İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Altılı Masa’dan neden kavga ederek ayrıldı?
Neden CHP’nin içine müdahale edercesine Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu’nu aday olmaya çağırdı? Akşener düne kadar Kemal Kılıçdaroğlu ile geliştirdiği hukuku “Sülaleme Sayın Kılıçdaroğlu’nu çocuklarıyla beraber vasiyet ettim. Başlarına bir şey gelirse bendedir, bizdedir" sözleriyle anlatırken bugün neden CHP lideri için “Kişisel hırslar, kişisel ajandalar, küçük hesaplar” gibi ağır ithamlarda bulundu? Neden bir krizden dönüş için pay bırakmadı? Neden köprüleri yakarak gitti? İyi Parti içindeki bazı milletvekilleri için bile “şok” etkisi yaratan masayı terk kararı Akşener’in taktiksel değil stratejik bir karar verdiğini gösteriyor.
Zira Kılıçdaroğlu’nun adaylığı durumunda İyi Parti’nin 4-5 puan kaybederek daha az vekil çıkardığı gerekçesine sığınması da ikna edici değil. Çünkü bu durumda daha çok ay kaybetme olasılığı yüksek.
Devleti bilen, bürokrat geçmişi olan, Akşener’in başdanışmanı Aytun Çıray’ın, çözüm sürecinin önemli aktörlerinden eski HDP milletvekili Sırrı Süreyya Önder’in Halk TV’deki konuşmasından sonra yaptığı çıkış asıl işareti vermişti. Aytun Çıray, HDP’de artık resmi hiçbir görevi olmayan Sırrı Süreyya Önder’in Meral Akşener'in kullandığı 'kazacanak aday' ifadesini eleştirmesini “Türkiye üzerine yeniden büyük oyun” diye yorumlamıştı.
Akşener’in tasfiye edilmek istendiğini savunun Çıray, “Türkiye’nin yeniden inşasını Kürtçü politikalar üzerinden şekillendirmek isteyen dış güçler ve içerideki uzantıları.. Yeni bir 'Çözüm Süreci'nin önünde bir engel olarak gördükleri İYİ Parti ve Sayın Meral Akşener’i tasfiye etmeye çalışıyorlar. Bunun için Sayın Akşener üzerinde dezenformasyonlarla şüphe uyandırmaya çalışıyorlar. O kadar ki; Her an AKP ile görüşerek ana kurucularından biri olduğu Millet İttifakı’nı dağıtacağına dair şerefsizce ve onursuzca yalanları WhatsApp ve sosyal medya alanlarından yayıyorlar" demişti.
Akşener’in Altılı Masa’nın aday açıklamasının yapılacağı pazartesi gününü beklememesi, Mansur Yavaş ya da Ekrem İmamoğlu’nun kendisiyle birlikte hareket edebileceği riskini alması, bir stratejinin parçası gibi duruyor. Akşener’in Altılı Masa’yı terk etmesi, yeniden inşa mı, restorasyon mu stratejisine denk düşüyor. Akşener ve İyi Parti, Türkiye’nin temel fay hatlarındaki biriken enerjiyi toplumsal barışla çözme siyasetine arasına mesafeyi koymuş oldu. Kılıçdaroğlu ne diyordu; “5’li çeteden hesap soracağım, toplumu barıştıracağım...”
Zaten dünkü konuşmasında da Akşener, Cumhuriyet’in kurulduğu 100 yıl öncesine gönderme yaptı. Akşener’in konuşma metninin açıklamadan kısa bir süre sonra servis edilmesi de, siyasi bir kırılmaya neden olacak bir metnin önceden hazırlandığı izlenimini verdi.