TCDD’de (Türkiye Devlet Demiryolları İşletmesi) uzun yıllar genel müdürlük görevinde bulunmuş olan AKP Erzincan Milletvekili Süleyman Karaman "Yap- işlet- devret (YİD) projelerini fazla eleştirmeden sahip çıkalım” demiş. Karaman bu ifadeyi TBMM KİT Komisyonu’nun son toplantısında kullanıyor. Son toplantıydı çünkü14 Mayıs seçimlerinde TBMM de yenileneceği için, Meclis komisyonları yeni siyasi kompozisyona göre yeniden şekillenecek.
Tutanakları okudum. Geçen salı yapılan son KİT Komisyonu toplantısında, müzakere edilen kurumlardan biri olan TCDD de enine boyuna konuşuluyor. Müzakerelerde 2016 yılından bu yana Cengiz-Limak-Kolin’in işlettiği Ankara YHT Garı’na geniş bir zaman ayrılıyor.
Bilen biliyor ya, Ankara YHT Garı, içinde döviz bazlı yolcu garantileri yer alan19 yıl 7 aylık bir YİD sözleşmesi ile işletiliyor. Yıllar itibariyle planlanan yolcu sayısının gerçekleşmemesi ise Hazine’nin zararı anlamına geliyor. Bu gar, tasarlanırken hesap edilen YHT hatlarının bir türlü (!) bitirilemeyişi nedeniyle tam kapasiteye ulaşamıyor.
CHP İzmir Milletvekili Atila Sertel’in KİT Komisyonu tutanaklarına yansıyan konuşmasına göre Ankara YHT Garı için hedeflenen yolcu sayısındaki sapma, yüzde 86,33.
TCDD ile Cengiz-Limak-Kolin şirketinin kurduğu ATR şirketi arasındaki sözleşmeye göre, yolcu başına 1,5 dolar artı KDV yolcu garantisi üzerindeki rakamlar için yarım dolar artı KDV ödeme yapılıyor. Sertel şöyle diyor:
“Ankara YHT garı çıkışlı 30 Ekim 2016-29 Ekim 2017 tarihleri arasında 2 milyon 207 bin 230 yolcu üzerinden 3 milyon 662 bin 265 dolar artı KDV ödeme yapılmış. 2017 30 Ekim ile 2018 arasında 2 milyon 497 bin 861 yolcu üzerinden 3 milyon 833 bin 737 dolar artı KDV Mayıs ayında ödeme yapılmış. 5 milyon yolcu garantisine karşılık 7,5 milyon dolar Mayıs 2021’de ödeme yapılmış. Yani yolcu sayısının 8 milyon olmasına karşılık gerçekleşen yolcu sayısı 1 milyon 93 bin 790. Aradaki farkı Hazine garantisi karşılıyor. ‘
Ankara YHT sözleşmesinin koşullarını döviz bazlı garantileri beş yıl önce kamuoyuna ilk kez duyurdum. 5 Haziran 2018 tarihinde Cumhuriyet gazetesinde yayımlanan yazıda yıllar itibariyle verilen garantilerin tablosu yer alıyor.
