Londra
Çek Petr Ludwig ve Aneta Kernova 3,5 dakikalık video ile dünyaya seslendi.
Maske takın!
Eğitim amaçlı hazırlanan video o kadar başarılı oldu ki bütün dünyada hızla yayıldı.
2012 yılında dünyada en çok satan yazar unvanına sahip Ludwig'in senaryolaştırdığı çağrıyı arkadaşı ve aktrist Aneta Kernova
başarılı bir şekilde oynadı.
Kısa süre içinde 3,5 dakikalık bu video viral olarak yayıldı. CNN dahil pek çok mecrada yayınlandıktan sonra YouTube'da 4 milyon üzerinde izleme aldı.
Videoyu hazırlayan iki genç insan bu kampanyayla tüm dünyanın gündemine maske takmanın ne kadar faydalı olduğunu gösterdi.
Hatırlayın, virüsün ilk günlerinde WHO (Dünya Sağlık Örgütü) dahil pek çok otorite yüz maskesini bir zorunluluk olarak görmüyordu.
Hasta kişilerin ve bakıcılarının kullanmasını yeterli buluyorlardı.
Dün ABD'de maske takılması Beyaz Saray Sağlık yetkilileri tarafından da tavsiye edildi.
Niye tavsiye derseniz, bence kimsenin elinde yeteri kadar maske maalesef yok, o yüzden de tavsiye olarak devam ediyor.
Bu viral kampanyanın ardından Çek Cumhuriyeti'ndeki iş yerlerinde ve evlerde hızla yüz maskeleri dikilmeye başlanmış.
Konu bilim dünyasının ve Çek Başbakanı Andrej Babis'in de desteğiyle hızla yayıldı.
Herkes diktiği yüz maskeleriyle sosyal medyada paylaşımlar yaptı.
Böylece, sokağa maskesiz çıkmama trendi, virüsün yayılım hızını kontrol altına almalarını sağladı. Bunun üzerine Babis, attığı tweetlerle tüm dünya liderlerine çağrıda bulundu.
Maske takma tavsiyesi aşamasına geçen ABD'de 3M'in ürettiği tüm maskelerin Kanada ve bazı Latin Amerika ülkelerine ihracatının durdurulacağı açıklandı.
Maske kullanmaya ilişkin bilimsel tartışmalar süredursun, ben kişisel tercih olarak maskesiz dışarı çıkmıyorum. Koruyucu olduğunu düşündüğümüz en küçük ihtimale bile ihtiyacımız var.
Halkın paniğe kapılıp maske alma isteği ile sağlık çalışanlarına yetersiz kalan maske sayısı, moda markalarının boş atölyeleri için bir fırsat yarattı. Prada, Armani, Gucci, Zara, HM, Türkiye'de LCW gibi markalar üretime başladı. Profesyonel yüz maskesi üretmek bir uzmanlık istese de tekstil şirketleri profesyonel olmayan, halkın kullanabileceği yüz maskesi üretiyor, böylece sağlık çalışanlarına daha çok gereken profesyonel maskelerin bulunmasını kolaylaştırıyor.
Milyonlarca maske nisan ayının ilk haftası İngiltere'ye geliyor. Onlar gelene kadar
size Kate Hudson'ın Instagram paylaşımından bir öneri, şimdiden 2 milyon izlemeyi geçti bile.
Hadi biz de kendi maskemizi kendimiz yapalım, basit bandanalarla yüzümüzü kapamak bile bir önlem! Maskesiz dışarı çıkmayalım.
"Ben seni korurum, sen beni korursun."
Kendi maskenle sosyal medyana post, koy hadi!
Ekranların başında oturup evde kaldığımız bu dönemde hepimiz bolca televizyon izliyoruz ve pek çok reklam filmini de görüyoruz. Kantar araştırma şirketinin dünyada 35 bin kişi ile yaptığı araştırmaya göre;
"Reklam yayınları kesilmeli" diyenler yüzde 8, "İçerikleri önemli" diyenler yüzde 42.
"Reklamlarda şakayı kaldıramayız" diyenler de var ki, uyarılarına kulak vermek önemli.
Kriz dönemlerinde müşterilerin algılarında büyük bir hassasiyet oluşuyor,
sadece bütçeleri etkin yöneterek markayı ayakta tutmak zor, aynı zamanda toplum duyarlılıklarını da iyi hissedebilmek lazım.
Sevgili Fatoş Karahasan'ın Dünya gazetesinde yayımlanan yazısında, Gallup araştırma şirketinin paylaştığı çarpıcı datalar var. Gallup'un başkanı Kancho Stochyev, "yeni dünya düzeninde güçlü hükümetlerin geri döneceğinden bahsetmiş, korkularımız bizi hükümetlerin kararlarına sadık olmaya ve onlara güvenmeye itmiş."
Virüs geçene kadar bireysel özgürlüklerimizden vazgeçme oranlarımız oldukça yüksek. En yüksek oran yüzde 95 ile Avusturya, hemen arkasından Makedonya ve Hollanda geliyor. Bu krizde en çok korkanlar ise İtalyanlar olmuş.
Dünyadaki tüketim salgınının zayıflayacağı kesin ama eğlence bence bitmeyecek.
Korku içinde evlere kapandığımız şu günlerde bile eğlenmeye zaman harcamak
istiyoruz. Birbirimize en yakın olmayı istediğimiz şu günlerde birbirimizden uzak durmaya çalışıyoruz. Konuşmak, sarılmak, paylaşmak, endişe ve kaygılarımızdan birlikte çıkmak istiyoruz.
Elimizdeki telefonlarla dünyanın öbür ucunda takip ettiğimiz insanlarla aynı duygu havuzunda olduğumuzu bilmek biraz hafifletiyor kaygılarımızı.
Takip ettiğimiz whatsapp gruplarından, izlediğimiz videolardan her gün yeni şeyler öğreniyoruz.
Dünyanın her yerinde ve eş zamanlı olarak iletişim içinde olmayı…
Aynı acıyla kavrulmayı…
Aynı kaygıyla uyumayı…
Aynı habere uyanmayı öğrendik. Her uyandığımız gün yeni bir gün, şu aralar öyle gelmese de uyandığımız günlere sağlıkla sarılalım, diyorum ve size bu hafta için dünyadan bazı influencer önerilerinde bulunuyorum.
Sağlıkla kalın.
Spor için önerilerim
Şefler arasında başarılı iki kadın
Benim gibi eve ve mimariye meraklı iseniz işte birkaç sayfa
Ve bir de kuaför sayfası