Diyarbakır ve Kürtçe'yi ihmal ettiğimi iddia eden bazı okurlarım bana biraz haksızlık ettiklerini herhalde anlayacaklar
Bol ödüllü edebiyatçı ve seslendirmeci Yekta Kopan - Zor rol seçen komşum İpek Bilgin - Yeni "komşumuz" taze yazar-çeyrek asırlık oyuncu Devrim Yakut - Deniz Türkali hanedanından Zeynep Casalini
Çok aylar sonra nihayet, Oksijen yazarı komşum Defne Akman'la, Harbiye Açık Hava'da konserdeydim. İKSV orta eliti tarafından kapılarda karşılandım. Görgün Taner'i, herhalde Ekrem İmamoğlu'nun yollarını gözlediği için göremedim.
49. Festival'in açılış konserinin şöhretlerle dolu olduğunu söyleyemem. Ünlü olarak benim dışımda CHP İstanbul milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Cumhuriyet'ten Yazgülü Aldoğan ve eski Hürriyetçi şimdi İBB'li gazeteci Şükrü Küçükşahin vardı. Tanrıkulu ile 21'de buluşacağız ve bana "off the record" CHP magazini verecek. Şimdi Çarşamba gecesinden kısa notlar vereyim:
- İmamoğlu, Kültür Bakanı Yardımcısı hanımefendiden yüz kat daha fazla alkışlandı.
- Dinleyicilerden yarısından fazlası şortluydu.
- Yazgülü Aldoğan da şapkalı ama şortluydu.
- 45 dakika süren plaket ve teşekkürler içimizi bayılttı.
- Tekfen Filarmoni gayet iyiyidi. Solistler de.
- Bülent Eczacıbaşı'nın merdivenleri neredeyse koşarak çıkmasını hafiften kıskandım.
Bulut'un annesi Ayşe Bulutgil (İKSV), benden ünlü olduğunu sanan arkadaşım Yekta Kopan ve İKSV'den eski muhabirim Elif Ekinci ile Ayşen Ergene. David Bowie t-shirtümle hepsini ezdim. (Foto Defne Akman)
Boomer, Z Kuşağına karşı
Genç editörüm Melis Karaca, T24'ten üç dört yeniyetme Cihangir Balıkçısı'na gideceklerini söyleyip davet etti. Zaten bunalmıştım ve daha iyi bir davet yoktu, kalkıp gittim.
İlk şok: Masada 10 kişi ve bira bardakları vardı. Fakat beni görünce hepsi kibarca ayağa fırlayınca, sorun çıkarmadım. Yaş ortalaması herhalde 28'di. Benim anlamakta zorlandığım bir dil konuşuyorlardı: Dijital teknoloji, freelancer, şirket, girişim, fon, parası iyi, etik önemli ama...Tabii anarko marksist bir boomer olarak derhal karşı saldırıya geçtim. Amerikan emperyalizminden girdim kapitalizmden çıktım.
Gençler bana tuhaf gelen bir şekilde çok sakindiler. Biradan rakıya dönüldü. Bir saat anca geçmişti ki kızlı oğlanlı genç masanın ne denli "kozmopolit" olduğunu farkettim. DEVA Partili olanı da, HDP' ye oy vermiş olanı da, Amnesty International'a çalışanı da vardı, aposto'da girişimci olan da. Tabii gazeteciler de.
Yarım saat diye gittiğim yerde üç saat kaldığımı farkettim. Çaktırmadan gençlerden bir sürü şey öğrenmiştim. Artık Z kuşağıdır diye onları hafife almayacağım, umarım onlar da benden bir şeyler kapmışlardır.
Cihangir Balıkçısı'nda gençlerle kuşkuyla başladığım gece, keyifle bitti. Yazmayı unuttum, Londra, Dublin, Stanford, Amsterdam, Bilgi ve Koç üniversiteleri havada uçuştu
Kadınlar çoğunlukta
Cihangir'in heteronormatif erkek tayfası Bodrum, Urla, Çeşme, Ayvalık tatillerinden dönmediklerinden Homeroom ağırlıklı olarak kadınlara ve 65+ lara kaldı. Tabii ki ben, Gonzo Tuğrul olarak bunun tadını pek güzel çıkarıyorum.
İpek Bilgin ve Tülay Günal punduna getirip beni sıkıştırırken (Fotoğraf : Aydın Orak)
Geçen gün İkimizin Sırrı' nda zaman zaman beni oynayan Tülay Günal ve bu ara pek rol beğenmeyen tiyatrocular şâhı İpek Bilgin ile beraberdim. Hem tiyatro hem de dizi dedikoduları kültürüm ciddi bir yükseliş gösterdi. Üstelik Bilgin ve Günal benden daha fazla eğlendiler, inanmayan fotoğrafa baksın.
Yurt haberleri
En sevdiğim üç kentten biri
Diyarbakır DKVD kent üzerine bir sözlü tarih çalışması
yapıyor. İlk videosu yayınlandı bile. Çeyrek saatlik videoyu, bir oturuşta izledim.
