Aydan Taş, ekranların fenomenleşen dizisi Karadayı’da Aysel karakteriyle şu an dikkatleri çekiyor. BKM ve Çok Güzel Hareketler Bunlar ile hayatımıza giren Taş ile hem rolünü hem de oyunculuğa başlama hikâyesini konuştuk.
Aydan Taş’ı Çok Güzel Hareketler Bunlar’dan beri zevkle takip ediyorum. Ekran enerjisi yüksek olanlardan… Karadayı’daki kuaför Aysel ile de onu mutlaka izlemenizi salık veriyorum.
Oyunculuğa başlama hikâyeniz oldukça ilginç, BKM’de çalışan ablanız vasıtasıyla olmuş… Bahseder misiniz?
Ablamın BKM'de çalıştığı dönemler, BKM'nin bütün oyunlarını defalarca bıkmadan izliyordum; Bütün ekiple tanışmıştım. Hatta “geldi kadrolu seyircimiz “ diye karşılarlardı beni J Kuliste oyun sonrası Yılmaz Hocayla sohbet eder onu hayranlıkla dinlerdim. Üniversite bittikten sonra, BKM'nin muhasebe departmanında çalışma teklifine tereddüt etmeden “Evet” dedim. Benim için iyi bir fırsattı ve böylelikle tiyatro, sinema konusunda işinin ehli olan güçlü bir kaleye içten sızmış olacaktım 4 ay sonra Yılmaz Hoca'nın (Erdoğan) bir atölye kuracağını duydum. Tüm oluşumu takip ediyordum; onlar ofiste oluşumdan bahseden toplantılar yaparken, ben o alanda başka bir şeyle ilgileniyormuşum gibi yapıp hayranlıkla ve heyecanla onları dinliyordum. Sonra 2002 yılında atölye kuruldu. Gidip de "ben de katılacağım" deme cesaretim yoktu aslında. İlk gün çok alakasız bir bahaneyle atölye çalışmalarının olduğu yere gittim; tanışma dersiydi. En arkada hayranlıkla ve tebessümle olanı biteni izliyordum. Sonra Yılmaz Hoca bir anda beni gösterip "evet, seni tanıyalım" dedi. Önce algılayamadım, arkama falan baktım: “Ben mi? Beni tanıyorsunuz Aydan ben" dedim. Meğer herkes gibi Yılmaz Hocada içten içe neyi istediğimi biliyormuş. İşte hayatımın mucizesi gerçekleşiyor diyerek seceremi 10 saniyede ortaya döktüm.
Böylelikle BKM maratonum, 2002 yılında Demet Akbağ, Tolga Çevik, Altan Erkekli, Bican Günalan, Zerrin Sümer ve Yılmaz Erdoğan gibi muhteşem isimlerin öğrencisi olarak başlamış oldu.
İktisat okumanız biraz aile baskısıyla oldu diyebilir miyiz, pişmanlık yaşadınız mı keşke oyunculuk okusaydım vb şeklinde?
Baskı değil de babamla yaptığımız karşılıklı anlaşma sonucu gelişti her şey. Klasik hikayeyi bilirsiniz; siz konservatuar hayalleri kurarken, aileniz "altın bilezik" yerine geçecek bir mesleğe yönlendirir sizi. onun iktisat okuyan bir kızı oldu; ben de daha sonra alacağım tüm kararlar için sonsuz destek sözü aldım ondan. Üniversitede hangi bölümde okursanız okuyun, kendi ilgi alanlarınızı keşfederek onlara daha fazla zaman ayırabiliyorsunuz. Ben de seçmeli olarak oyunculuk derslerine katılıyordum; tiyatro grubumuzla oyunlar çıkarıyorduk. Yani pişmanlıkla okumadım asla. Şimdiyse istediğim işi yapıyorum.
Karadayı gibi fenomenleşmiş bir dizide ‘Kuaför Aysel’ karakterini canlandırmak neler hissettiriyor?
Karadayı’nın Tanıtımları ilk çıktığında, yapım şirketini, sevdiğim ve izlemekten keyif aldığım oyuncu kadrosunu, yönetmenlerini görünce iç geçirmişliğim olmuştu. İyi iş, İyi ekip, ekrana yansıyan güzel enerji. Aysel karakterini okuduğumda ben bununla çok iyi anlaşır ve çok eğlenirim dedim. Aysel Belgin’in ( Funda Eryiğit ) yanında çalışan, ona özenen, Karadayı’ya hayran ve kendi hayal dünyasında yaşayan bir kız . Aysel gibi biriyle tereddüt etmeden arkadaş olabilirim. Bizim Aysel’le enerjimiz çok örtüşüyor. İçimiz dışımız bir, dünyalarımız farklı.
Dönem işi olması heyecanlandırdı mı sizi?
