14 Ağustos 2001, AKP kuruluyor. Aynı gün Saadet Partisi’nden ayrılan 51 milletvekili AKP’ye geçiyor. AKP muhalefet partisi olarak Meclis’e giriyor.
10 Ekim 2001... Dönemin iktidarı DSP - ANAP - MHP koalisyonu Meclis’e “Afganistan’a asker gönderme” tezkeresi getiriyor.
AKP “hayır” oyu kullanıyor.
25 Aralık 2001... DSP - ANAP - MHP koalisyonu Meclis’e “Kuzey Irak’a asker gönderme” tezkeresi getiriyor.
AKP “hayır” oyu kullanıyor.
“Hayır” derken, gerekçesi şu:
“Irak’ın toprak bütünlüğünün korunmasına özen gösterilmiyor. Oraya asker göndermek, o bölgeye kan ve gözyaşı getirir. Türkiye’nin zararına gelişmeler olabilir”.
Önceki gün AKP iktidarı Meclis’e Suriye ve Irak’a asker gönderilmesini uzatan yeni bir tezkere getiriyor, o tezkere kabul ediliyor. “Kan ve gözyaşı” unutuluyor.
Yeni tezkerede bu, elde var bir!..
CHP tezkereye “hayır” oyu veriyor. Dün yandaş gazetelere bakıyorum:
“- CHP’den ihanet gibi Hayır,
- Teröre Taviz,
- Milli Güvenlik Hassasiyeti Yok”.
2001’de AKP o tezkerelere “hayır” oyu verirken, hiç kimsenin aklına AKP’ye “hain” demek gelmiyor. (CHP Grup Başkan Vekili Özgür Özel, 26 Ekim 2021 TBMM Tutanak, s.33).
Yeni tezkerede bu, elde var iki!..
Önceki gün AKP, MHP ve İYİ Parti oylarıyla kabul edilen Suriye ve Irak’a asker gönderilmesini uzatan tezkerede bir cümle var:
“Irak ve Suriye’deki terör örgütlerinden ülkemize bundan sonra da yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek ve kitlesel göç gibi diğer risklere karşı (...) Türkiye’nin menfaatlerini etkili şekilde korumak üzere hudut, şümul, miktar ve zamanı Cumhurbaşkanınca belirlenecek sınır ötesi harekât ve müdahalede bulunmak üzere yabancı ülkelere gönderilmesi...”
Kitlesel göç mü?..
Yıllardır Suriye’den göç alıyorsun, onlara kırk milyar dolar harcıyorsun. Yetmiyor, Taliban sonrası ülkeye Afganlar göç ediyor.
Arada nasıl bir bağlantı varsa, şimdi sınır ötesine asker gönderirken, “göçü önlemek” tezkerenin gerekçelerinden birini oluşturuyor!..
Yeni tezkerede bu, elde var üç!..
2001’de o tezkerenin kapsamı ve zamanını Bakanlar Kurulu belirliyor ama bugün aynı yetki “tek bir kişiye” bırakılıyor.
Yeni tezkerede bu, elde var dört!..
Sınır ötesine asker gönderme izninin Meclis’te uzatılması amacıyla Tayyip Erdoğan imzasıyla gönderilen tezkerede şöyle bir cümle yer alıyor:
“Milli güvenliğimiz açısından risk ve tehditler artarak devam etmektedir”.
Bu son derece ciddi bir tespit.
Tezkereye göre, güvenliğimiz açısından tehditler, üstelik “artarak” devam ediyor.
AKP milletvekillerinden ne beklenir?.. Onların iktidarının, onların genel başkanlarının tezkeresi.
Hepsinin Meclis’te tezkere görüşmeleri dikkatle izlemeleri, kürsüden yapılan bütün konuşmaları dikkatle dinlemeleri beklenir.
Öyle mi?..
Fakat:
“Bugün Türkiye’nin en önemli meselesi konuşulurken, adeta savaş yetkisi verilecekken, AKP Grup sıralarına bakın, grup sıralarına bakın!..” (İYİ Parti milletvekili Ahmet Kamil Erozan, 26.10.2021 TBMM Tutanak, s.17).
Erozan o cümleyi söylerken ne yapıyor?..
“Boş AKP sıralarını gösteriyor”.
AKP milletvekillerinin çoğunluğu görüşmeler yapılırken genel kurulda konuşmaları dinlemek yerine, kuliste sohbet etmeyi tercih ediyor. Ne görüşüldüğünü bilmeden, gelip ‘evet’ oyu kullanıyor.
Yeni tezkerede bu, elde var beş!..
Sınır ötesine asker gönderme bağlamında Suriye ile ilgili olarak ilk tezkere 2012 yılında Meclis’e geliyor ve kabul ediliyor.
