İyi Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale, kurdaki artışı, "Durumu Cemal Süreyya’yı anarak özetleyelim. Erdoğan başkan, hayat kısa, dolar uçuyor" açıklaması ile yorumladı.
İyi Parti Kalkınma Politikaları Başkanı Ümit Özlale, Merkez Bankası’nın faiz indirimi kararını ve karar sonrasında dolar kurundaki dalgalanmayı değerlendirdi. Özlale'nin yaptığı açıklama şöyle:
"Sayın Cumhurbaşkanı’nın sadece kendine biat edip akıldışı teorilerini hayat geçirsin diye atadığı Merkez Bankası yönetimi sayesinde, dolar kuru biz bu programa başlarken 9,5 şu anda da 9,60 seviyelerinde. Eylül başından bugüne ülkemizin dış borç stoku 540 milyar TL, bir yıl içinde ödememiz gereken dış borç ise 212 milyar TL arttı. Her birimiz en az iki asgari ücret kadar borçlanmış olduk. Artan risk primi sayesinde 200 milyar dolarlık dış finansman ihtiyacımızı karşılamak çok daha maliyetli oldu. Artan risk primi ve enflasyon beklentilerinde bozulmayla beraber Türk lirasının itibarı iyice zedelendi. Eylül başından bugüne 5 yıllık tahvil faizleri 330 baz puan, 10 yıllık tahvil faizleriyse tam 410 baz puan arttı.
Bu yönetimin bütün başı bozukluğuna rağmen Türk lirasına güvenmeye devam eden yerli ve yabancı yatırımcı, bu güvenin adeta bedelini ödedi. Kazanan Sayın Cumhurbaşkanına inanıp Türk lirasına güvenen yatırımcı olmadı ama onun yerine parasını dövizde, altında, kripto varlıkta yani Türk lirasından başka her şeyde tutan oldu. Afganistan para birimi bile Türk lirası karşısında değer kazandı.
Ekonomide tek bir faiz olmadığını bir türlü anlamayan ya da anlamak istemeyen Merkez Bankası yönetimi herhangi bir güven tesis etmeden faizleri indirince kredi faizleri inmedi. Döviz borcu olan firmaların bilançoları darmadağın oldu. Ama ne firmalar ne de vatandaşımız daha ucuz faizle krediye erişemediler.
Enflasyon dengeleri TÜİK’in bütün sansürlemesine rağmen iyice bozuldu. Akaryakıtın, doğalgazın, elektriğin, otoyol ücretinin doğrudan kura endeksliyi, tüketim sepetindeki ürünlerinin çoğunun doğrudan ya da dolaylı yoldan kura bağlı olduğu ülkemizde TL’deki bu değer kaybı en çok dar gelirli vatandaşımızı vurdu, vurmaya devam edecek. Biz hesabı gösterince kızıyorlar. Varsın gerçekleri görmezden gelmeye ve bize kızmaya devam etsinler. AK Parti’nin sürekli kötülediği 99-2002 döneminde Anayasa kitapçığı krizine kadar TL yüzde 44 değer kaybetmiş, kitapçık krizinden 2002 seçimlerine kadar da Türk lirasındaki değer kaybı yüzde 59 olmuştu. Sayın Cumhurbaşkanı’na yetkiyi verdiğimiz etkisini de fazlasıyla gördüğümüz bu yönetim sisteminde Türk lirasındaki değer kaybı tam tamına yüzde 52,4. Durumu Cemal Süreyya’yı anarak özetleyelim. Erdoğan başkan, hayat kısa, dolar uçuyor."
Kaynak: ANKA