Fakat küçük iki itirazım var. Tanıklar, "benim gençliğimde", "benim çocukluğumda" demek yerine yaklaşık bir tarih verselerdi. Keşke bir de adı geçen mekânların eski ya da yeni bir fotoğrafını koysalardı.
Şimdi siz öbür iki kenti merak ediyorsunuzdur. Biri Londra, diğeri de 35,5 Karşıyaka.
Bu linkler ihmal edilmesin
* '
Ölümüne Boşanmak' belgeseline sansür, LBGTİQ+ çizgi romana soruşturma ve haftanın sansür gündemi
Susma Platformu'nda.
* İKSV tarafından gerçekleştirilen
"6. Kısa Film Atölyesi" başvuruları başlıyor. Başvuru için linke
tıklayabilirsiniz.
Tarihimden yapraklar
Entel arkadaşım
Aydın Uğur'la, Şadan ve Edip Emil Öymen' in Çubuklu'daki evinde. Tarih 2006
Sosyolog, iletişimci, popüler kültür dâhil her telden çalabilen Prof. Dr. Aydın Uğur'la - hani eski Millî Eğitim Bakanı Necdet Uğur'un oğlu- yolumuz ilk kez 1980 öncesi SBF Basın Yayın Yüksek Okulu'nda kesişti. İkimiz de asistandık. Yıllar sonra İstanbul Bilgi Üniversitesi' nde birlikte olduğumuzda, o hem profesör doktor hem de dekan olmuştu. Ben de part-time gazetecilik dersi veriyordum Bilgi İletişim Fakültesi' nde.
***
Urla (Gonzo Haber Ajansı): Artık aramızda olmayan gazeteci Erbil Tuşalp, Karaburun'da bir panelle anılacak. 1974 sonunda Erbil'le TRT'ye aynı sınavla girmiştik. Daha sonra Radikal'de de bir miktar çalıştık. "Bak moruk" diyen sesi hâlâ kulaklarımda. İtiraf edeyim ki panelistlerin hepsine bayılmadım ama becerebilirsem gideceğim.
Evrensel sesleri rahat bırak
Medya Ombudsmanı Faruk Bildirici, her devrin adamı, Hakan Çelik'in silahlı pozunu eleştirmiş, böyle gazeteci olmaz diye. İlahi SBF Basın Yayınlı Bildirici, CNN'in, Posta'nın intibak gücü en yüksek elemanı Hakan Çelik'in neresi doğru ki?
Fakat benim en büyük itirazım, Çelik'in CNN'deki çanak programı sesiyle TRT Radyo 3'te müzik sunması. Eminim hayatlarını barış ve özgürlüğe vakfetmiş Mercedes Sosa ya da Amelia Rodrigues çalmıyor mu, işte bu beni kahrediyor. Onlar sokağın yanında kadınlardı. Saray sever Yavuz Bingöl, Alişan, Çelik'in neyine yetmiyor. Hiç değilse fadoyu rahat bırak.
Sıkça sorulan sorular ve cheap shots
- Hafta sonu Ali Poyrazoğlu, Zeynep Oral, Deniz Türkali, eski zengin Ahmet Sarper ve Ankara'dan arkadaşım Nesrin Paşaoğlu Sarper'in, Bodrum Ada Restoran' da yemek yediğini duyunca hemen stajyerlerimi üstlerine saldım.
Fakat Poyrazoğlu'ndan rol kapmaya çalışan Ahmet Sarper engellemiş. Deniz'i korkuttum. "Madem geceden fotoğraf gönderemiyorsun, senden istediğim orijinal fotoğrafı çek ve gönder." İstediğim fotoğrafı sayfada görüyorsunuz. Zaten Deniz Türkali'nin bana fazla direnemeyeceğini biliyordum.
Deniz Sultan Hanedanı: Deniz Türkali, Zeynep Casalini, Angela Ceren Engin, Daphne Feride Berk, Erica Badem Engin
Advertorial (!)
Aklımın Aynalı Çarşısı
Diziseverlerin son favorisi olan "Camdaki Kız"daki kafayı yemiş karakterlerden birini oynayan Devrim Yakut neredeyse Cihangirli oldu çünkü dizi bizim orada çekiliyor. Sık karşılaşıyoruz.
O yüzden ilk kitabı (umarım yanılmıyorum) "Aklımın Aynalı Çarşısı"ndan ilk kez bizim haberimiz oldu. "Biz" derken, komşum Seray Şahiner'e imzalamış. Ben de iki hikâyeyi okuttum ve dilini çok sevdim. Ben sizi kesmiyorsam yazar Şahiner'in de beğendiğini söyleyip susayım. Zaten Devrim Yakut'la Cihangir kaldırımlarındaki fotoğrafı da (kolajdaki) o çekti.
Müzik önerisi
Okurum Baran Kaya, kuzeni Dr. Ahmet Kaya'nın (karıştırılmasın) Türkçesi, "gecikmiş sonbahar" anlamına gelen, Kürtçe "Payîza Derengî-1" albümünü önermiş. Umarım siz de benim gibi beğenirsiniz.
Dr. Ahmet Kaya' yı Koma Amed grubundan hatırlıyor olabilirsiniz.