Maliye Bakanlığı tarafından 19 Ocak 2023 tarihinde Gelir İdaresi Başkanlığı'nın web sayfasında yayımlanarak kamuoyunun görüşüne açılan Vergi Usul Kanunu (VUK) genel tebliğ taslağında, bilanço esasına göre defter tutan mükellefler ile serbest meslek kazanç defteri tutan mükelleflere, 1/4/2023 tarihinden itibaren işyerlerinde POS cihazı bulundurma zorunluluğu getirilmesi öngörülüyor.
Bu taslak mali müşavirler (yeminli mali müşavirler ve serbest muhasebesi mali müşavirler) cephesinde büyük bir şaşkınlığa ve tepkilere yol açtı.
Bugün söz konusu düzenlemenin neden getirilmek istenmiş olabileceği, kimleri kapsadığı ve mali müşavirler yönünden eleştirisini yapmaya çalışacağım.
Bu kapsamda nakit kullanımının azaltılmasına yönelik düzenlemeler de yapılıyor. Örneğin halen 7 bin TL’yi aşan ödeme ve tahsilatların az sayıda istisna dışında banka, benzeri finans kurumu veya posta idareleri aracılığıyla ödenmesi ve belgelendirilmesi zorunlu bulunuyor. Bu zorunluluğa uymayan mükelleflerden her birine, her bir işlem için işleme konu tutarın yüzde 5'i oranında özel usulsüzlük cezası kesiliyor. Ancak bu kapsamda bir takvim yılı içinde kesilebilecek özel usulsüzlük cezasının toplamı için bir üst sınır bulunuyor. Bu üst sınır 2023 yılı için 5 milyon 500 TL’yi TL olarak belirlenmiş bulunuyor.
Yine bu kapsamda belli meslek gruplarına POS cihazı bulundurma ve kullanma zorunluluğunun kayıt dışılıkla mücadele kapsamında getirildiğini biliyoruz.
2008 yılında 379 sayılı VUK Genel Tebliği ile serbest meslek faaliyeti icra eden veteriner hekimler ve diş hekimleri de dahil olmak üzere bütün hekimlerin; işyerlerinde POS makinesi bulundurmalarını ve kredi kartı ile yapılan ödemelerde bu cihazları kullanmaları zorunlu hale getirilmişti.
Hekimlere bu zorunluluğun getirilmesini anlamak mümkün, çünkü hekimlerin müşterileri, esas itibariyle sürekli vergi mükellefiyeti olmayan gerçek kişilerden oluşuyor. Bu gerçek kişi müşterilerin, yıllık beyanname ile beyanı gereken ücret vs. gibi gelirlerinin de bulunmaması halinde belge talep etme eğilimlerinin düşük olması, dolayısıyla serbest meslek erbabı olan hekimlerden serbest meslek makbuzu almamaları söz konusu olabilir. İşte bu durumu önlemek amacıyla hekimlere POS cihazı zorunluluğu getirilmesi yerinde bir yaklaşımdır.
Serbest meslek erbabı olarak faaliyet gösteren avukat ve özellikle de mali müşavirlere POS cihazı bulundurma zorunluluğu getirilmesinin kayıt dışılığı önlemek gibi bir amacı ve dolayısıyla etkisi olamaz. Çünkü avukatların az da olsa mükellef olmayan gerçek kişi müşterisi bulunsa da mali müşavirlerde bu olasılık son derece düşüktür.
Defter tutan vergi mükelleflerine hizmet veren ve bu hizmetleri karşılığında meslek mevzuatı gereğince önce sözleşme, sonra serbest meslek makbuzu veya e-serbest meslek makbuzu düzenleyen bu meslek mensuplarına POS cihazı bulundurma zorunluluğu getirmenin hiçbir yararı yoktur/olamaz.
Ancak bu zorunluluğun söz konusu meslek mensuplarına ciddi bir maliyet getireceği açıktır.
Taslak tebliğdeki düzenleme, serbest meslek erbabına tahsilatlarını mutlaka kredi kartı ile yapma zorunluluğu getirildiği anlamına gelmiyor. Yani ileride bu zorunluluk yürürlüğe girse dahi, işletmesinde POS cihazı bulunduran bir serbest meslek erbabı tahsilatlarını; işlem bedeli 7 bin TL’den düşükse nakit, 7 bin TL ve üzerinde ise banka ve benzeri finans kurumları aracılığıyla yapabilir. Buna engel bir durum yoktur.
Vergi Usul Kanunu'nun mükerrer 257'nci maddesinin birinci fıkrasında, Maliye Bakanlığı'na, mükelleflere muameleleri ile ilgili tahsilat ve ödemelerini banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik etmeleri zorunluluğunu getirmeye ve bu zorunluluğun kapsamını ve uygulamaya ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisi verilmiş olup, taslak tebliğin yasal dayanağı olarak bu hüküm gösterilmiştir.