2001 yılında “hayır” oyu verdiği tezkereleri AKP 2012 yılından itibaren her yıl Meclis’e getirmeye başlıyor.
2014 yılından itibaren de, benzer tezkereler Suriye ve Irak için geliyor.
“Toplamda altı, önceki gün ile birlikte yedinci tezkere”.
2014’den bu yana sınır ötesine asker gönderiyoruz ve bunu her yıl tekrarlıyoruz.
“Her yeni gelen tezkere, bir evvelkinin başarısız olduğunun ifadesi. Başarılı olunsaydı, yeni bir tezkereye gerek kalmazdı”. (Ahmet Kamil Erozan, aynı yerde).
Yeni tezkerede bu, elde var altı!..
Benzer tezkereler bundan önce hep bir yıllığına geliyor. Ve fakat bu kez tezkerenin süresi iki yıl.
Tezkere 26 Ekim 2021 günü kabul ediliyor. Süresi iki yıl sonra, 26 Ekim 2023’te sona eriyor.
Ancak, Haziran 2023’te Cumhurbaşkanlığı seçimi var.
Tayyip Erdoğan’ın bir kez daha seçilmesi artık mümkün görünmüyor.
“Nasıl oluyor da, tezkere onun görev süresini aşan bir döneme uzanıyor?..”
Kafalarda soru işareti yaratan süre konusu, muhalefet tarafından “demokratik nezakete uymuyor” biçiminde niteleniyor.
Meclis bu konuda da, iki yıl devre dışı bırakılmış oluyor.
Yeni tezkerede bu, elde var yedi!..
Tezkeredeki cümlelerden biri de şu:
“Türk Silahlı Kuvvetlerinin gerektiği takdirde, sınır ötesi harekât ve müdahalede bulunması ve aynı amaçlarla yabancı ülkelere gönderilmesi ve aynı amaçlara yönelik olarak yabancı silahlı kuvvetlerin Türkiye’de bulunması...”
Yabancı askerlerin Türkiye’de bulunması mı?.. Bu da, nereden çıkıyor şimdi?..
Hangi ülkenin askerleri Türkiye’de konuşlanacak?..
“Rus mu, Amerikalı mı?.. Kimin askeri?..”
Türk askeri yabancı askerlerle birlikte mi, Irak ve Suriye’ye müdahalede bulunacak?..
Amerikan Patriot füzeleri için mi?.. Rusya’dan satın alınan S - 400’ler için mi?.. Ne için?..
Bunun açıklaması yok.
“Yabancı askerler” lafını okur okumaz...
“1 Mart 2003... Amerikalı askerlerin Türkiye’de konuşlanmasını öngören tezkere CHP ve AKP’den 99 milletvekilinin ‘hayır’ oyu ile Meclis’te geri çevriliyor”.
Herkes için sır olan iki görüşme var.
Erdoğan’ın biri New York’ta ABD Başkanı Biden ile diğeri Soçi’de Rus Devlet Başkanı Putin ile görüşmesi.
Erdoğan o görüşmelerde onlara bu yönde söz mü veriyor ya da ne?..
Dramatik olan, 1 Mart 2003’te yabancı askere ret oyu veren AKP, bugün hiç düşünmeden buna onay veriyor.
AKP’nin yıllar içinde iktidardaki dönüşümünü, nereden nereye geldiğini gösteren çarpıcı bir örneklerden biri.
Yeni tezkerede bu, elde var sekiz!..
Meclis yurt dışına asker göndermeyi kabul ediyor ancak, vurgulanması gereken çok başka bir buluşma var.
“Bir buçuk ay önce, 14 Eylül’de Putin ile Suriye Devlet Başkanı Esad Moskova’da buluşuyor. Ardından yapılan açıklamada, Putin ve Esad ‘Suriye’de bulunan bütün yabancı askerlerin çekilmesi gerektiğini’ ilan ediyor”.
Açıklama sonrasında, Rusya, Suriye’deki Tel Rıfat bölgesinde hava sahasını kapatıyor.
Açıklamaya ve hava sahasının kapatılmasına rağmen, Türkiye nasıl oluyor da, hâlâ Suriye’ye asker göndermeyi sürdürmeyi düşünüyor?..
Yeni tezkerede bu, elde var dokuz!..
Pek çok soru işareti taşıyan, en dertli tezkere ile karşı karşıyayız.
İki yıllık süre... Yabancı askerler... Tezkere üstüne tezkere... Kapatılan hava sahası.... Önceden ‘hayır’ derken, şimdi bu tezkereleri gözü kapalı kabul etmek... “Belki de, doğru konuları dile getiriyorlar” düşüncesiyle, muhalefetin görüşlerini hiç dinlemeden...
Bir çıkmazdan öteki çıkmaza koşan AKP’nin son maceralarından biri de, bu tezkere.
CHP “hayır” oyu vererek, isabetli bir karar alıyor.