Fenerbahçe’nin Galatasaray’a 1-0 yenildiği 54. Türkiye Kupası finali sonrası, yine bir Aziz Yıldırım klasiği izledik. Kendisi dışında suçlu olmayan yoktu. Ancak bu kez 19 yıllık başkanlık hayatının nirvanasına ulaştı!
Ne yazık ki Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım bunu hep yapıyor. Başarısız geçen her yılın ardından, birilerini hedef gösteriyor. Çoğu zaman hakemler, bazı zaman rakipler, kimi zaman medya, bazen federasyon, nadiren de isimler. Suçlu hep başkası ya da başkaları.
Bir kez olsun hatalı olduğunu ya da kaybettikleri rakiplerinin daha iyi olduklarını söylediğine, onları tebrik ettiğine şahit olmadık. Kaybedilen kupa finalleri sonrası kupa seromonilerine çıkmamayı bir Fenerbahçe geleneği haline getirdi.
Dünya spor tarihinin en garip ve en anlamsız açıklamalarını bir çırpıda yapıverdi. Sürekli tekrarladığı “Türkiye’ye şikeyi Galatasaray getirdi” tiradından sonra, 2000 yılında Galatasaray’ın Fethullah Gülen’in dualarıyla şampiyon yaptığını söyledi.
İnsan tabii duyunca “Hakikaten bunu mu dedi?” diye birkaç saniye etrafa bakıyor, yanındakilere doğrulatmak istiyor, “Yok artık! Bunu da söylemiş olamaz” şaşkınlığını yaşıyor.
2016 Türkiye’sinde, Arsenal’i, Leeds’i, Dortmund’u filan Fethullah Gülen’in dualarıyla geçtiğini düşünen; Galatasaray’ın Hagi’nin yeteneklerine gerek duymadan Taffarel’in kaleciliğini yok sayarak, Hakan Şükür’ün golcülüğünü görmezden gelerek, Bülent Korkmaz’ın mücadelesini hatırlamayarak, sahada oynanan o harikulade futbolu hiçi sayarak, dualarla ligi sürklase ettiğini, UEFA Kupası’nı kazandığını savunan var.
Ama tabii TÜBİTAK’ta salavat projeleri, su ile çalışan cami çeşmesi projelerinin havalarda uçuştuğunu görünce, bir kulüp başkanının da, başka bir kulübün şampiyonluğunu duaya bağlaması son derece normal (!) geliyor.
Absürd bir filmde ‘kontrolünü yitirmiş bir zat’ tarafından söylense, gayet eğlenceli olacak bir açıklamanın Fenerbahçe Kulübü Başkanı tarafından yapılması, ne yazık ki eğlencenin dozunu biraz azaltıyor.
Aziz Yıldırım bu söylediklerine gerçekten inanıyorsa, -ki inandığı besbelli- yeni sezonda yapması gereken tek şey var. Hiç vakit kaybetmeden, kader arkadaşı Cübbeli Ahmet’le irtibata geçsin ve yeni sezon hazırlıklarını yapsın. Ne gerek var kamplara, bilimsel metotlar içeren antrenmanlara, milyonlarca Euro dökülen transferlere. Cübbeli Ahmet’le yeni sezon planlamasını yapıp, Şampiyonlar Ligi için ayrı, Süper Lig için ayrı, Türkiye Kupası için ayrı dua kit’leri oluştursunlar. Ya da arzu ederse, hepsinin duasını birleştirip, garantiye almak için sadece birinde geçerli olacak kombo dua hazırlasınlar.
Bu sayede hem şikâyetlerinden kurtulmuş oluruz, hem de Fenerbahçe mali yük altına girmeden başarıdan başarıya koşar!
Aziz Yıldırım’ın aynaya bakıp, “Ben nerede hata yaptım?” deme vakti geçeli çok oluyor. Zira arkasında duran taraftar da, sürekli boş sözler duyduğunun farkında. Harcanan milyonlarca Euro’ya rağmen; neden başarısız olunduğuna dair mantıklı tahliller, doğru saptamalar yapılmadığı sürece, hiçbir Galatasaray başkanına nasip olmamış başarıları görmeye devam edecektir.