Bu hükme dayanılarak bilanço esasına göre defter tutan mükellefler ile serbest meslek kazanç defteri tutan mükelleflere POS cihazı bulundurma zorunluluğu getirilmesi de tartışmalıdır. Çünkü verilen yetki, tahsilat ve ödemelerin banka, benzeri finans kurumları veya posta idarelerince düzenlenen belgelerle tevsik edilmesi zorunluluğu getirmeye yöneliktir. Mükellefler bu zorunluluğu POS cihazı olmadan da maddede belirtilen diğer ödeme alternatifleri ile yerine getirebilirler.
* POS cihazı bulundurma zorunluluğunun başlangıç tarihinden sonra işe başlayanlar işe başlama tarihinden, daha sonraki bir tarihte birinci sınıfa geçen tüccarlar bilanço esasına göre defter tutmaya başladıkları tarihten itibaren 1 ay içerisinde POS cihazı bulundurma yükümlülüğünü yerine getirmek zorunda olacaklardır.
* 3100 sayılı Katma Değer Vergisi Mükelleflerinin Ödeme Kaydedici Cihazları Kullanmaları Mecburiyeti Hakkında Kanun ve Vergi Usul Kanunu uyarınca yayımlanan tebliğlere göre ödeme kaydedici cihaz kullanmak zorunda olan mükelleflerden, yeni nesil ödeme kaydedici cihazlardan EFT-POS özellikli cihazları kullanmak zorunda olanların, kullanmakta oldukları EFT-POS özellikli yeni nesil ödeme kaydedici cihazlar bünyesinde banka POS’u da barındırdığından bu taslak kapsamında ayrıca bir POS cihazı almalarına gerek yoktur. Ancak, basit/bilgisayar bağlantılı yeni nesil ödeme kaydedici cihaz kullanan mükelleflerin, bu taslak ile getirilen zorunluluk kapsamında, bu cihazlara haricen bağlanması gereken banka vb. kuruluşlara ait masaüstü POS cihazı kullanmaları gerekmektedir.
* Gelir İdaresi Başkanlığı, bu Tebliğde belirlenen süreleri ayrı ayrı veya birlikte 6 ayı geçmemek üzere uzatmaya yetkilidir.
Gelir İdaresi'nin bilanço usulüne göre defter tutan mükellefler için süreyi 6 ay sonra başlatması, serbest meslek erbabı için ise bu zorunluluğu getirmekten vazgeçmesi isabetli olacaktır. Çünkü avukat ve mali müşavir gibi serbest meslek erbabına, hiçbir zaman kullanmayacakları bir cihaz aldırmanın anlamı yoktur. Eğer Maliye bunu çok istiyorsa, katlanılacak maliyet kadar ayrıca beyanname üzerinde özel bir indirim yapılmasına olanak tanımalı, böylece POS cihazı kullanımını teşvik etmelidir.
Erdoğan Sağlam kimdir?Erdoğan Sağlam Ankara'da doğdu, ancak nüfusta doğum yeri olarak Çorum görünüyor. Liseyi İstanbul Maliye Okulu'nda yatılı okudu. Böylece mesleğe çok erken bir giriş yaptı. Ardından Ankara Üniversitesi, Siyasal Bilgiler Fakültesi İktisat Bölümü'nü bitirdi. Üzerinde lise ve fakülteyi ikincilikle bitirmek gibi bir lanet vardır. En birinci ikincidir. Üniversiteyi bitirmesinin ardından Maliye Bakanlığı Hesap Uzmanlığı Kurulu sınavını kazandı. Yedi yıl Hesap Uzmanı olarak çalıştıktan sonra 1994 yılında ayrılarak özel sektöre geçti. Bir yıl süreyle bir şirketler grubunun mali işler direktörlüğünü yaptı. İzleyen dönemde uluslararası danışmanlık ve denetim şirketlerinden BDO Türkiye'ye (Denet) katıldı. Halen ortak ve yönetim kurulu üyesi olarak faaliyetine devam ediyor. Eşini ve işini çok seviyor. Başta Vergi Konseyi ve TÜSİAD olmak üzere pek çok mesleki sivil toplum kuruluşunun vergi çalışmalarına katkıda bulunuyor. 2003 -2010 yılları arasında ve 2020 yılında Milliyet gazetesinde, çalışma hayatı boyunca mesleki dergilerde vergisel konularda çok sayıda makalesi yayımlandı. Mayıs 2020'den itibaren T24'te yazmaya başladı. Teknik bir kitap yazmak istemediği için henüz bir kitabı yok. İleride en azından bir şiir kitabı, bir de polisiye roman yazmak istiyor. Yeminli mali müşavirlik ve bağımsız denetçilik lisanslarına sahiptir. |