Kız çocuklarının ilk ve orta öğrenimde okula gitme oranı 2012 yılında yüzde 98 iken... Neredeyse her kız çocuğu okula giderken...
2020 yılında bu oran yüzde 93'e düşüyor.
"Artık daha az kız çocuğu okula gidiyor."
Okula gitmeyen kız çocukları ne yapıyor?..
Ne yazık ki...
"2020 yılında 57.770 kız çocuğu, 12 - 14 yaş arasında evlendiriliyor!.."
AKP iktidarı ile birlikte "kadın - erkek eşitliği" her alanda geriliyor.
İş gücüne katılmak mı?..
"Erkeklerde yüzde 60, kadınlarda yüzde 30." İşsizlik kadınlarda daha yüksek.
Evdeki eşitlik mi?..
"Kadın - erkek arasında evde eşitlik ancak yüzde 14, Türkiye 39 ülke arasında 37. sırada."
İş yerinde eşitlik mi?..
"İş yerinde daha da kötü, orada kadın - erkek eşitliği yüzde 2 gibi, yok denecek ölçüde. Türkiye 39 ülke arasında 31. sırada."
Ya politikada?..
"Eşitliğin en kötü alanlarından biri, o endeks negatifte, eksi yüzde 12'de."
Kadın - erkek eşitsizliği için daha pek çok örnek vermek mümkün. Ama, bir ağır yara var ki...
"AKP iktidarında 7.012 kadın cinayete kurban gidiyor. Kadın cinayetlerinin önü alınamıyor."
Neden?..
Sapığın teki şu ya da bu nedenle eşini, sevgilisini, kız kardeşini öldürüyor, o katil daha sonra mahkemede "iyi hâli nedeniyle" hafif ceza ile kurtuluyor.
Ya da bir çocuğa tecavüz eden sapık, "mahkeme kararıyla", evet mahkeme kararıyla, "çocuğun rızası vardı" gibi, tüyleri diken diken eden gerekçeyle, serbest bile bırakılabiliyor.
Bugün 8 Mart, Dünya Kadınlar Günü.
Bugün sabahtan akşama kadar, duymadığımız nutuk kalmaz.
O nutukları atmaya hiç hakkı olmayanlar, kadın - erkek eşitliğinde Türkiye'yi geriye düşürenlerdir, kadın cinayetlerini önleyemeyenlerdir.
Bugün 8 Mart 2022...
"AKP iktidarındaki en yoksul 8 Mart'ı yaşıyoruz."
Dünyada rekor kıran enflasyon her gün yine rekor kıran zamlarla daha da yükseliyor. Gelirler ise, çok geride.
Türkiye'nin elli yıldır görmediği kuyrukları şimdi görüyoruz. Akaryakıt kuyruğu, ekmek kuyruğu derken, şimdi de ayçiçeği yağı kuyruğu.
Hazine ve Maliye Bakanı "Muhteşem Nebati" iyi bir haber verdiği sanıyor, açıklamasına göre, "temel gıda ürünlerinde, temizlik ürünlerinde ve otomotiv ürünlerinde tespit edilen fiyat hareketleri için inceleme başlatıyoruz."
Eyvah!..
Şimdi de, o ürünlerde sorun çıkabilir!..
Akılcı ekonomik politika yerine, hala "polisiye oyunlar", malum, "enflasyon timleri" var!..
Benzin ve mazotta zam durmak bilmiyor.
Son altı ayda benzine yüzde 141, motorine yüzde 171, tüp gaza yüzde 175, elektriğe yüzde 127 zam yapılıyor.
Çeşitli hesaplar yapmak mümkün. Hepsi de, başarısızlığın göstergesi.
Örneğin...
"2018'de tek adam rejimine geçildiğinden bu yana, elektrik fiyatları yüzde 221, doğalgaz fiyatları yüzde 141 artıyor."
Bu süre içinde dört Hazine ve Maliye Bakanı, dört Merkez Bankası Başkanı, beş TÜİK Başkanı değişiyor.
Sonuç:
Ekmek ve yağ kuyruğu bir yanda...
"Elektrik faturasını ödeyemediği için akşamları karanlıkta oturanlar... Doğalgaz faturasını ödeyemediği için kombilerini kapatanlar... Meyveyi, patatesi, soğanı taneyle satın alanlar diğer yanda."
Karanlık ve soğuk bir Kadınlar Günü!..
Benzin 20, mazot 22 lira, siz bu satırları okurken, bu fiyatlar belki geride kalmış olabilir.
AKP zamların gerekçesi olarak Rusya'nın Ukrayna'ya açtığı savaşı, dünya petrol fiyatlarının artışını gösteriyor.
Geriye dönüp, verilere bakmak mümkün, örneğin 2013 yılına. Neden 2013, çünkü bugünle benzerlik var, petrol fiyatlarındaki benzerlik.
Durum şöyle:
"2013 yılında dünyada petrol fiyatları 130 dolara çıkıyor. Dolar ise, 1.80 ile 2 lira arasında.
130 dolarlık dünya fiyatlarına rağmen, mazot 3 lira 66 kuruş.
Bugün dünyada petrol fiyatı yine 130 dolar ama, dolar 14. 20 lirada dolaşıyor.
Mazot 22 lira."
Demek ki, akaryakıttaki artış dünyadaki petrol fiyatlarındaki artıştan değil.
Dolar 14.20 lira olduğuna göre, mazotun fiyatı da, 22 lira yerine en çok 8 - 8.5 lira olması gerekiyor.
O halde neden 22 lira?..
Zerre kadar geçerliği olmayan ‘faiz sebep, enflasyon sonuç' iddiasından, izlenen bütünüyle yanlış ekonomik ve mali politikalardan dolayı.
Karanlık ve soğuk bir 8 Mart.
Kadınlarımızın daha güzel Dünya Kadınlar Günü yaşamaları umuduyla...