Özel yetkiyle donatılıyor.
Bundan çıkan anlam şu:
-Her türlü gizli, açık bilgiye ulaşabilir.
-Herkesi sorguya çekebilir.
-İddianame hazırlayabilir.
Savcı değil ama, savcı gibi geniş yetkilere sahip.
Kendisine verilen görev gereği, yapacağı araştırma sonucunda, belki de, öncelikle Amerikan siyasetini, sonra da dünya siyasetini sarsacak önerilerle Amerikan halkının ve de Kongresi'nin karşısına çıkabilir.
Amerikan Halkı ve siyaseti kendisine müthiş güveniyor, “güven ve tarafsızlık” konusunda Amerika’da tam anlamıyla şöhret sahibi.
Federal Soruşturma Bürosu (FBI) eski Direktörü Robert Müller.
Amerika’da uzun süredir kafalarda soru işareti yaratan bir durum var.
1-Seçim kampanyası sırasında Trump ve ekibinden birileri Rus Gizli Servisi (KGB) ya da herhangi bir Rus birimi ile görüştü mü?
2-Görüşmüş ise, Ruslarla Trump’ın işbirliği nereye kadar uzanıyor?
3- Trump’ın seçimi kazanmasında Rusya’nın parmağı var mı?
Trump kabinesine aldığı bazı kişilerin Rusya ile sıkı ticari ilişkileri, bu konudaki kuşkuları daha da arttırıyor.
Trump’ın görevine başlamasından bu yana, Amerikan Halkı bu konularda huzursuz.
Üstelik, o ekipten güvenlik danışmanı Michael Flynn’ın Rusya’nın Washington Büyükelçisi ile yaptığı telefon görüşmesi hakkında yanlış bilgi verdiği ortaya çıkınca, istifa zorunda kalması, huzursuzluğu arttırıyor.
Robert Müller’in görevi Rusya ile Trump arasında bir ilişki gerçekten var mı, yok mu, onu araştırmak.
Olağanüstü bir görev.
Robert Müller 2001 ile 2013 arasında FBI’da görev yapıyor ve Direktörlüğe kadar yükseliyor. Onun öneminde FBI eski ününe ve iş bitiriciliğine yeniden kavuşuyor, modern bir kuruma dönüşüyor.
Şimdi üstlendiği araştırma görevi ise, tam anlamıyla olağanüstü, çünkü:
Eğer Trump - Rusya ilişkisi var ise ve bunu kanıtlarsa, bu Trump’ın Başkanlığa veda etmek zorunda kalmasına kadar uzanabilir.
Temsilciler Meclisi ve Senatodaki ayrı ayrı oylamalar sonucunda, Trump görevden alınabilir.
Amerikan siyasal literatüründe böyle bir olaya “impeachment” deniyor, “görevden alma”.
Başkanın görevinden alınmasının üç koşulu var:
-İhanet ederse,
-Rüşvet alırsa,
-Ağır ve vahim suç işlerse, başka kötü davranışta bulunursa.
Amerikan yasasında Başkanla bağlantılı ağır ve vahim suçun, kötü davranışın tanımı yok.
Amerikan Tarihinde üç Başkan görevden alınmanın eşiğine geliyor.
1868’de Başkan Andrew Johnson Savaş Bakanını yasaya aykırı biçimde görevden alıyor ancak, Temsilciler Meclisi ve Senatoda oylamalar lehinde sonuçlanıyor.
1972’de Nixon rakip parti Demokrat Partinin merkezini dinletiyor, bu kanıtlanıyor ancak, görevden alma süreci işlemeden Nixon kendisi Başkanlıktan istifa ediyor.
Üçüncü kişi 1990’larda Bill Clinton. Başkan olduğu sırada Monika Lewinsky ile ilişkisini yemin ederek yalanlıyor, yalanı ortaya çıkıyor, görevden alma süreci başlıyor. Temsilciler Meclisi ve Senatodaki oylamalar lehinde sonuçlanınca, Beyaz Saray’a devam ediyor.
Geçenlerde Trump FBI Başkanı James Comey’i görevden alıyor.
Şimdi iddia o ki, Trump istifa zorunda kalan Micheal Flynn olayını kapatması için Comey’e baskı yapıyor, Comey kabul etmeyince, Trump görevden alıyor. Comey’in görevden alınması kuşkuları daha da arttıyor ve araştırmayı ateşliyor.
Comey “çok şey bilen adam” olarak tanımlanıyor, Robert Müller’in onu da sorgulaması bekleniyor.
Müller’in araştırmalarının uzun sürebileceği belirtiliyor. Bu uzun süre içinde, şu bir gerçek, Trump ve ekibi hep diken üstünde olacak.
Ve Amerika dünya ile birlikte, filmlerdeki gibi, kim bilir nelere şahit olacak.
Hikayeyi bu kadar uzatıyorum ama, bize örnek, bizimle çarpıcı bir bağlantısı var, tam ters yönden bir bağlantı.
Şimdi sıkı durun ve Amerikan Demokrasisinin nasıl işlediğini bir kez daha görün.
Trump’ı belki de Başkanlığa veda etmesine kadar götürebilecek bir araştırma ile görevlendirilen, bunun için tam yetkiyle donatılan Robert Müller’i bu göreve Adalet Bakanlığı atıyor.
Ama, bu atamadan Trump’ın haberi ancak atama gerçekleştikten sonra haberi oluyor. Herkes gibi.
Bu arada, Adalet Bakanlığı Trump’a bağlı.
Bugün 19 Mayıs, bayramınız kutlu olsun.