'Yeni İyi Parti' ne yapar?.. 'Eski İyi Parti’nin' seçmenini kazanmak

Geçen pazartesi, bir hafta önce...

İstanbul’da bir sabah kahvaltısı...

İki iş adamı ile iki serbest meslek sahibi, dört kişilik bir kahvaltı...

İş adamlarından biri beklenmeyen çıkışla, o gün için kimsenin aklından geçmeyen bir “bilgi” aktarıyor:

“Meral Akşener Altılı Masa’dan ayrılacak, daha fazla sürmez bu birliktelik”.

Büyük tahmin!..

Büyük “bilgi!..”

Bunu duyan diğerleri şaşkın:

“Neden ayrılıyor?.. Nasıl olacak?..”

Bu “tahminde” bulunan iş adamı başka bir açıklama yapmıyor, sadece “göreceksiniz” demekle yetiniyor.

Soru şu:

“O iş adamı böylesine çarpıcı bir bilgiye nasıl ulaşıyor?.. Söylediği nasıl oluyor da, üç gün sonra gerçekleşiyor?..”

Meral Akşener’in masayı devirmesinin perde arkası çok katlı bir denklem.

İyi Parti oylamalarda ne yapar? 

Masayı devirmenin pratik sonuçları var.

Bundan sonra İyi Parti artık “Yeni İyi Parti”. Nasıl bir tavır alır?..

Diyelim ki...

“Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde oylama var.

Yeni İyi Parti nasıl oy kullanacak?..

Son dört yıldır olduğu gibi, yine muhalefet ile birlikte mi?..

Yoksa, o oylamaya hiç mi girmeyecek?..

Ya da çekimser mi kalacak?..”

Ya da başka bir örnek, diyelim ki...

“Pek çok belediye meclislerinde...

Son dört yılda olduğu gibi, yine muhalefetle birlikte mi oy kullanacak?..”

Siyasi ahlak açısından olağanüstü kötü bir örnek sergileyen Meral Akşener’in Altılı Masa’yı devirmesinden sonra, “Yeni İyi Parti” milletvekilleri ayrıca, il ve ilçelerdeki belediye meclis üyeleri hangi yönde oy kullanacak?..

Dokunulmazlık oylaması

Öte yandan, AKP ve MHP nasıl tavır alacak?..

AKP ve MHP açısından somut bir örnek var.

Geçen hafta CHP milletvekili Ali Mahir Başarır ile İYİ Parti milletvekili Lütfü Türkkan’ın Meclis Karma Komisyonunda AKP ve MHP oylarıyla dokunulmazlıkları kaldırılıyor.

O kararın kesinleşmesi için Meclis genel kurulunda oylama yapılması şart.

“Konuyu Meclis gündemine getirmek yetkisi Meclis Başkanına, AKP’li Mustafa Şentop’a ait”.

Geçmişte örnekleri var, Meclis Başkanları dokunulmazlık dosyalarını bazen hemen, bazen de siyasi konjonktüre göre, hatta bir yıldan fazla bekletiyor, ancak ondan sonra Meclis’in oylamasına sunuyor.

Şentop, AKP, MHP ne yapar?  

Soru şu:

“Başkan Şentop dokunulmazlık dosyalarını Meclis’e getirecek mi yoksa, bekletecek mi?..”

Kural olarak, tek tek getiremiyor, ikisini birlikte getirmesi gerek.

“Ama, oylama ayrı ayrı, yani Başarır için ayrı, Türkkan için ayrı”.

Getirir ise...

“AKP ve MHP nasıl oy kullanacak?..

Örneğin, sadece Başarır’ın dokunulmazlığını kaldırır, Türkkan’a dokunmaz mı?..

Ya da yine ikisinin birden mi kaldırır?..”

AKP ve MHP’nin bundan sonra “yeni İYİ Parti’ye” bakışını gösterecek bir durum.

Akşener'in kodları

Dört yılı aşkın süre Meral Akşener gerçekten iyi bir muhalefet sergiliyor. Sadece söylem olarak değil, doğrudan sahaya iniyor, kent kent dolaşıyor.

“İşçiye, emekliye, gençlere, kadınlara, esnafa, her sınıftan, her gelir gurubundan insanlara birebir değiyor, onlarla diyalog kuruyor. Başarı kazanıyor, oylarını yükseltiyor." 

Dört yılı aşkın süre Meral Akşener gerçekten iyi bir muhalefet sergiliyor. Sadece söylem olarak değil, doğrudan sahaya iniyor, kent kent dolaşıyor. Gelin görün ki... Bütün bu kazanımlar, siyasi yol arkadaşlarına ağır suçlamalar eşliğinde, gözü dönmüş biçimde yaptığı açıklamayla bir anda sıfırlanıyor. Masayı devirirken, geride:

“-Siyasi işbirliği açısından müthiş güvensizlik,

-Liderlik açısından büyük beceriksizlik, partisi üç parça,

-Siyasi ahlak açısından yalanlar ve aldatmacalar bırakıyor." 

Onun içindir ki, siyasi geçmişi ile ilgili sosyal medyada pek çok örnek dile getiriliyor.

Onun içindir ki, Süleyman Soylu’nun bir ay önce Aydın’da ,“Kiminle bir araya geldiyse, onu satmıştır, hiç güvenilmez” sözü sosyal medyada yoğun biçimde dolaşıyor.

Sayılan olumsuzluklar ne yazık ki, Akşener’in kodlarına dönüşüyor.

Ama, asıl kodu sürekli eleştirdiği, “ucube” diye nitelediği otoriter rejimin değişme ihtimalini tehlikeye atmasıyla zirveye ulaşıyor.

Bundan sonra ne yapar? 

Masayı devirirken, yine bir siyasal ahlak çıkmazı olarak, başka bir partinin iç işlerine karışarak, “Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’na adaylık çağrısında” bulunuyor.

Bu plan bir kaç saat içinde çöküyor, iki belediye başkanı da çağrıyı geri çeviriyor.

Akşener’in Cumhurbaşkanı adaylığında başka planı var mı, şu anda belirsiz.

Daha önemli olan, “Yeni İyi Parti’nin” bundan sonraki siyasal konumu.

Söylediği bunca ağır eleştirileri unutarak, AKP - MHP ittifakına mı dönecek?..

Ya da yine olağanüstü bir çarkla, yeniden Altılı Masa’nın kapısını mı çalacak?..

Kaldı ki, çalarsa, onlar kabul edecek mi?..

Her bir soru Akşener açısından yeni çıkmazlara işaret ediyor. Siyasi ömrüne soru işaretleri ekleniyor.

Bunların ötesinde, ortada iki sonuç var:

Bir, “Yeni İyi Parti’nin” içi karışıyor, pusuda bekleyen Koray Aydın’a gün doğuyor.

İki, bin türlü güçlükle elde ettiği oyları muhtemelen eriyor.

Beşli Masa rahatladı 

Altılı değil, artık “Beşli Masa...”

Bugün Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığının açıklanmasıyla birlikte...

Beşli Masa yeni bir yol haritası çizmeye hazırlanıyor.

“Öncelikle İyi Parti’den ayrılan oylara sahip çıkmak.

Ardından Emek ve Özgürlük İttifakına açılmak, HDP’nin de yer aldığı o ittifaka." 

İyi Parti artık “Yeni İyi Parti” niteliği ile nerede olursa olsun, özgül ağırlığını kaybetmiş görünüyor.

Ama, seçmeni...

“Seçmenini kazanmak şart”.