Sertel, salı günü yapılan KİT Komisyon toplantısında sözleşmeye atıfta bulunarak, 2021 için şirkete garanti edilen ödeme tutarı nın14 milyon 600 bin dolar olduğunu söylüyor. Yanısıra şirkete185 mağazalı bir AVM, 140 odalı bir otel, 2500 araçlık bir otoparkın işletmesi verildiğini de anımsatıyor. Kılıçdaroğlu’nun son söylemlerinden yabancısı olmadığımız şu öneriyi getiriyor:
“Yani burada Hazine’nin gerçekten döviz stokundaki sıkışıklığı da göz önünde tutulmalı ve Ankara YHT garının YİD modelindeki aksaklıkların giderilerek bir an önce ve bence TCDD’ye geri dönmesi için çalışma yürütülmeli.9969 Çünkü zarar giderek büyüyecek gibi geliyor. “
Sertel’in konuşma ve eleştirilerine eski genel müdür Karaman’ın iktidar milletvekili sıfatıyla verdiği yanıt, savunma psikolojisi yansıtıyor. Hızlı tren işletmeciliği yapan ülkelerde 24 saat işletmede olan modern hızlı garları olduğunu belirtiyor. Başkente yakışan bir prestij garı olması için çalışıldığını söylerken neden YİD modelinin tercih edildiğini de şöyle ifade ediyor:
“O günkü şartlarda öz kaynakla yapmak yerine daha ekonomik, daha verimli olan YİD modeliyle yapımına karar verildi. (…) O günkü maliyeti 235 milyon dolar olan garın YİD modeliyle açık ihalesi yapıldı. Sonuçta gerçekleşen yatırım miktarı 252 milyon dolar olmuştur. İlk iki yılda yolcu garantisi karşılanmış, daha sonraki yıllarda ise pandeminin de etkisiyle yolcu garantilerinde bir sapma olmuştur. Yakın zamanda Ankara-İstanbul, Ankara-Afyon, Manisa-İzmir, Ankara-Sivas, Ankara-Konya-Karaman devreye girip tam kapasiteyle çalışınca yolcu garantileri tutacak daha verimli hale gelecektir. Kamulaştırmaya gerek kalmayacaktır.
Görevdeyken meydana gelen 41 kişinin öldüğü Pamukova faciası dolayısıyla istifayı düşünmeyen Karaman, YİD projelerinin bu ülkenin “geleceği” olduğu görüşünde. Bu projelerin çocuklarımızı borçlandığı görüşüne de katılmadığını söylüyor. Komisyon’daki konuşmasında gerekçesini şöyle anlatıyor:
“Şu grafiğe baktığımız zaman 2024 yılında kâra geçecek ve 2030 yılından itibaren de her yıl 2,5 milyar dolar kâr gelecek, ülke artık altyapıların yapımı için para ayırmayacak. Bazı konuşmalarda diyorlar, işte ‘Çocuklarımızı borçlandırıyoruz.’ Hayır ben gördüm, çocuklarıma da sordum, onların geleceğini garanti altına alıyoruz. Onun için YİD projelerini çok fazla eleştirmeden onlara sahip çıkmamızı istiyor, teşekkür ediyorum.”
Karaman’ın bütçeyi onlarca proje üzerinden rehin alan YİD’i geleceğimiz olarak gören anlayışı Nasrettin Hoca’nın borçlusuna dikenlere takıla pamuklar üzerinden yaptığı hesaba ne kadar da benziyor.
Çiğdem Toker kimdir?Çiğdem Toker, Diyarbakır'da doğdu. Denizli Lisesi'nden mezun oldu. Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi'ni bitirdi. Gazeteciliğe üniversite öğrencisiyken Anka Ajansı'nda başladı. Günaydın, Ankara Ulus gazetelerinde, Nokta dergisinde stajlar yaptı. Anadolu Ajansı'nın sınavlarını (1988) kazanarak, adliye, Devlet Güvenlik mahkemeleri (DGM), yüksek yargı muhabiri olarak çalıştı. 1990-1993 yıllarında haftalık Ekonomik Panorama dergisinde; sonrasında da kesintisiz 15 yıl Hürriyet Gazetesi Ankara Bürosu'nda ekonomi muhabiri olarak görev yaptı. Burada maliye, vergi, özelleştirme, enerji, rekabet politikalarını izledi. 