2019'dan itibaren...
"- Urfa AKP Gençlik Kolları Başkanının jakuzide halka hakaret etmesi...
- AKP Manisa İl Başkanlığına gelen bazı kadınların cinselliğe zorlandığı iddiası...
- AKP'lilerle bağlantılı çeşitli yolsuzluk iddiaları...
- İktidarın Covid salgınını yönetme biçimine dönük eleştiriler...
- Emine Erdoğan'ın çantasına ilişkin haberler...
- AKP'ye yakın bazı vakıflara yapıldığı öne sürülen bağışlarla ilgili haberler...
- İletişim Başkanı Fahrettin Altun'un Kuzguncuk'ta kiraladığı araziyle ilgili haberler...
- Çeşitli yurtlarda çocuk istismarıyla ilgili iddialar..."
Bu haberlerin ortak bir yanı var:
"Sulh Ceza Hakimlikleri tarafından bunlara erişim engeli getiriliyor."
Ne demek erişim engeli?..
Yasaklama!..
Bu haberleri kimse duymasın, o haberlerle ilgili gelişmeler gizli kalsın.
Bazı örnekleri yukarıda sergilenen haberlerin bir başka ortak yanı var:
Anılan haberler genellikle AKP bağlantılı iddialar.
2020 yılı Aralık ayında iklim değişikliği ile mücadele ve çevrenin geliştirilmesi amacıyla Türkiye Çevre Ajansı kuruluyor.
Sonrasında koylara kurulacak şamandıra ihalelerinde yetkinin Emine Erdoğan'a ait olduğu iddiaları ortaya atılıyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum yanıtlıyor:
"Çevre konusundaki hassasiyeti herkes tarafından bilinen Emine Erdoğan Bakanlığın çevre projelerine büyük destek vermektedir. Türkiye'nin en büyük çevre hareketi olan Sıfır Atık Projesi bir kadın hareketidir ve Sayın Emine Erdoğan'ın himayesinde yürütülmektedir. İftira nedeni çevre projelerine sahip çıkmasıdır.
Ajans sanki Emine Erdoğan'ın şirketi imiş gibi iftiralar ortaya atıyorlar."
Daha sonra yine Sulh Ceza Hakimliği tarafından Çevre Ajansı haberlerine erişim engeli getiriliyor.
O kadar ki...
CHP milletvekili Veli Ağbaba'nın konuyla ilgili iddialarını içeren konuşmalarının yer aldığı 66 web sitesine erişim engeli getiriliyor.
Son üç yılda erişim engeline hedef olan 26 haber sitesi var.
Engellemelerle ilgili toplam 150 yargıç kararı var.
En az 1910 web sitesi bu engellemelerden etkileniyor.
Engellenen haber sayısı 870. Bu sayı birkaç ay öncesine ait. Arada geçen zamanda engelleme sayısı artıyor.
Ortaya şöyle bir denklem çıkıyor:
"Erişim engeli eşittir sansürün yeni hâli."
Doğrudan sansür yerine, ama o sansürler de var, şimdi daha yaygın olan uygulama erişim engeli getirmek, yani:
"Haberleri yasaklamak."
Yasaklama ya da erişim engeli Sedat Peker'in iddialarıyla iyiden iyiye yaygınlaşıyor.
Engelleme boşuna değil.
"Sedat Peker'in iddialarından halkın yüzde 91'nin haberi var.
Ve halkın yüzde 78'i bu haberlerin doğruluğuna inanıyor."
Bu tespit MAK Araştırma Şirketi Başkanı Mehmet Ali Kulat'a ait.
Belki bu nedenle Sedat Peker'in yaklaşık 56 tweetine erişim engeli getiriliyor.
Ve de ortaya attığı iddialara.
On gün kadar önce Sedat Peker Sermaye Piyasası Kurulu eski Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu ve kardeşi AKP milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu'nun bir holding sahibi olan Mine Tozlu Sineren'den sorunlarının çözümü için 12 milyon lira rüşvet istediğini öne sürüyor.
İddialar daha sonra Zehra Taşkesenlioğlu'nun boşanmak üzere olduğu eşi, bir üniversite rektörü Ünsal Ban'a sıçrıyor, Ban tutuklanıyor.
Rüşvet iddiaları ortaya saçılınca, bu haberlere erişim engeli getiriliyor.