80 kuşağıyım ben ve bir anda kendimi 70’lerin içinde buldum J Karmaşık bir his. hiç ait olmadığınız, yaşamadığınız sadece o dönemi yaşayan insanlardan duyduğunuz yada kitaplardan okuduğunuz zamanın için de buluyorsunuz kendinizi. O döneme ait kostümleri giyip, saçlarım o döneme ait yapılınca “Beni hangi yıla götürmek isterseniz ben orada kendime ait bir köşe bulurum sanırım “ dedim, mekanlar, aksesuarlar, kostümler, saçlar. Büyüleniyor insan.. .
Karadayı seti nasıl geçiyor? Stresli mi keyifli mi yorucu mu?
Yorucu ve stresli bir iş yapıyoruz elbette ki. ama çalıştığınız ekiple set içinde ve dışında eğlenebildiğiniz sürece işin stres ve yorucu kısmı tamamen keyif almaya dönüşüyor. 100 bölüm çekmek bu zamanda herkese nasip olmaz. Buda yapılan işin ve ekibin başarısını ortaya koyuyor zaten. Çok mutluyum ve keyfini çıkarıyorum.
Kenan'a hayran olmak için 'Aysel' olmaya gerek yok demişsiniz, Kenan İmirzalioğlu ile çalışıyor olmak nasıl?
Aysel, Karadayı’ya hayran bir kız. Karadayı gibi Kenan da güzel yüreği olan biri . Karşılıklı oynadığımız sahnelerde çok rahatım. Çok eğlenceli, çok destek oluyor. Bu işte onun tecrübelerinden payıma düşeni almak için uğraşıyorum.
BKM ve 'Çok Güzel Hareketler Bunlar' ekibinin sizin için önemini birkaç cümle ile anlatmanızı istesem?
Emeklemeye başlayıp yürüme konusunda cesaretlendirildiğim yer BKM Mutfak. Bizim Mutfak mizah açısından nefis lezzetlerin olduğu bir komedi topluluğuydu. Biz sistemdeki çarpıklıklara farklı bir bakış açısı ile alaycı bir yorum getirmeye çalıştık. Adı Mutfak olan küçük bir sahnede sevgiyle ve inanarak başladık bu işe. Sadece oynamanın yeterli olmadığını, yazmayı, yazdığını yönetmeyi öğrendik. İyi bir ekip olduk, her gün çalıştık, her gün sahneye skeçler koyduk ve bu projeyi televizyona taşıyıp 4 yıl boyunca keyifle gerçekleştirdik. Biz hala birbirinden kopmayan, projelerimiz hakkında fikir alışverişinde bulunan, bir telefonla bir araya gelen Yeşilçam’ın Hababam Sınıfı gibiyiz(gülüyor)
Yılmaz Erdoğan ile ‘Organize İşler’ ve ‘Neşeli Hayat’ filmlerinde yer aldınız. Nasıl bir duygu Yılmaz Erdoğan ile aynı film setini paylaşmak?
Farklı bir tecrübe. Onun setinde, ondan öğrendiklerinizi ona aktarıyorsunuz. Bu tatlı bir heyecan. Yılmaz hoca iyi bir yönetmen, iyi bir senarist ve oyuncu olmasının dışında çok iyi bir oyuncu koçu. Bazen sizin bile keşfedemediğiniz bir yönünüzü ortaya çıkarıyor ve en iyisini alana kadar öğretmekten vazgeçmiyor. Bu işe gönül veren birinin başına gelebilecek muzice bir isim Yılmaz Erdoğan. Bu hayattaki en büyük şansım diyebilirim. Neden istemeyeyim? Onun bilgi ve tecrübesinden öğreneceklerimin sınırı yok.
Hadi İnşallah’tan sonra yeni sinema projeleriniz olacak mı yakında?
“Set hazır. 3-2-1 Kayıt “ demeden gelen projelerle ilgili net olarak konuşmamak gerekiyor sanırım J Hepimiz için sürpriz olsun . Hadi İnşallah diyebiliyorum sadece J
Oyunculukla ilgili yapmak istediğiniz neler var?
Ben bu işte henüz çırağım. Bunun daha Kalfalık ve ustalık kıdemi var. Uzun bir yol bu. Ben sadece bu işi; seviyorum, İstiyorum, çabalıyorum ve öğreniyorum. Gerisini zamana bırakıyorum.
Kendinizi nasıl tanımlarsınız?
İşte en korktuğum soru. Oynadığım bir rol değil ki, özelliklerini sıralayayım. :) Sağlıklıyım , huzurluyum, seviyorum , seviliyorum. Yani Mutluyum. Hiç gitmek istemediğiniz bazı doktor randevuları vardır ya; işte oraya giderken yanınızda götürmek isteyeceğiniz kişi olabilirim. Yanlış anlaşılmasın, tam bir kötü gün dostuyum gibi iddialı laflar etmiyorum. Sonuçlar iyi çıktığında sizinle en çok eğlenecek kişi de benim.