1994 ve 2001 ekonomik krizlerini, IMF ile ilişkileri, kriz kapsamında çıkarılan kanunların TBMM'deki yasama süreçlerini haberleştirdi. Çeşitli ülkelerde Türkiye'nin taraf olduğu uluslararası toplantıları muhabir olarak takip etti. Habertürk gazetesinin ilk Ankara temsilcisi olarak gazetenin Ankara bürosunu kurdu. İstifa ederek ayrıldı. İnternet gazetesi T24'ün ilk yayınlarında OECD'nin "Futbolda Kara Para Aklama" raporunu konu alan dizi yazısıyla yer aldı. Köşe yazarı ve Ankara Temsilcisi olarak çalıştığı Akşam gazetesinden, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'nun (TMSF) el koyma sürecinde kendi isteğiyle ayrıldı. 2013-2018 yılları arasında Cumhuriyet gazetesinde köşe yazarlığı yaptı. Gazetenin sahibi konumundaki Cumhuriyet Vakfı yönetimi değiştikten sonra kendi isteğiyle ayrıldı. 2018'de katıldığı Sözcü gazetesindeki yazılarına 2022 Kasım ayında ‘küçülme' gerekçesiyle son verildi. Fox TV kanalında yayımlanan "Orta Sayfa" adlı haber programında yorumcu olarak yer alıyor. Eleştirel finans haberciliği olarak da tanımlanan yazıları hakkında kimileri astronomik, çok sayıda manevi tazminat davası açıldı. Konusu bir imar haberi olan yazısı hakkında hapis cezası istemiyle yargılandı. Kamu ihaleleri ve şirketleri konu alan çok sayıda yazısı da Sulh Ceza hâkimlikleri kararlarıyla erişime engellendi. Kitapları - Adım da Benimle Beraber Büyüdü- Abdüllatif Şener, Doğan Kitap, 2008 - "Türkiye'de Sağlıkta Kamu Özel Ortaklığı - Şehir Hastaneleri" kitabına makale katkısı, İletişim Yayınları, 2018 - Kamu İhalelerinde Olağan İşler - Tekin Yayınevi, 2019 Ödülleri - İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi "En Başarılı İktisat Muhabiri Ödülü" (1995) - Sabah Gazetesi "Muammer Yaşar Bostancı Haber Yarışması Büyük Ödülü" (1997) - Türkiye Ziraat Odaları Birliği "Basında Tarım Ödülü" (2000) - Milliyet Gazetesi "Abdi İpekçi Barış ve Dostluk Ödülü" – "Taksiyarhis'in Zehra Teyzesi" başlıklı röportaj (2001) - Türkiye Gazeteciler Cemiyeti-TGC "Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü" |"Evcil'in Dönüşü" dosyası – (2005) - European Press Prize "The Mystery of the Secret Funds" – "Yorumcu Ödülü"nde kısa liste (2015) - Halkevleri "Basın Ödülü" (2016) - Uluslararası Şeffaflık Derneği Ödülü (2016) - İstanbul Tabip Odası "Basında Sağlık Ödülü" (2016, 2018 ve 2019) - TMMOB Mimarlar Odası Ankara Şubesi "Emre Madran Koruma Ödülü" (2017 ve 2019) - Eskişehir - Bilecik Tabip Odası "Halk Sağlığı Ödülü" (2017) - ÇGD "Uğur Mumcu Araştırmacı Gazetecilik Ödülü" (2017) - ÇGD Bursa Şubesi "Meslekte Dayanışma Ödülü" (2018) - Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü "Uluslararası Cesaret Ödülü - Kısa liste" (2018) - Sedat Simavi Gazetecilik Ödülü – "Kamu İhalelerinde 21/b Usulü" dosyası-(2018) - Türk Üniversiteli Kadınlar Derneği "Önder Kadınlar Ödülü" (2019) - Rekabet Derneği "Adil Rekabete Katkı Ödülü" (2019) - TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası "Hasan Balıkçı Onur Ödülü" (2020) - Halkevleri Dayanışma Ödülü (2020 - Ankara Tabip Odası – "Şehir hastanelerinin ekonomi politiğini tüm gerçekliğiyle ortaya koyarak kamuya ve sağlık çalışanlarına etkilerini görünür kılan haberleri" nedeniyle (2021) - TMMOB Şehir Plancıları Odası - Kent Planlama Basın Ödülü (2021) - İzmir Gazeteciler Cemiyeti "Hasan Tahsin Basın Özgürlüğü Ödülü" (2021) - SES Eşitlik ve Dayanışma Derneği "Yılın Kadınları" Ödülü (2021) - Alanya Gazeteciler Cemiyeti - Ulusal Basında Yılın Gazetecisi Ödülü (2021) |