Dün erişim engeli bağlamında iki haber daha var.
Birisi yine Sedat Peker iddialarıyla ilgili. Peker'in son iddiası şu:
"Eski SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenlioğlu'nun arkasındaki güç kardeşi Zehra Taşkesenlioğlu değil, Turkuaz Medya'nın başındaki Serhat Albayraktır."
İddialar sonrasında bir gelişme yaşanıyor, Albayrak'ın avukatının başvurusu üzerine İstanbul Anadolu 3. Sulh Ceza Hakimliği:
"Serhat Albayrak'ın kişisel haklarının zedelenmekte olması nedeniyle Serhat Albayrak'ın isminin geçtiği paylaşımları konu alan haberlere erişim engeli getirilmesine karar verilmiştir."
Son rüşvet iddialarıyla harekete geçen savcılık Ünsal Ban'ı tutukluyor, sonrasında en azından şu ana kadar aynı iddialarla ilgili yasal bir gelişme yaşanmıyor. O tutuklama özel hayatın gizliliğini ihlal ettiği gerekçesiyle, boşanma kararı aldığı eşi Zehra Taşkesenlioğlu'nun şikayetine dayanıyor.
Ya rüşvet iddiaları?..
"Bu yönde adım atacak bir savcı bekleniyor!.."
Aynı günde ikinci yasaklama bir ara AKP milletvekilliği ve Gençlik ve Spor Bakan Yardımcılığında bulunan Abdürrahim Boynukalın haberlerine ilişkin.
2015 yılında Hürriyet Gazetesi basılıyor. Baskını organize eden kişi olarak Boynukalın'ın adı ön plana çıkıyor. Kendisi daha sonra iddiayı kabulleniyor. Üstelik diyor ki:
"Bunlar dayak yememiş, bizim hatamız bunlara zamanında dayak atmamak olmuş."
İstanbul Anadolu 3. Sulh Ceza Hakimliği, başvurusu üzerine, kişilik haklarının zedelendiği gerekçesi ile Boynukalın'la ilgili haberlere erişim engeli getirme kararı alıyor.
Yargı eliyle erişim engeli getirilen haberlerin hemen hepsi AKP'lilerle ilgili.
AKP yazılı ve görsel medyanın yüzde 90'nını zaten kontrol ediyor. Uzun süredir hedefi sosyal medya.
Orada bazı siteleri ya yasaklıyor ya da tek tek haberlere erişim engeli getiriyor.
"Rüşvet iddialarını, yolsuzluk iddialarını kimse araştırmasın, gerçeklerin üstü örtülsün, ülke güllük gülistanlık görülsün!.."
Toptan kontrol devam ederken, şimdi ‘perakende denetime' geçiliyor, tek tek engel bunun kanıtı.
Yalçın Doğan kimdir? Yalçın Doğan, 1965 yılında Alman Lisesi’ni, 1969’da İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesini bitirdi. Gazeteciliğe 1973 yılında Cumhuriyet’te ekonomi muhabiri olarak başladı. 1981 yılında Cumhuriyet Ankara Temsilciliğine atandı. 1989’da köşe yazarı olarak geçtiği Milliyet’te önce Yayın Koordinatörü, 1999’da Genel Yayın Yönetmeni görevlerini üstlendi. 2003’te Hürriyet Gazetesi’nde sürdürdüğü köşe yazarlığı 2015 yılında sona erdi. O tarihten bu yana T24’te köşe yazarlığına devam ediyor. Türk Dil Kurumu, Sedat Simavi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’in çeşitli ödülleri yanında, 2014’te yılın en iyi köşe yazarı, Halk TV’nin ‘Kırılmayan Kalemler’ ödülünü kazanan gazeteciler arasında yer aldı. Her biri özgün araştırma içeren IMF Kıskacında Türkiye, Dar Sokakta Siyaset, Fenerbahçe Cumhuriyeti, Savrulanlar kitapları ile anılarını derlediği Sussam Susulmaz Yazmasam Olmaz kitaplarını yazdı. Ayrıca, Komünist Enternasyonelde Faşizmin Tahlili başlığı ile yayımlanan Almanca’dan yaptığı bir çevirisi bulunmaktadır. Almanca ve İngilizce bilir. |