'den fazla mülki idare mahrem imamı var.
Düzce'de ifade veren mahrem imam Ali Y., sadece kendi sorumluluğundaki Mardin ve Şırnak'ı anlatıyor.
FETÖ bağlantılı mülki idare amirlerinin bir bölümü hakkında adli soruşturmalar yürütülüyor.
Ancak burada yanıt bekleyen asıl sorular şunlar:
Bu mülki idare amirleri devlete nasıl alındı? Kimler referans oldu? FETÖ içinde oldukları bilinirken zaman içinde atanmalarına kimler aracı oldu? Atamalarına imza koyanlar kimler? Hangi şartlar ve koşullarda devleti temsil görevi verildi?
Dosyadan yazmaya yarın da devam…